Ab Bakanı Bağış, 'deik Ab İş Konseyleri Toplantısı”na Katıldı
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AB sürecinde haklı olmanın yetmediğini, haklı olmak kadar güçlü olmak gerektiğini söyledi.
Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi (DEİK)-AB İş Konseyi toplantısına Bakan Bağış’ın yanı sıra DEİK İcra Kurulu Başkanı Rona Yırcalı ve AB İş Konseyi Başkanları katıldı.
Burada bir konuşma yapan Bağış, “Tarih boyunca Asya’nın en Avrupalı, Avrupa’nın en Asyalı şehri olmuş İstanbul’da yaşıyoruz. Ülke olarak doğunun en batılı, batının en doğulu ülkesinde bulunuyoruz. O coğrafi özelliklerin farklı kültürlerin medeniyetlerin birlikte yaşabilmiş olduğu medeniyetlerin bize katmış olduğu zenginlilerle pekişip dünyaya neler verebileceğini bugün çok daha farklı görebiliyoruz. Ama bu gücümüzü ekonomik gücümüzle birlikte insanlığa sunduğumuz zaman çok farklı bir tablo ortaya çıkıyor. Çünkü benim 10 yıllık siyasi hayatımda gördüğüm bir şey var. Haklı olmak yetmiyor. İstediğiniz kadar Türkiye’nin argümanları güçlü olsun ülke olarak zayıfsanız hiçbir anlamı yok. Haklı olmak kadar güçlü olmak hatta daha bir önemli. Biz işte sizlerle birlikte el ele verip ekonomik gücümüzü artırdıkça, kişi başına düşen gelirimizi, ihracatımızı artırdıkça, dünyadaki etki alanımızı genişlettikçe Türkiye’nin bu söylemleri çok daha önemsenmeye başlıyor” dedi.
Bağış, Türkiye’nin 60 yıllık NATO geçmişi olduğunu hatırlatarak, Türkiye’nin yaşadığı büyümenin ardından daha fazla dikkate alınan bir ülke haline geldiğini ve bu süreçte işadamlarının büyük desteği olduğunu söyledi.
Bağış, Türkiye’nin önünü açacak göstergelerden birinin ekonomik göstergeler olduğuna dikkat çekerek, “Çünkü OECD Türkiye’nin en az önümüzdeki 10 yıl boyunca Avrupa’nın en hızlı büyüyen ekonomisi olmaya devam edeceğini söylüyor. Bu ekonomik büyüme oranı ile devam edersek, bu dinamizmi yakalarsak 2023 hedeflerimizi tutturabilirsek zaten 2050 yılına gelmeden Türkiye Avrupa’nın ikinci en büyük ekonomisi olacak. Önümüz çok açık. Ama zamanı ve mekanı çok iyi değerlendirmemiz lazım” şeklinde konuştu.
Avrupa’nın içine kapandığı süreçte muazzam fırsatlar olduğunu vurgulayan Bağış, “Geldiğimiz noktada bu 33 faslın 17’si üzerindeki siyasi engeller bizi bir yerde fasıl açma konusunda duraksattı. Ama reformlar konusunda duraksatmadı. Şu son 3 yıl içerisinde Türkiye’de muazzam reformlar gerçekleşti. Fasıl açamadık ama zihinleri açma adına çok önemli işler yaptık” diye konuştu.
Bu süreci iyi anlamak gerektiğini ve bunun için reformlara devam edeceklerini söyleyen Bağış, “Onun için bizim sloganımız durmak yok, reforma devam” dedi.
Kaynak: İHA
Burada bir konuşma yapan Bağış, “Tarih boyunca Asya’nın en Avrupalı, Avrupa’nın en Asyalı şehri olmuş İstanbul’da yaşıyoruz. Ülke olarak doğunun en batılı, batının en doğulu ülkesinde bulunuyoruz. O coğrafi özelliklerin farklı kültürlerin medeniyetlerin birlikte yaşabilmiş olduğu medeniyetlerin bize katmış olduğu zenginlilerle pekişip dünyaya neler verebileceğini bugün çok daha farklı görebiliyoruz. Ama bu gücümüzü ekonomik gücümüzle birlikte insanlığa sunduğumuz zaman çok farklı bir tablo ortaya çıkıyor. Çünkü benim 10 yıllık siyasi hayatımda gördüğüm bir şey var. Haklı olmak yetmiyor. İstediğiniz kadar Türkiye’nin argümanları güçlü olsun ülke olarak zayıfsanız hiçbir anlamı yok. Haklı olmak kadar güçlü olmak hatta daha bir önemli. Biz işte sizlerle birlikte el ele verip ekonomik gücümüzü artırdıkça, kişi başına düşen gelirimizi, ihracatımızı artırdıkça, dünyadaki etki alanımızı genişlettikçe Türkiye’nin bu söylemleri çok daha önemsenmeye başlıyor” dedi.
Bağış, Türkiye’nin 60 yıllık NATO geçmişi olduğunu hatırlatarak, Türkiye’nin yaşadığı büyümenin ardından daha fazla dikkate alınan bir ülke haline geldiğini ve bu süreçte işadamlarının büyük desteği olduğunu söyledi.
Bağış, Türkiye’nin önünü açacak göstergelerden birinin ekonomik göstergeler olduğuna dikkat çekerek, “Çünkü OECD Türkiye’nin en az önümüzdeki 10 yıl boyunca Avrupa’nın en hızlı büyüyen ekonomisi olmaya devam edeceğini söylüyor. Bu ekonomik büyüme oranı ile devam edersek, bu dinamizmi yakalarsak 2023 hedeflerimizi tutturabilirsek zaten 2050 yılına gelmeden Türkiye Avrupa’nın ikinci en büyük ekonomisi olacak. Önümüz çok açık. Ama zamanı ve mekanı çok iyi değerlendirmemiz lazım” şeklinde konuştu.
Avrupa’nın içine kapandığı süreçte muazzam fırsatlar olduğunu vurgulayan Bağış, “Geldiğimiz noktada bu 33 faslın 17’si üzerindeki siyasi engeller bizi bir yerde fasıl açma konusunda duraksattı. Ama reformlar konusunda duraksatmadı. Şu son 3 yıl içerisinde Türkiye’de muazzam reformlar gerçekleşti. Fasıl açamadık ama zihinleri açma adına çok önemli işler yaptık” diye konuştu.
Bu süreci iyi anlamak gerektiğini ve bunun için reformlara devam edeceklerini söyleyen Bağış, “Onun için bizim sloganımız durmak yok, reforma devam” dedi.