Diyarbakır'ı anlattığı için mi öldürüldü?

Diyarbakır Cezaevi'nde 30 yıl önce yaşanan zulmü kamuoyuna anlatan isim olarak bilinen AK Parti Şırnak Milletvekili Emin Dindar'ın kardeşi Selim Dindar, iki yıl önce İstanbul'da şaibeli bir cinayete kurban gitti

Diyarbakır'ı anlattığı için mi öldürüldü?
Ailesi, Dindar'ın cezaevine ilişkin açıklamaları nedeniyle öldürüldüğünü, cinayetin karanlık güçlerce organize edildiğine inanıyor. Ailenin avukatı ise cinayet ve davayla ilgili pek çok karanlık noktaya dikkat çekiyor
AK Parti Şırnak Milletvekili Emin Dindar'ın kardeşi ve Diyarbakır Cezaevi'nde yaşananları kamuoyuna anlatan isim olarak bilinen Selim Dindar, iki yıl önce ardında pek çok soru işareti barındıran bir cinayete kurban gitti. Dindar'ın 20 yaşındaki oğlu Heja da, babasının Diyarbakır Cezaevi'ne ilişkin açıklamaları nedeniyle öldürüldüğüne inanıyor. Bundan tam iki yıl önce, 2 Aralık 2009 günü Bakırköy'deki Cizreliler Derneği'nde bir adam beş kurşunla öldürüldü. Kendisinden haraç almak isteyenlerden kaçan Ordulu İlhan Başaran'ı kovalayarak, derneğe giren saldırganların silahlarından çıkan kurşunlarla hayatını kaybeden kişinin adı Selim Dindar'dı. Kamuoyu onu, Diyarbakır Cezaevi'ndeki işkenceleri ifşa eden isim olarak tanıyordu.

KURŞUNLA ÖLDÜRÜLDÜ
Saldırganlar Samsunlu Ferhan Ak, oğlu Kürşat Ak ve Ulaş Çukurlu'ydu. Başaran, 12 Eylül öncesinde iki kişiyi öldürdüğü bilinen Ferhan Ak'ın kendisinden haraç istediğini söylüyordu. Ancak Selim Dindar, Kürşat Ak ve Ulaş Çukurlu'nun silahlarından çıkan kurşunlarına hedef olurken, Başaran'a hiçbir kurşun isabet etmedi. Saldırıda o sırada dernekte olan Mehmet Sait Diclehan, Haci Ugiş, Abdullah Cangir, Ahmet Hökenek, Sedat Hökenek ve Mehmet Tayyip Gökalp da çeşitli yerlerinden yaralandı. Saldırganlardan Ferhan Ak ve Ulaş Çukurlu dernekte pek çok kişinin tanıklığına ve ellerindeki silahlara rağmen serbest bırakıldı. 10 Haziran 2010'da başlayan davanın tek tutuklu sanığı Kürşat Ak'tı. Kürşat Ak, Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmalarda cinayeti kendisinin işlediğini ancak, Dindar'ın da kendisini tahrik ettiğini öne sürdü. Duruşmalar boyunca 18 yaşından küçük olduğu öne sürülen Ak'ın yapılan DNA testinde, cinayetin işlendiği tarihte 23 yaşında olduğu ispatlandı. Bu arada daha önce serbest bırakılan Ak ve Çukurlu hakkında da tutuklama kararı verildi, ancak Samsun'daki köylerinde yaşadıkları bilinen ikili bir türlü yakalanamadı. İddialara göre, birtakım güçlerin etkisiyle polis ve asker köye girmeye çekiniyordu. Yargılamanın ikinci yılı bitmek üzereyken Ferhan Ak, kendiliğinden teslim oldu. Ulaş Çukurlu'ysa halen firari.
SELİM DİNDAR KİMDİR?
Selim Dindar, hiçbir politik görüşe mensup olmadığı halde 20 yaşında silah taşıdığı için Diyarbakır Cezaevi'ne konulmuş ve tam üç buçuk yıl boyunca Diyarbakır cehennemini yaşamıştı. Yaşadıkları o günlerde TV'de yayımlanan, 'Bu Kalp Seni Unutur mu?' dizisine konu olmuş, oyuncu Bülent İnal dizide Dindar'ı canlandırmıştı. Selim Dindar cezaevinden sonra askere gitti sonra da İstanbul'a yerleşti. Kapalıçarşı'da sevilen ve sayılan bir esnaf olarak, herkesin güvenini kazandı. AK Parti Şırnak Milletvekili Dr. Emin Dindar'ın da kardeşi olan Selim Dindar, Cizre'nin önde gelen ailelerinden birine mensuptu. Cizre'nin eski belediye başkanı da olan Dr. Emin Dindar, Ergenekon davasında tutuklu yargılanan ve adı pek çok fail-i meçhul olayına karışan Binbaşı Cemal Temizöz ve korucubaşı Kamil Atağ ikilisine karşı çıkmış, hiç kimsenin onlara karşı aday olmaya cesaret edemediği bir ortamda, Cizre'de belediye başkanlığına aday olmuştu.

Bu sorular yanıtsız kaldı
Haraç istenen yer ile Cizreliler Derneği arasında Ordulular Derneği vardı. İlhan Başaran neden kendi hemşerilerine sığınmadı da, Cizreliler Derneği'ne girdi? Maksat İlhan Başaran'a zarar vermekse evi belli, işi belli, güzergahı belli olan birini neden o sırada kovaladılar? Başaran dernek binasına girdikten sonra neden kurşunlar ona değil Selim Dindar ve yakınlarına yöneldi? Bütün kurşunların Selim Dindar'ın kafa, yüz ve göğüs bölgesine isabet etmesi öldürme amacını ortaya koymuyor mu? Bir kişinin ölümü ve altı kişinin ölümcül yerlerinden yaralanması tek bir silahın varlığıyla açıklanabilir mi? Bir kişi aynı anda yedi kişiyi vurabilir mi? Saldırı sırasında silah kullandığı görgü tanıklarınca ifade edilen Ulaş Çukurlu kim, neden yakalanamıyor?
Babam Diyarbakır Cezaevi uğruna öldü'
Oğlu Heja Dindar: Diyarbakır Cezaevi'nde yaşananları sadece babamın anlatması bizi korkutuyordu. Biliyorum anlatmasa şimdi hayatta olurdu. Ama o kendine yakışanı yaptı. O Diyarbakır Cezaevi'nde ölmedi, ama Diyarbakır Cezaevi'nin uğrunda öldü. 'Diyarbakır Cezaevi beni benden aldı, beni bize getirdi' diyordu. Ben de şu anda kendimi o cezaevinde hissediyorum. Çünkü babamın olmaması her geçen gün beni daha çok acıtıyor. Katiller iki günde yakalandılar ama iki saatte serbest bırakıldılar. Müebbet hapis alsalar bile acım geçmeyecek biliyorum, adalet istiyorum. Ben kahramanımı kaybettim, 2 Aralık günü ben de babamla öldüm. Ama ölümünde bile sırtından kurşun yemeyen bir adamın oğlu olmaktan da gurur duyuyorum."

FERHAN AK Dindar ailesinin avukatı
Karanlık pek çok nokta var
Dindar ailesi, Selim Dindar'ın Diyarbakır Cezaevi'yle ilgili açıklamaları nedeniyle öldürüldüğüne inanıyor ve cinayetin derin güçler tarafından organize edilen planlı bir cinayet olduğunu öne sürüyor. Ailenin avukatı Adnan Tüzün, cinayet ve davayla ilgili karanlıkta kalan pek çok nokta olduğunu söyleyerek süreci şöyle özetledi: "Baba-oğul sanıklar cinayetten üç gün sonra 5 Aralık günü İzmir'de yakalandılar. Soruşturma savcısı çok pozitifti, ama Ferhan Ak nöbetçi hakim tarafından serbest bırakıldı. Üstelik Ferhan Ak olayı başlatan, maktul Selim Dindar'la itişen ve 'Vurun bunları' diyen adam. Ve bu serbest bırakılma CMYK'daki katalog suçlardaki tanıma tamamen aykırıydı. Bazı tanıklar olay yerinde iki silah olduğunu söylediler, ama o ikinci silah hiç bulunamadı. Savcı bu salıverilmeye itiraz etti ve nöbetçi ağır ceza mahkemesi derhal tutuklamaya karar verdi ama artık kaçan kaçmıştı. Ve Ferhan Ak, bundan iki ay önce karısının kanser olduğu iddiasıyla ve onun yanında olmak istediği gerekçesiyle kendiliğinden teslim oldu. Ama teslim olurken de, bizim orada olmamıza izin verilmedi, soru soramadık. Ulaş Çukurlu'ysa hiç yakalanamadı. Kürşat Ak, 'Hepsinin eli beline gitti, babamı öldüreceklerini sandım' dedi. O sırada dernekte bulunan hiç kimsenin üzerinde silah bulunanamadı. Olaya kaçarak sebebiyet verdiği ileri sürülen İlhan Başaran da, sanıklar derneğe gelmeden evden silah getirildiğine dair ifade veren tanıklar da ifadelerini baskıyla değiştirdi."