Öldürülen Gencin Yakınları: 17 Haziran, Hoşgörü Şehri İçin Kara Bir Lekedir
Gireceği son sınav için ders notlarını almaya gittiği arkadaşlarının evinin önünde bıçaklanarak öldürülen Hatay MKÜ Ziraat Fakültesi son sınıf öğrencisi Serdar Coşkun’un ailesi, suçluların en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.
Gireceği son sınav için ders notlarını almaya gittiği arkadaşlarının evinin önünde bıçaklanarak öldürülen Hatay MKÜ Ziraat Fakültesi son sınıf öğrencisi Serdar Coşkun’un ailesi, suçluların en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.
17 Haziran 2011 tarihinde bıçaklanarak öldürülen, MKÜ Ziraat Mühendisliği bölümü son sınıf öğrencisi Serdar Coşkun’un ailesi, Antakya Ulus Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Açıklamaya katılan Serdar Coşkun’un annesi Meryem Coşkun, babası Mustafa Coşkun ve kardeşi Çilem Sakine Coşkun, bir daha aynı acıların yaşanmaması için kampüs etrafındaki güvenlik tedbirlerinin artırılması gerektiğini söyledi. Aile, ayrıca olayı gerçekleştirdiğini iddia ettikleri M.Y., E.A., B.Y. ve S.K.’nin en kısa sürede cezalandırılmasını istedi.
Olayda güvenlik zafiyetinin olduğunu düşünen ailenin adına basın açıklamasını okuyan Çilem Sakine Coşkun, “17 Haziran gecesi hoşgörü şehri Antakya adına kara bir lekedir. Çünkü o gece 24 yaşında hayatının baharında olan bir gencin resmen katledilerek öldürüldüğü bir gecedir. Tek suçu o an orada olmak olan kardeşim Serdar, dört kendini bilmez cahil ve cani kişilerin keyfi olarak işledikleri bir cinayete kurban gitmiştir. Son zamanlarda üniversite kampüsü ve çevresinde başka cinayet olayları, taciz ve tecavüz olaylarının yaşandığının duyumunu almış bulunmaktayız. Gönül isterdi ki Serdar katledilmeden önce güvenlik güçleri ve üniversite yönetimi daha sıkı tedbirler alabilseydi. Olayı gerçekleştirenlerin hiçbirinin öğrenci olmayıp, üniversite etrafında bu kadar rahat dolaşıp öğrencilere ve çevreye saldırıyor olmaları düşündürücüdür. MKÜ Kampüsü ve çevresi sadece kapısındaki güvenlik noktasından ibaret değildir. Yaşanan basit bir asayiş ve güvenlik sorunu olmaktan çıkmış bunun için yetkililer gerekli her türlü önlemi almak zorundadır.” dedi.
17 Haziran 2011 tarihinde bıçaklanarak öldürülen, MKÜ Ziraat Mühendisliği bölümü son sınıf öğrencisi Serdar Coşkun’un ailesi, Antakya Ulus Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Açıklamaya katılan Serdar Coşkun’un annesi Meryem Coşkun, babası Mustafa Coşkun ve kardeşi Çilem Sakine Coşkun, bir daha aynı acıların yaşanmaması için kampüs etrafındaki güvenlik tedbirlerinin artırılması gerektiğini söyledi. Aile, ayrıca olayı gerçekleştirdiğini iddia ettikleri M.Y., E.A., B.Y. ve S.K.’nin en kısa sürede cezalandırılmasını istedi.
Olayda güvenlik zafiyetinin olduğunu düşünen ailenin adına basın açıklamasını okuyan Çilem Sakine Coşkun, “17 Haziran gecesi hoşgörü şehri Antakya adına kara bir lekedir. Çünkü o gece 24 yaşında hayatının baharında olan bir gencin resmen katledilerek öldürüldüğü bir gecedir. Tek suçu o an orada olmak olan kardeşim Serdar, dört kendini bilmez cahil ve cani kişilerin keyfi olarak işledikleri bir cinayete kurban gitmiştir. Son zamanlarda üniversite kampüsü ve çevresinde başka cinayet olayları, taciz ve tecavüz olaylarının yaşandığının duyumunu almış bulunmaktayız. Gönül isterdi ki Serdar katledilmeden önce güvenlik güçleri ve üniversite yönetimi daha sıkı tedbirler alabilseydi. Olayı gerçekleştirenlerin hiçbirinin öğrenci olmayıp, üniversite etrafında bu kadar rahat dolaşıp öğrencilere ve çevreye saldırıyor olmaları düşündürücüdür. MKÜ Kampüsü ve çevresi sadece kapısındaki güvenlik noktasından ibaret değildir. Yaşanan basit bir asayiş ve güvenlik sorunu olmaktan çıkmış bunun için yetkililer gerekli her türlü önlemi almak zorundadır.” dedi.