Önder Aytaç: Burnum Kanasa Derin Devletten Bilirim

Araştırmacı Yazar Doç. Dr. Önder Aytaç, terör örgütü PKK’nın ölüm listesinde yer alması konusunda, ‘’Ölümden korkan biri değilim, ancak burnum kanasa derin devletten bilirim.’’ dedi.

Araştırmacı Yazar Doç. Dr. Önder Aytaç, terör örgütü PKK’nın ölüm listesinde yer alması konusunda, ‘’Ölümden korkan biri değilim, ancak burnum kanasa derin devletten bilirim.’’ dedi.

    Derin devlet ve terör örgütü PKK’nın iş birliği halinde olduğunu vurgulayan Aytaç, ‘’Seçim öncesi 30-40 Mehmetçiğin şehit verilmesinden endişe ediyorum.’’ diye konuştu. Aytaç, CHP ve sonrasında MHP’de yaşanan kaset olayının aynı elin ürünü olduğunu söyleyerek, ‘’Bahçeli’nin listesine koyduğu Engin Alan gibi isimler derin güçleri tatmin etmediği için kasetler ortaya çıkmaya başladı.’’ şeklinde konuştu.

    Önder Aytaç, Cihan TV Network tarafından hazırlanan Anadolu’da Sabah Programı’nda Kazım Canlan’ın gündeme dair sorularını cevapladı.

‘’STATÜKO İLE TERÖRÜN VARLIĞI DOĞRU ORANTILI’’

    Türkiye’de var olan statükonun kendi varlığının devamı için terörü beslediğini dile getiren Aytaç, ‘’Mevcut statüko, kendisinin varlığının devamı için terörün bu bölgede varlığının devamını istiyor. Bunların ikisi de bir biriyle doğru orantılı. Millet merkezli bir devlet olduğunda ülkede statükonun varlığının bir anlamı kalmayacak. O nedenle statükonun da, terörün de 12 Haziran’da sandıktan çıkmasını istedikleri sonuç aynıdır. İkisi de aynı beklentiyle hareket etmektedir.’’ diye konuştu.

    Türkiye’de terörün bitmesi için uğraş verdiklerini söyleyenlerin bazılarının bunda samimi olmadığını belirten Aytaç, ‘’Terörü bitireceğiz diyenler arasında bizzat terörü destekleyenlar ver. Devamını isteyenler var.’’ şeklinde açıklama yaptı.

‘’SEÇİM ÖNCESİ 30-40 ŞEHİT OLABİLİR ENDİŞESİNDEYİM’’

Geçtiğimiz günlerde Kuzey Irak’ta öldürülen PKK’lıların cesetlerinin BDP’liler ile yakınları tarafından ülkeye getirilmeleri ve sonrasında yaşanan olaylara da değinen Aytaç, Güneydoğu’da yaşananları ‘’testereye’’ benzetti. Burada görev yapan generalin çok büyük bir ihmali bulunduğunu anlatan Aytaç, daha önceki uygulamaların aksine cesetlerin bu şekilde getirilmesinin olayları daha da çok körüklemek amacını güttüğünü söyledi. Bu olaya göz yuman generalin soruşturmanın selameti açısından açığa alınması gerektiğini aktaran Aytaç, ‘’Öldürülen PKK’lılara karşılık seçim öncesi Mehmetçiğe yönelik çeşitli saldırılarla şehitlerin verdirilmesi hedefleniyor.’’ dedi.

    Polisin, KCK operasyonlarını gerçekleştiren birim olduğu için derin devlet ve terör örgütü tarafından hedefe konulduğunu söyleyen Aytaç, öldürülen teröristler bahane edilerek şimdi de askerlere yönelik saldırıların gerçekleşebileceği ihtimali üzerinde durdu. Aytaç sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Öldürülen PKK’lılardan yola çıkarsak bunlardan dolayı seçime kadar 30-40 Mehmetçiğin şehit edilmesinden endişe ediyorum. Böyle bir adım atılabilir. Örgütten ölenler olduğu için ve örgüt sempatizanları burada karamsarlığa düşmesin diye terör örgütü polisten sonra askere yönelik saldırılara başvurabilir. Seçim öncesinde 30-40 şehit verdirmek isteyebilirler. Bir taraftan da gelen şehitlerle birlikte Türkiye’nin batısı ayağa kaldırılabilir. Derin güçler bunu istiyor. Bunu arzuluyorlar. Kirli senaryolar işliyor.’’

‘’BURNUM KANASA DERİN DEVLETTEN BİLİRİM’’

Terör örgütü PKK’nın ölüm listesinde ismi geçen Önder Aytaç, ‘’Allah‘ın verdiği canı Allah’tan başka kimse alamaz.’’ ifadesini kullandı. Çocukluğundan beri şehit olmayı arzuladığını ve bu şekilde tehditlerden korkmadığını belirten Aytaç, ‘’Annesi babası öğretmen olan biriyim. Çocukluğumdan duam var; Allah’ım canımı şehit olarak al diye. Onların beni teyid ettiği şeyi ben 45 yıldır bekliyorum. Bu anlamda geri adım atmam, korkmam söz konusu olamaz.’’ şeklinde konuştu.

    Karanlık odalarda planlanan kirli senaryoları deşifre ettiği için kendisinden rahatsız olanların bulunduğunu aktaran Aytaç, sözlerine şöyle devam etti: ‘’Devletin derinliklerinde, karanlık odalarda yapılan bir konuşmadan size bahsetmek isterim. Orada şunu konuşuyorlar; ‘Dört gün önce konuştuğumuz bir şeyi Emre Uslu, Önder Aytaç, deşifre etti‘ diyorlar. ‘Siz benim 40 yıldır bunları paylaştığım insanlarsınız. Sizi tanımasam bunları sizden bileceğim.’ diyorlar. ‘Bu planlarda suya düştü’ diyorlar. Bizim bunları bile sağlıyor olmamız son derece önemli. Bu planların sonuçsuz kalmasından dolayı bize öfkeleniyorlar.‘’

    "Burnum kanasa derin devletten bilirim’’ diyen Aytaç, ‘’Birileri beni bunlardan dolayı beni PKK’nın ölüm listesine de havale etmiş olabilir, ya da PKK’nın ölüm listesinde göstererek derin devletin de hedefine beni koymuş olabilir. O nedenle burnum kanamış olsa bile bunun sorumlusu derin devlettir diyorum.’’ dedi.

    Türkiye’de milletin sağduyusu sayesinde karanlık odakların iş yapamaz hale geldiğini belirten Aytaç, karanlık odaklar ne zaman kirli senaryolarından vazgeçecek sorusunu şöyle cevapladı: ‘’Karanlık odaklar şu anda ayvayı yemiş durumda. Yaptıkları oyunlar tutmuyor. Azınlığa düşmüş durumdalar. Yaptıkları kirli senaryoların ortaya çıkartıldıklarını bildikleri için boncuk boncuk terliyorlar. Anadolu insanının sağduyuyla hareket etmesiyle birlikte bunların oyunları ters düz oluyor. Ergenekonla sonuna kadar mücadele edilirse Türkiye’nin önünü açık.’’

‘’CHP VE MHP’DEKİ KASET OLAYI AYNI ELİN ÜRÜNÜ’’

CHP ile MHP’de yaşanan kaset skandallarının aynı yerden çıktığını söyleyen Aytaç, ‘’Bunlar aynı elin ürünü, ikisinde de Ergenekon’un istekleri doğrultusunda partileri şekillendirme çabası var’’ diye konuştu. Aytaç kasetler konusunda şu değerlendirmeyi yaptı: ‘’Deniz Baykal kaset sonrası ‘devleti ve CHP’yi şekillendirmek isteyenler bunu yaptı‘ demişti. Ben aynı elin MHP’de de bu kasetleri ortaya çıkardığını düşünüyorum. Bütün partilerde hataları olanlar gitsin, partiler temizlensin. Ancak CHP’de Kılıçdaroğlu kaset olayından sonra, partinin başına geçtikten sonra Ergekenon üzerinden CHP’nin listesi şekillendi. Daha önce CHP’ye bir kere oy vermemiş Haberal listede, CHP ile alakası olmayan ve bir kere dahi oy verdikleri söylenen Sinan Aygün, Süheyl Batum gibi isimler listede. Burada siyasetin babası, kendisine destek veren medya grubu, derin devlet ile birlikte CHP’nin şekillenmesinde etkili olmuştur. MHP’de bunu yapamadılar. Çünkü MHP’nin tabanı milliyetçi, muhafazakar Türklerden oluşuyor. Bahçeli, listeye Engin Alan ve bazı isimleri koydu, ancak bunları tatmin edemedi. Tatmin olmayan güçler dün CHP’de yaptıklarını bugün kasetlerle MHP’de yapıyorlar, kasetlerle buna başladılar.‘’