'Madalyonun iki yüzü de görülmemiş olacaktı'

Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, son ergenekon tutuklamalarına ilişkin Cumhurbaşkanı Gül'ün iki gazeteye yaptığı açıklamaların, bir diğerinden farklı olmasına yönelik "Fikret Bila'ya söylediği cümleyi bana da aynıyla söyleseydi madalyonun iki yüzüde görülmemiş olacaktı ki, o hassas denge önemli" dedi.

'Madalyonun iki yüzü de görülmemiş olacaktı'

TRT Haber ekranlarında yayınlanan Çıkış Yolu programında son ergenekon tutuklamaları ele alındı. Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Gazeteci Yazar Cengiz Çandar ve Gazeteci Yazar Ergün Babahan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan bazı gazetecilere ilişkin yaptığı açıklamaları değerlendirdi. 

İİki meselenin ortaya çıktığını ifade eden Çandar, "Sayın cumhurbaşkanının yaptığı açıklama Milliyet'in Ankara Büro Temsilcisi tarafından deklare edildi. Bir de Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni tarafından. Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı'nın bir cümlesi var sayın cumhurbaşkanına atfen. Ama Milliyet Ankara Büro Şefine söylediği cümleler arasında yok" dedi.

Çandar Dumanlı'ya, "Şimdi o cümle ne bir kere onu söyleyelim. Ondan niye yok, sen de niye var?" diye sordu.

Dumanlı da, "Bugün'de bir köşe yazarı arkadaşımız 'niye bu cümle Fikret Bila'da yok da Ekrem Dumanlı'da var. Fikret Bila'ya sordum bana söylemedi böyle bir cümle diyor. Herhalde diyor oradan bir çıkarım yapıyor Ekrem Dumanlı sordu sayın cumhurbaşkanına oraya bir açılım getirdi' " dedi.

Bunun üzerine Çandar, "Cumhurbaşkanı ben Ekrem Dumanlı'ya 'böyle bir şey söylemedim' demedi değil mi?" diye sordu.

Dumanlı ise buna karşılık, "Hayır hayır. Sayın cumhurbaşkanı cumartesi günü iki gazeteciye bu konuda düşüncelerini ifade etmiş. Fakat Fikret Bila benden önce görüşmüş. Benim görüştüğümde de Fikrat Bilaya söylediklerini aşağı yukarı bana da söyledi" dedi.

"Tabiki o soruyu bende sordum" diyen Dumanlı şöyle devam etti:

"Dedim ki efendim sonuçta çok acı tecrübelerimiz var sizin de çok acı tecrübeleriniz var . Yani bir Ergun Poyraz'ı doğrudan Abdullah Gül'ü hedef alan çok yalan, çok çarpıtılmış bilgiler var. Ben dedim ki efendim doğru, kaygınızı basın özgürlüğüne olan duyarlılığınızı zaten öteden beri biliyoruz ve katılmamak mümkün değil. Ama çok acı tecrübeleri de var Türkiye'nin. Yani gazetecilik zırhı ve kisvesi içerisinde illegal bazı şeyler yapan insanları biliyoruz. 60'ları da biliyoruz 70'leri de biliyoruz. Bugün programda ne dediysem soruda da buna benzer birşey dedim. Onun üzerine sayın cumhurbaşkanı dedi ki 'umarım hiçbir gazeteci mesleğini başka amaçları için kullanmamıştır. Basın özgürlüğü kadar demokrasinin korunması da herkesin vazifesidir.' İki harika cümle ben de hem kaygılıyım kısmını sürmanşette kullandım hem de bu sonradan söylenen cümleyi de başlığa çektim. Eğer bu olmasaydı benim kanaatim sadece Fikret Bila'ya söylediği cümle sadece bana da aynıyla söylenseydi madalyonun iki yüzüde görülmemiş olacaktı ki o hassas denge önemli.

"GÜL'ÜN AÇIKLAMASI HEM SAVCILARA HEM POLİSLERE MESAJ"

Babahan da Cumhurbaşkanı Gül'ün açıklamalarını şöyle değerlendirdi:

"İnsanlar tutuklanıyor kimse sahip çıkmıyormuş gibi birşey. Cumhurbaşkanı olarak bende takip ediyorum, rahatsızlık duyuyorum bu gelişmelerden açıklaması önemli mesaj. Hem savcılara mesaj hem polislere mesaj. Başbakan 'bir an önce süratla yapılsın yapılacaksa da' diye açıklama yaptı. Bülent Arınç 'Üzülüyorum' dedi. Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin açıklama yaptı, Cemil Çiçek açıklama yaptı. Yani kimse çıkıp oh iyi oldu görsünler cezalarını diyen de olmadı."

Dumanlı, "Bir yandan da savrulmamak lazım şimdi bilemiyoruz Nedim arkadaşımız suçlu mudur suçsuz mudur, haklarındaki bilgiler belgeler çok somut mudur? Onu daha ileride göreceğiz" değerlendirmesini de yaptı.

BEYAZ GAZETE