Mersin 112 Acil Servisi Günde 10 Bin Kez Aranıyor
Mersin`de 112 Acil Servis`e günde yapılan 10 bin aramanın sadece 400-450`si gerçek çıkıyor.

CEP TELEFONU SATICILARI VE ÇOCUKLAR İSTİSMAR EDİYOR 112`ye gelen bu kadar yoğun telefonda istismarlarla da karşılaştıklarını, daha ziyade dalga geçildiğini dile getiren Tantoğlu, pes dedirten bir istismarın ilk dönemlerde cep telefonu satıcılarından geldiğine dikkati çekti. Bu kişilerin cep telefonunun çalışıp çalışmadığını denemek için kart takmadan 112`yi arayıp kapattıklarını anlatan Tantoğlu, "Başlarda çok ciddi bir orandı bu. Sonra bu azaldı, son zamanlarda daha sık karşılaştığımız çocuklar arıyor ve `abla ambulans gönder`, `abi yanıyor` gibiçıkışlarla meşgul ediyorlar. 10 binden 450`yi çıkın, kalan oranın büyük çoğunluğu da böyle tamamen dalga geçmek amaçlı, boş yere hattı meşgul etmek. Ekibin gidip de boş döndüğü vakalar var ama çok düşük. Zaten bizim sorgulamamız sırasında anlaşılıyor niyet ve daha vakaya ambulans çıkartma aşamasına ulaşmadan zaten hemen kapatıyorlar telefonu" şeklinde konuştu
"AHİRET SORULARI SORMUYORUZ, VAKAYI ANLAMAYA ÇALIŞIYORUZ" 112 arandığında bir takım sorular sorduklarını ancak bunun `ahiret soruları` gibi algılandığını ve şikayet konusu olduğunu vurgulayan Dr. Tantoğlu, hangi vakanın gerçekten acil vaka olduğunu anlayabilmek ve en kısa sürede ambulans yönlendirebilmek için bu soruları sormak zorunda olduklarının altını çizdi. Tantoğlu, "10 bin çağrı diyoruz, bunun 450`si vaka. Bu soruları sormamız gerekiyor. Vatandaşların bunu bilmesi lazım. Yani, `Ben 112`yi aramışsam nasıl davranmalıyım? Nelere hazırlıklı olmalıyım? Karşıtaraf bana ne gibi sorular soracak, ben karşı tarafa ne gibi bilgiler vermeliyim`, bunları bilmesi lazım. Hatta tanımadıkları insanlar için bile insanlık görevi olarak arıyorlar ama bunu tam olarak yapmak lazım. Biz ekranda numarayı görüyoruz ama aramanın doğruluğunu teyit etmek için öncelikle bizi aradıkları numarayı soruyoruz, eğer doğru cevap verirse hasta ile ilgili bilgi alıyoruz. Adres soruyoruz, belirgin bir yer istiyoruz. Çünkü bütün adresleri sokak sokak bilmemiz mümkün değil. Hastanınrahatsızlığını ve klinik durumunu soruyoruz. Bunları sormazsak bir, size çok çabuk ulaşamayız; iki, hastanın neyi olduğu hakkında bilgimiz olmadığı için gelen ekibimize bunu yansıtamayız ve sıkıntı yaşarız. `Hasta bayıldı` demek yeterli değil, 60 yaşındakinin nedeni farklıdır, 18 yaşındakinin farklı. Bu bilgiyi bizim ekibimize vermemiz çok önemli. Sabırlı olsunlar 112`yi aradıklarında, mutlaka soğukkanlı olsunlar. Sorulara sakin bir şekilde cevap vermeleri gerekiyor ki biz onlara faydalıolabilelim, en kısa zamanda en uygun ambulansı çıkartabilelim. Sorular en fazla 30 saniye sürer" diye konuştu
"MERKEZDE 6 DAKİKADA VAKADAYIZ, 10 DAKİKAYI GEÇMİŞSE MUTLAKA NEDENİ VARDIR" Mersin`de en çok gittikleri vakaları travmalar grubundaki trafik kazaları, yüksekten düşmeler, darp, yaz aylarında biraz daha artış gösteren kesici-delici alet, ateşli silah yaralanmaları olarak sıralayan Dr. Tantoğlu, bunların ardından da kalp krizleri, kalp yetmezlikleri, solunum sıkıntıları ve astım ataklarının geldiğini bildirdi. Vatandaşların haksız yere tepki gösterdikleri bir konunun da ambulansın vakaya ulaşma süresi olduğuna işaret eden Tantoğlu, bir ambulansın Mersin merkezde kendibölgesindeyse yaklaşık 6-7 dakikada vakaya ulaştığını, ulaşamadıysa mutlaka geçerli bir neden olduğunu söyledi. Tantoğlu, "Vakaya ulaşmada üst sınırımız 10 dakika, dünya ortalaması da budur. Dünya ortalamasında 10 dakikanın altında vakaya varış süresi yüzde 94-95`lerdedir, bizde de bu yüzde 91-92`lerde. Biz, formlarımızda 10 dakikayı geçtiyse `niye geçti` diye sorarız arkadaşlarımıza. Niye olabilir; trafik yoğun olabilir, kendi bölgesi değildir. `Ambulans nerede kaldı? Geç kaldı`, `Hastanenin dibindetrafik kazası, ambulans 10 dakikada gelemedi` yakınmaları oluyor. Oradaki ambulans ne olursa olsun gelir, gelemiyorsa demek ki orada ambulans yok, başka bir yerden geliyor. Bunları düşünmek lazım, hasta yakınları bu konuda lütfen anlayışlı olsunlar. Gecikmişse mutlaka bir nedeni vardır" ifadelerini kullandı
"BİZ ONLAR İÇİN VARIZ, SABIRLI VE SAKİN OLSUNLAR" Dr. Tantoğlu, gerek Komuta Kontrol Merkezi`nin, gerekse personelin yaşadığı sıkıntıları da dile getirdi. Kontrol Merkezi`nde vaka ve çağrı yoğunluğu, telefon trafiği, asılsız ihbarlar, hastaneler arası nakiller ile özellikle il dışındaki nakillerde ciddi sıkıntılar yaşandığı bilgisini verdi. Hastanelerde yer bulma konusunda da sıkıntı çektiklerini aktaran Tantoğlu, istasyonlarda görevli personelin en büyük sıkıntısının ise aşırı yorgunluk olduğunu söyledi. Son 1-2 yıldır vaka sayılarının arttığını, birekibin günde 15-20 vakaya çıktığını, bazen yemek yemeye bile zaman bulamadıklarını ifade etti. Güvenliğin de başka bir sorun olduğuna dikkat çeken Tantoğlu, saldırıya uğrama tehlikesinin her zaman bulunduğunu kaydederek şunları söyledi: "Ambulansa biniyorsunuz, size bir adres veriliyor nasıl bir olayın içine gidiyorsunuz belli değil, silahlı saldırı mı, terör olayı mı, patlama mı, yangın mı? Kendi güvenliğinizi mutlaka göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Hasta yakınları saldırgan olabiliyor. En sık yaşadığımız olaylardan biri budur. Şiddetle de karşılaşıyoruz, ekibe saldırı oluyor ne yazık ki. Onları anlamaya çalışıyoruz her zaman. Sonuçta yardıma ihtiyacı olan yakınları var ve biran önce ona yardım edilmesini istiyorlar. Ama lütfenonlar da kendilerini bizim yerimize koysunlar. Biz de hayatlar kurtarabilmek adına hiç tanımadığımız insanlara, hiç bilmediğimiz evlere, işyerlerine gidiyoruz. Canla başla, aç susuz çalışıyoruz. Çok büyük özveriyle çalışıyor arkadaşlarımız, lütfen bunu bilsinler, bunun farkında olsunlar. 112 onlar için var, 7 gün 24 saat onlar için ayakta arkadaşlarımız. Bu nedenle anlayışlı olmalarını isterim, bizimki de can." Hasta ve özellikle hasta yakınlarından beklentilerini de dile getiren Dr. Zeki Tantoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Bir; sakin, sabırlı, soğukkanlı, bütün sorulanlara aynı şekilde cevap veriniz. İki; sabırlı bir şekilde bekleyiniz, ambulans mutlaka gelecektir ve zamanında gelecektir. Bu anlamda lütfen sakin olunuz. Üç; anlayışlı olunuz, zaman zaman gecikmeler olursa biliniz ki geçerli bir neden vardır. Uzak bir bölgeden gelebilir, trafik olabilir. Ekibimiz olay yerine ulaştığında ekibimize gerekli anlayışı göstersinler, yardımcı olsunlar. Özellikle trafik kazalarında yapılması gereken; 112`yi aramışsak mutlaka 112`yibekleyelim. Yardım etmek için iyi niyetli çaba gösteriliyor ama iyi niyet her zaman işe yaramaz. Bize okulda `Önce zarar verme` anlayışı öğretilir, yani `yararın dokunmayacaksa elleme`. 112`yi arayın, onlar size ne yapmanız gerektiğini söylerler zaten ve bekleyin. 112`nin oraya gelmesi demek doktorun oraya gelmesi demek ya da her türlü acil müdahale yetkisi olan paramediğin oraya gelmesi demek. Vatandaşlarımızın içleri rahat olsun. Her şekilde elimizden geldiği ölçüde 7 gün 24 saat bütün arkadaşlarımızbüyük bir özveriyle çalışmaktadırlar, rahat olsunlar."
