Karaman Belediye Başkanı Uğurlu`dan Hakkındaki İddialara Cevap
Karaman Belediye Başkanı Kamil Uğurlu, ulusal ve yerel medyada hakkında çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Belediye Başkanı Kamil Uğurlu, AK Parti İl Başkanı Süleyman Atik ile birlikte hakkında çıkan iddialara cevap vermek için Belediye Encümen Toplantı Salonu`nda bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Belediye Başkanı Uğurlu, "Belediye başkanı olarak hakkımda çıkan haberler, maalesef gerçekleri yansıtmamaktadır. Görevden aldığım iki belediye başkan yardımcısının, görevleri sona ermelerinden sonra şahsımı hedef alan ve asılsız iddiaları içeren ve büyük kısmı da kendilerinin görev yaptığı dönemdegerçekleşen 16 ayrı iddiayı şikayet konusu yapmışlardır. Hatta bu arkadaşlarımız birçok kurum ve kuruluşa da benzer şikayetler göndermek suretiyle Karaman`ı kamuoyunda zor duruma sokmuşlardır" dedi
"Bu şahısların dilekçeleri üzerine görevlendirilen müfettişler belediyede incelemelerde bulunmuşlar ve bahse konu iş ve işlemlerin mevzuatlar çerçevesinde yapıldığı kanaatine vararak soruşturmaya gerek görmemiştir" diyen Uğurlu, "Daha sonra aynı kişiler görevden alınmalarını kendi içlerine sindiremeyerek bu iddialarını Etik Kuruluna götürmüşlerdir. Etik Kurulu raportörlerinin titiz ve özen göstermeden hazırladığı 24 Şubat 2011 tarihli raporda 6 konudaki iş ve işlemlerin etik olmadığı kanaatinevarmışlardır. Bunun üzerine belediyemiz raporu kabul etmeyerek kararın tarafımıza tebliğ edilmesinden sonra 28 Haziran 2011 tarihinde Ankara 17. İdare Mahkemesine iptal davası açmış ve yürütmenin durdurulması talep edilmiş, henüz bir karar verilmemiştir. Bazı maddeleri gazetelere yansıyan Etik Kurulunun 6 kararına ilişkin iddialar da tamamen bilgi eksikliğinden ve rapor hazırlanırken titiz davranılmamasından kaynaklanmıştır. Özellikle gündeme getirilen ve benim bir şahsı belediyeden parasınıödeyip, evimde çalıştırdığım iddiası doğru değildir. İlgili kişiye önce mevzuat çerçevesinde sosyal yardım yapılmış, birkaç ay sonra yine yardım için tarafıma geldiğinde evimde çalışıp çalışmayacağı kendisine sorulmuş ve çalışabilirim deyince yaklaşık 13 ay ev işlerine yardımcı olmuş ve karşılığında sigortası bizzat tarafımdan yatırılmış, ücretleri de şahsım tarafından düzenli olarak ödenmiştir" şeklinde konuştu
Uğurlu konuşmasına şöyle devam etti: "Bir yakınımı KPSS`yi by-pass edip öğretmen olmasını temin için işe alıp Özel Kalem Müdürü yaptığım iddiası da tam olarak gerçeği yansıtmamaktadır. İlgili, İş-Kur aracılığı ile belediyemizde işe girmiş, bir süre işçi olarak çalışmış ve yabancı dil bildiği için de özel kalemde kendisinden istifade edilebileceği düşünülerek Özel Kalem Kadrosuna atanmıştır. Ne var ki ilgili kişi kadroya kavuştuktan bir müddet sonra ben burada görev yapamayacağım, mesleğimi yapmak istiyorum demiştir. Burada çalışmakistemeyen bir kişiyi kızmama rağmen burada tutmanın bir fayda sağlayamayacağı düşüncesi ile muvafakatı verilmiş ve belediyemizden ayrılmıştır. Bir anlamda yabancı dil bilgisinden istifade etmeyi düşündüğüm ve şahsen de tanıdığım bu kişi beni de istismar etmiştir. İddialara ilişkin hazırlanan detaylı rapor ve ekleri, üyesi olduğum AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Hüseyin Tanrıverdi`ye sunulmuş ve kendileri bilgilendirilmiştir. Onun dışında belediyemiz ve şahsımla ilgili neİçişleri Bakanlığı nezdinde, ne de bir başka kurum tarafından bir soruşturma açılmamıştır. Belediyemizde işler tamamen yasalar çerçevede yürütülmekte olup, kamu kaynaklarının tek bir kuruşunun bile heba olmaması için özel bir itina gösterilmektedir. Fakat basın organlarında çıkan bu asılsız haberler gerek Karamanlı hemşehrilerimi, gerekse çalışma arkadaşlarımı ve şahsımı derinden üzmüştür. Netice olarak işin en üzücü yanı, şu anlatılan hususların en ufak bir kısmında bile yolsuzluk yapıldığınıbelirten bir emare olmamasına rağmen, haberlerin yolsuzluk şaibesi üzerine bina edilmesi olmuştur. Açıkça vurgulamak gerekir ki yolsuzluk gibi alçakça bir ithamın ortaya atılmasına neden olabilecek en ufak bir belirti yokken ve sürekli haberi yapılan etik kurul kararında böyle bir imaya bile yer verilmemişken, durumu kendi ihtiras ve husumetleri doğrultusunda istismar eden ve de kamuoyunun şahsım aleyhine olumsuz fikirlere kapılmasını arzulayan kötü niyetli kişilerden hukuki zemin üzerinde her türlü hesapsorulacaktır. Nihayetinde halkımız olup biteni o eşsiz irfan süzgecinden geçirerek en doğru kanaate varacaktır." "ETİK KURULU`NU DAVA ETTİM" Etik Kurulu`nun herhangi bir yargı kurulu olmadığını söyleyen Belediye Başkanı Kamil Uğurlu, "Etik Kurulu herhangi bir teftiş kurulu da değildir. Tamamen verdiği kararlar yargıya açıktır. Yargıya açık olması nedeniylede biz o 5 maddeyi dava ederek mahkemeye verdik. Verdiği kararlar tamamen tartışılabilen, müzakere edilebilen, dava edilebilen, değiştirilebilen kararlardır. Aldığı kararların tamamı bir tavsiye niteliğindedir. Herhangi bir yaptırımı, müeyyidesi ve gücü yoktur. Etik Kurulu`nun seçilmiş birbelediye başkanını gelip onu tiktik etmeye, onu teftiş etmeye hakkı yoktur Etik Kurulu genel müdürden itibaren, genel müdürün üstünde olan kamu görevlilerini denetleyebilir. Onu da yine tavsiye niteliğinde kararlar vererek tavsiye edebilir. Öğüt verebilir. Bunun dışında herhangi bir şeyi yoktur. Ben kurulu dava ettim, mahkemeye verdim. Zannediyorum kısa bir zamanda sonucunu alırız ve mahkemenin neticesi olan konuyu da yine aynı kurulun internet sitesinde tekzip olarak yayınlattıracağız" diye konuştu.
Kaynak: İHA
"Bu şahısların dilekçeleri üzerine görevlendirilen müfettişler belediyede incelemelerde bulunmuşlar ve bahse konu iş ve işlemlerin mevzuatlar çerçevesinde yapıldığı kanaatine vararak soruşturmaya gerek görmemiştir" diyen Uğurlu, "Daha sonra aynı kişiler görevden alınmalarını kendi içlerine sindiremeyerek bu iddialarını Etik Kuruluna götürmüşlerdir. Etik Kurulu raportörlerinin titiz ve özen göstermeden hazırladığı 24 Şubat 2011 tarihli raporda 6 konudaki iş ve işlemlerin etik olmadığı kanaatinevarmışlardır. Bunun üzerine belediyemiz raporu kabul etmeyerek kararın tarafımıza tebliğ edilmesinden sonra 28 Haziran 2011 tarihinde Ankara 17. İdare Mahkemesine iptal davası açmış ve yürütmenin durdurulması talep edilmiş, henüz bir karar verilmemiştir. Bazı maddeleri gazetelere yansıyan Etik Kurulunun 6 kararına ilişkin iddialar da tamamen bilgi eksikliğinden ve rapor hazırlanırken titiz davranılmamasından kaynaklanmıştır. Özellikle gündeme getirilen ve benim bir şahsı belediyeden parasınıödeyip, evimde çalıştırdığım iddiası doğru değildir. İlgili kişiye önce mevzuat çerçevesinde sosyal yardım yapılmış, birkaç ay sonra yine yardım için tarafıma geldiğinde evimde çalışıp çalışmayacağı kendisine sorulmuş ve çalışabilirim deyince yaklaşık 13 ay ev işlerine yardımcı olmuş ve karşılığında sigortası bizzat tarafımdan yatırılmış, ücretleri de şahsım tarafından düzenli olarak ödenmiştir" şeklinde konuştu
Uğurlu konuşmasına şöyle devam etti: "Bir yakınımı KPSS`yi by-pass edip öğretmen olmasını temin için işe alıp Özel Kalem Müdürü yaptığım iddiası da tam olarak gerçeği yansıtmamaktadır. İlgili, İş-Kur aracılığı ile belediyemizde işe girmiş, bir süre işçi olarak çalışmış ve yabancı dil bildiği için de özel kalemde kendisinden istifade edilebileceği düşünülerek Özel Kalem Kadrosuna atanmıştır. Ne var ki ilgili kişi kadroya kavuştuktan bir müddet sonra ben burada görev yapamayacağım, mesleğimi yapmak istiyorum demiştir. Burada çalışmakistemeyen bir kişiyi kızmama rağmen burada tutmanın bir fayda sağlayamayacağı düşüncesi ile muvafakatı verilmiş ve belediyemizden ayrılmıştır. Bir anlamda yabancı dil bilgisinden istifade etmeyi düşündüğüm ve şahsen de tanıdığım bu kişi beni de istismar etmiştir. İddialara ilişkin hazırlanan detaylı rapor ve ekleri, üyesi olduğum AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Hüseyin Tanrıverdi`ye sunulmuş ve kendileri bilgilendirilmiştir. Onun dışında belediyemiz ve şahsımla ilgili neİçişleri Bakanlığı nezdinde, ne de bir başka kurum tarafından bir soruşturma açılmamıştır. Belediyemizde işler tamamen yasalar çerçevede yürütülmekte olup, kamu kaynaklarının tek bir kuruşunun bile heba olmaması için özel bir itina gösterilmektedir. Fakat basın organlarında çıkan bu asılsız haberler gerek Karamanlı hemşehrilerimi, gerekse çalışma arkadaşlarımı ve şahsımı derinden üzmüştür. Netice olarak işin en üzücü yanı, şu anlatılan hususların en ufak bir kısmında bile yolsuzluk yapıldığınıbelirten bir emare olmamasına rağmen, haberlerin yolsuzluk şaibesi üzerine bina edilmesi olmuştur. Açıkça vurgulamak gerekir ki yolsuzluk gibi alçakça bir ithamın ortaya atılmasına neden olabilecek en ufak bir belirti yokken ve sürekli haberi yapılan etik kurul kararında böyle bir imaya bile yer verilmemişken, durumu kendi ihtiras ve husumetleri doğrultusunda istismar eden ve de kamuoyunun şahsım aleyhine olumsuz fikirlere kapılmasını arzulayan kötü niyetli kişilerden hukuki zemin üzerinde her türlü hesapsorulacaktır. Nihayetinde halkımız olup biteni o eşsiz irfan süzgecinden geçirerek en doğru kanaate varacaktır." "ETİK KURULU`NU DAVA ETTİM" Etik Kurulu`nun herhangi bir yargı kurulu olmadığını söyleyen Belediye Başkanı Kamil Uğurlu, "Etik Kurulu herhangi bir teftiş kurulu da değildir. Tamamen verdiği kararlar yargıya açıktır. Yargıya açık olması nedeniylede biz o 5 maddeyi dava ederek mahkemeye verdik. Verdiği kararlar tamamen tartışılabilen, müzakere edilebilen, dava edilebilen, değiştirilebilen kararlardır. Aldığı kararların tamamı bir tavsiye niteliğindedir. Herhangi bir yaptırımı, müeyyidesi ve gücü yoktur. Etik Kurulu`nun seçilmiş birbelediye başkanını gelip onu tiktik etmeye, onu teftiş etmeye hakkı yoktur Etik Kurulu genel müdürden itibaren, genel müdürün üstünde olan kamu görevlilerini denetleyebilir. Onu da yine tavsiye niteliğinde kararlar vererek tavsiye edebilir. Öğüt verebilir. Bunun dışında herhangi bir şeyi yoktur. Ben kurulu dava ettim, mahkemeye verdim. Zannediyorum kısa bir zamanda sonucunu alırız ve mahkemenin neticesi olan konuyu da yine aynı kurulun internet sitesinde tekzip olarak yayınlattıracağız" diye konuştu.