Ak Parti Haymana İlçe Başkanlığı 4. Olağan Kongresi (1)

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, hem İslam hem demokrasinin aynı anda bir ülkede başarılı bir şekilde var olabileceğini belirterek, "Çoğunluğu Müslüman olan bir ülke aynı zamanda en iyi demokrasi örneği olabilir.

Biz bunu Türkiye`de ispat ettik" dedi. Babanca ayrıca, 2000`li yılların tarih kitaplarının, `Türkiye`de bir AK Parti vardı ve AK Parti iktidarı sadece Türkiye değil bütün bölgeyi ayağa kaldırdı, bütün bölgeyi kalkındırdı` diye yazacağını belirterek, "İşte bu bizim omzumuzdailiklerimize kadar hissetmemiz gereken bir görev ve sorumluluk" diye konuştu

AK Parti Haymana İlçe Başkanlığı 4. Olağan Kongresi, Kardelen Düğün Salonu`nda gerçekleştirildi. Kongreye, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, AK Parti Ankara milletvekilleri Yalçın Akdoğan, Tülay Selamoğlu, Haluk Özdalga, AK Parti Ankara İl Başkanı Murat Alparslan, Haymana Belediye Başkanı Hacı Aksu ile çok sayıda partili katıldı. Babacan burada yaptığı konuşmada, Haymanalılara yol müjdesi verdi. Ulaştırmanın son derece önemli bir konu olduğunu belirten Babacan, Türkiye`nin ülke içi insan trafiğininAlmanya ve İngiltere`nin toplamına yakın olduğun söyledi. Türk toplumun çok hareketli olduğunu belirten Babacan, toplumun çok sık yer değiştirdiğini söyledi. Yol kalitesinin de gittikçe arttığını belirten Babacan, "Haymana`nın da yol sorununu biliyoruz. Büyükşehir Belediyesinin projeleri var. E-90 bağlantı yolu bizim önemli bir projemiz. Bunu zaten seçimden önceki dönemde de sizlerle paylaştık. Bu projeyi yatırım programına alacağız. Biz yapabileceğimiz neyse, gözümüze kestirdiğimiz neyse onun sözünüverdik; onun ötesine hiç gitmedik. Şu anda proje aşamasında güzergahın net olarak seçilmesi gerekiyor. Bu yolun 1-A dediğimiz uluslararası standartlarda olmasını istiyoruz. Aksi halde yol var mı var. Öyle olmuyor" dedi

Karayolları Genel Müdürü ve Kalkınma Bakanlığı`ndan bu konuda teyit aldığını da belirten Babacan, "Bizim seçim öncesi söz verdiğimiz gibi proje de devam ediyor. 2012 yatırım programına bu proje alınıyor. Eğer projesi tamamlanırsa ihale bu yıl, gelecek yıl tamamlanırsa gelecek yıl ihalesi olacak. En kısa zamanda bu projeyi tamamlayacağız. Böylece Haymana önemli bir transit geçiş noktası olacak. Bu da ilçe ekonomisi açısından çok önemli" diye konuştu

"HESABI KİTABI TUTMAYAN PROJELER İÇİN SÖZ VERMİYORUZ" Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Haymanalıların doğalgaz taleplerine ilişkin de açıklama yaptı. Yapabilecekleri projeler konusunda söz verdiklerini, ancak söz verdiklerine de çok dikkat ettiklerini belirten Babacan, "Hesabı kitabı tutmayan projeler konusunda söz vermiyoruz. Seçim öncesi de bize `doğalgaz sözü versene` dediler. Fakat hesap kitap tutmuyor arkadaşlar. Doğalgaz götürdüğümüz bazı illerde dahi sistem tamamen zarar ediyor. Bakıyoruz doğalgaz giden konutların yüzde 20`si abone oluyor, diğerleri`ben kömür yakacağım` diyor. Bu kadar yatırım yapmışsınız doğalgazı satamayınca sistem zarar ediyor" dedi

Babacan, 81 il merkezine doğalgaz gideceğinin sözünü verdiklerini ancak ilçelerin daha geriden ve ancak maliyeti ile doğalgaz satışının dengeli olduğu yerlere gideceğini belirterek, "Maalesef size bu konuda söz veremiyorum. Bakın biz bu noktaya geldiysek açık açık sizlerle paylaşarak geldik. 2003`te Başbakanımız ne dedi; `memleketin durumu iyi değil; 3 yıl benden bir şey beklemeyin. 3 yıl sonra cebiniz para görmeye başlayacak` dedi. Çok şükür üç yıla da kalmadı. İşler hızlı toparlandı ve çok şükürTürkiye çok farklı bir ortama bugün gelmiş oldu. Biz yapabileceklerimizi yaparız dedik; ama olmayacak konularda söz vermek AK Parti`nin dürüstlüğüne yakışmaz" dedi

"TARİH KİTAPLARI AK PARTİ`Yİ YAZACAK" Bir toplantıda `AK Parti iktidarını, Sayın Başbakanımızı hangi Avrupa ülkesine götürürseniz götürün, sorumluluğu verin, üç ay içinde işler düzelme yoluna girer` dediğini ancak bazı köşe yazarlarının bunu hafife aldığını belirten Babacan, "90 günde öyle hızlı kararlar verir, tedbirler alırsınız ki sonuçlarını da yavaş yavaş görürsünüz. Biz bu anlayışla hareket ediyoruz ve halkımızın desteği ve güveniyle Türkiye bir başarıdan bir başka başarıya koşuyor" dedi

Türkiye`nin sadece kendi yaptıklarıyla kendi için bir sorumluluk taşıyan ülke olmadığını, tüm bölgenin sorumluluğunu omuzlarında hisseden bir ülke olduğunu vurgulayan Babacan, bugün Türkiye`de hangi gelişme olursa olsun Arap ülkelerinin, Balkan ülkelerinin, Avrupa ve Orta Asya ülkelerinin gündeminde konuşulduğunu söyledi. Babacan, şöyle devam etti: "Türkiye`nin her başarısı bugün tüm dünyada konuşuluyor. Türkiye`nin demokratikleşmede elde ettiği başarılar, temel hak ve özgürlüklerde geldiği nokta, bir hukuk devleti olması konusunda yakaladığı başarılar pek çok ülkeye örnek teşkil ediyor. Bugün bir Arap Baharı yaşanıyor. Pek çok ülkede gençler `Biz değişim istiyoruz. Türkiye nasıl başardıysa biz de onlar gibi olmak istiyoruz` diyor. Bizim herkese örnek olma iddiamız yok. Ama Türkiye kendi içinde başarılı oldukça, kendi içinde reformlar yaptıkça,Türkiye`nin yaptıkları başkaları için bir ilham kaynağı oluyor. Ne kadar doğruları yaparsak o kadar çevremize de faydamız olur. Türkiye eğer bugün ekonomiyi başardıysa, demokraside başarılı oluyorsa, hele hele bu başarılar nüfusunun büyük çoğunlu Müslüman olan bir ülkede oluyorsa; tabi bu ayrı bir anlam ifade ediyor. `Yoksulluk bizim kaderimizdir`; böyle bir şey yok. `Demokrasi bize bir gömlek büyük gelir`; böyle bir şey yok. Hem İslam hem demokrasi aynı anda bir ülkede başarılı bir şekilde var olabilirve çoğunluğu Müslüman olan bir ülke aynı zamanda en iyi demokrasi örneği olabilir. Biz bunu Türkiye`de ispat ettik. İşte bu pek çok ülkeyi hareketlendirdi. Ya bize başka şeyler söylüyorlardı; `Güvenlik istiyorsanız demokrasiden taviz vereceksiniz, istikrar istiyorsanız demokrasi, halkın iradesi falan olmaz` diyen pek çok diktatör vardı. Bakın bugün işler hızla değişiyor. Halka güvenen ama aynı zamanda halktan destek alan, halkın iradesiyle reform yapan, icraat yapan hükümetler ancak dünyada başarılıolabiliyor. Çok şükür bizim üzerimizdeki tarihi bir sorumluluktur. Biz bu sorumluluğun eğer hakkını verirsek inşallah gelecek nesiller sadece Türkiye`de değil tüm bu coğrafyada hep hayır duası edecektir. Allah razı olsun diyecektir. İyi ki Türkiye`de bir AK Parti vardı, iyi ki Türkiye`de bir Recep Tayyip Erdoğan vardı`. İnşallah bunları ömrümüz yeterse tarih kitaplarında hep okuyacağız. 2000`li yılların tarihini kitaplar yazacak; `Türkiye`de bir AK Parti vardı ve AK Parti iktidarı sadece Türkiye değilbütün bölgeyi ayağa kaldırdı, bütün bölgeyi kalkındırdı. İşte bu bizim omzumuzda iliklerimize kadar hissetmemiz gereken bir görev ve sorumluluk. Bunun gereğini de hep beraber, parti teşkilatları olarak yapmamız gerekiyor."
Kaynak: İHA