TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: Zengin olmak istiyorsak kadın ve genç girişimci sayımızı artı
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’de 1 milyon 300 bin girişimci olduğunu, ancak bu sayının yeterli olmadığını söyledi. Hisarcıklıoğlu, “Eğer ülke ve birey olarak zengin olmak istiyorsak kadın ve genç girişimci
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’de 1 milyon 300 bin girişimci olduğunu, ancak bu sayının yeterli olmadığını söyledi. Hisarcıklıoğlu, “Eğer ülke ve birey olarak zengin olmak istiyorsak kadın ve genç girişimci sayımızı artırmalıyız.” dedi. Hisarcıklıoğlu, Rize Defterdarlığı ve Rize Ticaret ve Sanayi Odası (RTSO) tarafından il merkezindeki bir otelde düzenlenen 2009 yılı vergi ödül töreninde yaptığı konuşmada, katılımcılara zengin olmanın ‘püf’ noktalarını anlattı. TOBB olarak son dönemde en fazla önem verdikleri konunun kadın ve genç girişimcilerin artması olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, “Ülke ve birey olarak zengin olmak ve işsizliği çözebilmenin yolu, girişimciliği artırmaktır. Türkiye‘nin 72 milyon nüfusunun 1 milyon 300 bin kişisi girişimcilerimizden oluşuyor. Japonya‘da ise durum bizim ülkemizden daha farklı. Bu Uzakdoğu ülkesinde bulunan 120 milyon nüfusun, 6 milyon 300 bin kişisi girişimcilerden ibarettir. Yani Japonya‘ya göre dört kat girişimci eksiğimiz var. Girişimci sayısını artırabilmek için genç ve kadın girişimcileri desteklemeliyiz.‘‘ dedi. Türkiye‘nin ekonomik krizden çıkan ilk 16 ülkeden birisi olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Bu durum ülkemiz adına gurur verici bir durumdur. Kriz öncesi seviyenin üzerine çıkmış ülkeler arasında 12. sıradayız. Buna şükrediyoruz. Ama iddiamız dünyada ilk 10 ekonomi arasına girmek. Şimdi diğer ülkelerin bizi nasıl geçtiğini sorguluyoruz. Sıralamada önümüzdeki ülkeler, önümüzdeki dönemde yarışta olacağımız ülkeler. Bunları geçmeden dünyanın 10 büyük ekonomisi arasına giremeyiz. Bu nedenle ekonomimizi büyütecek, insanımızı zenginleştirecek yol haritası üzerinde gidiyor olmamız lazım. Bu krizde Türkiye yüzde 102 ile kriz öncesi seviyenin üzerine çıktı. Bunu da sağlayan en önemli grup Türk özel sektörüdür. Büyümenin yüzde 50‘sinde özel sektörün yatırımlarının payı var. Özel sektörde toplam çalışan sayısında 980 bin artış sağlandı. Bunun 934 bini sigortalı artış. Bu Türk özel sektörünün kayıtlı ekonomiye geçtiğini gösteriyor. Bu müthiş bir gösterge.‘‘ diye konuştu. Hisarcıklıoğlu, Türkiye‘nin sorunlara rağmen krizden çıkan bir ülke olmasının çok güzel bir durum olduğuna dikkat çekerek şöyle dedi: “Türkiye‘nin bir an önce yapısal reformlara odaklanması lazım. Bunların başında Türk Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu geliyordu. Bunlar Meclis‘ten yeni geçti. Eski kanunlarla işlerin yürümediğini, önümüzün açılmasını istedik. Sağ olsun hükümet ve Meclis de bir haftada bu kanunları çıkarttılar. Önümüzdeki dönemde parakende sektörünü düzenleyen kanunlara ihtiyacımız var. Vergisini ödemeyenler cezalandırıldığı gibi vergisini düzenli ödeyenlerin ödüllendirilmesi lazım. Kamu alımlarında yerli üretime yüzde 15‘lik fiyat avantajı sağlanması, ilgilendiğimiz en önemli konulardan birisi. Bu AB müktesebatında var, kanunu var. Fakat bugüne kadar bir türlü hissettirilemedi. 2 defa Sayın Başbakanımız bununla ilgili genelge yayınladı. Herkes Başbakan‘dan korkuyor, ama her ne hikmetse bürokratlar korkmuyor. Başbakan bir genelge yayınlıyor. Yerli mal alımında yüzde 15 avantajının uygulanmasını istiyor. Ama bir türlü uygulanmadı. Bu uygulanırsa yerli üretilen mallarda müthiş bir avantaj kazanır.‘‘ "TÜRKİYE’Yİ 2023’TE EN BÜYÜK 10 EKONOMİ İÇİNE SOKABİLECEK GÜÇTEYİZ" Türkiye’nin önünde birçok olumlu fırsat bulunduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: “Türkiye‘nin etrafındaki 3 saatlik uçuş mesafesinde tam 9.4 trilyon dolarlık bir pazar var. Bu bölgenin en gelişmiş özel sektörü de Türkiye‘dir. Bu pazardan istifade etmeliyiz. 1985‘lerde Türkiye‘ye 300 bin turist geliyordu, bugün 29 milyon turist geliyor. 3 milyar dolarlık ihracat yapılırken ve bunun yüzde 90‘ı tarım ürünü iken, bugün 130 milyar dolarlık mal satar hale geldik. Bunun da yüzde 92‘si sanayi ürünüdür. Bugün Avrupa‘da satılan her üç beyaz eşya ve televizyondan biri Türk malı. Başaramayacağımız iş yok. Biz diyoruz ki bu ülkeyi 2023‘te dünyanın en büyük 10 ekonomisi içine sokarız. Sonra bize layık olan dünyanın bir numaralı ekonomisi yaparız. Bunun için istediğimiz tek şey ayağımızdaki prangaların çözülmesi. Rakibim hangi şartlarda üretiyorsa, alıyor satıyorsa, aynı şartları bana sağlayın. Başka bir şey istemiyoruz.‘‘ Törende konuşmaların ardından 2009 yılında Rize‘de kurumlar ve gelirler vergisi ile ihracatta ilk 10‘a girenlere plaket verildi. Törene Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu, TOBB Başkanvekili Halim Mete, Çaykur Rizespor Kulüp Başkanı Metin Kalkavan, ÇAYKUR Genel Müdürü Ekrem Yüce, RTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Ofluoğlu, ildeki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve iş adamları katıldı.