Ağrı'da Vahyin İşığında Evrim Konferansı
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi tarafından ''Vahyin Işığından Evrim'' isimli konferans düzenlendi.
Nezehat Çeçen Konferans Salonunda gerçekleştirilen konferansta konuşan, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İrfan Aslan, üniversitede kurulduğu günden bu yana yaklaşık 300 kültürel faaliyetin yapıldığını söyledi.
Aslan, düzenlenen konferansın konusunun yıllarca Türkiye'de çalkantılara neden olan bir konu olduğunu belirterek, ''Tabi bunu da ilim erbabından öğrenmek, bu donanımı kazanmak, gerçekten mutluluk verici'' dedi.
Emekli Prof. Dr. Adem Tatlı da evrim kelimesinin başkalaşma, farklılaşma, kademeli olarak gelişme, değişme ve ilerleme, tabir ve deyim yerine kullanıldığını ifade etti.
Bir yaratıcının kabulü veya reddinin evrim tartışmalarının asıl noktasını oluşturduğunu vurgulayan Tatlı, konuşmasına şöyle devam etti:
''Mesela elinizde bir gözlük var. Bunun hangi maddelerden yapıldığını, ne iş gördüğünü en ince ayrıntılarına kadar inceliyorsunuz. Böyle bir argümanda herkes gözlüğün bir ustanın eseri olduğunda hemfikirdir. Gözlük yerine canlıların gözü dikkate alınınca, o da en ince yapısına kadar inceleniyor, ne işe yaradığı ve nasıl çalıştığı ortaya konulmaya çalışıyor. Buraya kadar evrimcilerle yaratılışcılar arasında problem yoktur. Bu gözün ustasının kim olduğuna sıra gelince, tartışma başlıyor. Yaratılışı savunanlar, eldeki gözlüğün, ilim irade ve kudret sahibi bir ustanın eseri olduğu gibi, ondan daha mükemmel olan gözün de ilim, irade ve kudret sahibi bir ustanın eseri olduğunu kabul ederler. Ateist evrimciler ise gözlüğün ustasını kabul ettikleri halde, gözün tesadüfen ortaya çıktığını ve bir ustasının bulunmadığını belirtiyorlar ve böyle bir iddianın bilimsel bir yaklaşım tarzı olduğunu ileri sürüyorlar.' '
Kaynak: AA
Aslan, düzenlenen konferansın konusunun yıllarca Türkiye'de çalkantılara neden olan bir konu olduğunu belirterek, ''Tabi bunu da ilim erbabından öğrenmek, bu donanımı kazanmak, gerçekten mutluluk verici'' dedi.
Emekli Prof. Dr. Adem Tatlı da evrim kelimesinin başkalaşma, farklılaşma, kademeli olarak gelişme, değişme ve ilerleme, tabir ve deyim yerine kullanıldığını ifade etti.
Bir yaratıcının kabulü veya reddinin evrim tartışmalarının asıl noktasını oluşturduğunu vurgulayan Tatlı, konuşmasına şöyle devam etti:
''Mesela elinizde bir gözlük var. Bunun hangi maddelerden yapıldığını, ne iş gördüğünü en ince ayrıntılarına kadar inceliyorsunuz. Böyle bir argümanda herkes gözlüğün bir ustanın eseri olduğunda hemfikirdir. Gözlük yerine canlıların gözü dikkate alınınca, o da en ince yapısına kadar inceleniyor, ne işe yaradığı ve nasıl çalıştığı ortaya konulmaya çalışıyor. Buraya kadar evrimcilerle yaratılışcılar arasında problem yoktur. Bu gözün ustasının kim olduğuna sıra gelince, tartışma başlıyor. Yaratılışı savunanlar, eldeki gözlüğün, ilim irade ve kudret sahibi bir ustanın eseri olduğu gibi, ondan daha mükemmel olan gözün de ilim, irade ve kudret sahibi bir ustanın eseri olduğunu kabul ederler. Ateist evrimciler ise gözlüğün ustasını kabul ettikleri halde, gözün tesadüfen ortaya çıktığını ve bir ustasının bulunmadığını belirtiyorlar ve böyle bir iddianın bilimsel bir yaklaşım tarzı olduğunu ileri sürüyorlar.' '