Chp Lideri Kılıçdaroğlu, Gurbetçilerden Destek İstedi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye‘nin Avrupa Birliği (AB) hakkını söke söke alacaklarını söyledi.

Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) tarafından organize edilen Göçün 50‘nci Yılı Emek Şenliği‘ne katıldı.

Kılıçdaroğlu, Ruhrkongress Kongre Merkezi‘nde gurbetçilere yaptığı konuşmada, Türkiye‘de bazı gazetecilerin gözaltına alınması nedeniyle yapılan protesto yürüyüşlerine değinerek, 61 gazetecinin hapiste yattığını ve 2 bin gazetecinin de yargılandığını söyledi. Gazetecilerin ofislerinin basıldığını, evlerinin basıldığını anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Bu gazeteciler ne yaptılar. Bir gazetecinin, bir haber emekçisinin ofisi niye basılır, evi niye basılır. Eşi hastaneden yeni çıkmış bir gazetecinin

evi hangi gerekçeyle basılır. Bunun adına Türkiye‘de ileri demokrasi diyoruz. Şunu unutmayın, 12 Eylül darbesi döneminde 31 gazeteci hapisteydi, 8 yıllık AKP döneminde hapiste olan gazeteci sayısı 61. Bunu özellikle Avrupalı dostlarımız duysun diye söylüyorum. AKP demokrattır diye çıkıp meydanlarda konuşanlar duysunlar diye söylüyorum. Türkiye‘de şu ana kadar 2 bin gazeteci yargılandı ve 4 bin gazeteci hakkında soruşturma açıldı. 12 Eylül ürünü bir parti, 12 Eylül darbecilerinden hesap mı sorabilir. Bu

ülkenin yetiştirdiği halkı doğru bilgilendirmek için çalışan gazetecilerin evini basacaksınız, sonra kalkacaksınız Türkiye‘de ileri demokrasi var diyeceksiniz. Bir de milletin gözünün içine baka baka ‘Türkiye‘de basın özgürlüğü ABD‘den bile daha öndedir‘ diyeceksiniz."

SİZİNLE İFTİHAR EDİYORUZ

Kılıçdaroğlu, "Almanya‘da 45 bin üniversiteli öğrenci, 950 bin Türkiye kökenli Alman var. Bunlar bizi Almanlarla entegre ediyor. Umudum şu Türkiye‘ye karşı Almanya Fransa ve Avusturya‘dan farklı sesler çıkıyor Türkiye AB üyesi olmasın diye. Sizler Almanya‘da yetişenler Alman yurttaşı olan Türkiye kökenliler, sizler bizi AB‘ye taşıyacak lokomotiflersiniz. Siz, Türkiye‘de bizim onurumuzsunuz. Biz sizlerin yazdığınız filmleri izledikçe yazdığınız kitapları okudukça sizinle iftihar ediyoruz" dedi.

Türkiye‘de hülle ile Anayasa Mahkemesine üye atandığını belirten Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Hülle ile yargıç atanabilir mi. Hülle ile yargıcın atandığı bir yerde demokrasiden söz etmek mümkün mü? Bunları her yerde söyleyin. Bütün Almanya‘da, Belçika‘da, Fransa‘da, Hollanda‘da, Amerika‘da Brüksel‘de, kulakları duymayan Brüksel‘de söyleyin. Ve bunlar olurken, Türkiye‘de başka şeyler de oluyor. Uluslararası şeffaflık örgütünün raporunda rüşvette bir numara yolsuzluklarda zaten markayız. AKP

markası. Eşittir yolsuzluklar. Köşeyi dönenlerin partisi. Büyük düşünün diyenler, yani büyük götürün anlamında. Ben şunu kabul ederim."

Demokrasilerde görüş farklılıkları olabileceğini anlatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Farklı dünya görüşlerine sahip insanlar da olabilir. Ama askeri ahlaki kurallarda bir ortak payda oluşturmak zorundayız. Etik kurallarda ortak payda oluşacak ki, demokrasiyi sağlıklı geliştirebilelim.Yoksulu düşünen bir parti olarak aile sigortası getireceğiz dedik, Başbakan çıktı dedi ki ‘12 milyon yoksulun yanında bir de kayıt dışı yoksul var‘. Bu bir itiraftır. Devletin resmi rakamlarının yoksul sayısını ne kadar

az gösterdiğinin ve başbakanın ağzından çıkan bir itirafıdır."

AB HAKKIMIZ

AB‘nin çağdaşlaşma projesi olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gücümüz sizsiniz. O projesinin altında İsmet İnönü‘nün imzası vardır. O imzaya sonuna kadar sahip çıkacağız. Sarkozy imtiyazlı ortaklık öneriyor, Merkel imtiyazlı ortaklık öneriyor. İster Merkel ister Sarkozy. Avrupa Birliği hakkımızı söke söke alacağız.‘‘

Kılıçdaroğlu konuşmasının sonunda karanfiller attı. Bazı vatandaşlar ile hatıra fotoğrafı çektirdi. Etkinlik çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, gazetecilerin tepkilerinde haklı olduğunu anlatarak sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye‘de demokrasi askıya alınmış vaziyette. Bu kadar gazetecinin hapiste olduğu bir demokrasiden söz edemeyiz. Dolayısıyla gazetecilerin kendi aralarında dayanışmaları, güç birliği yapmaları, halkı bilgilendirmeleri bu konuda çaba harcamaları bizim de

öteden beri savunduğumuz bir olay."

Kaynak: İHA