Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik'ten İha'ya Özel Açıklamalar
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, yapılan son ankete göre AK Parti`nin oylarının yüzde 53.
5 olduğunu, CHP yüzde 20`ye doğru çekildiğini ve MHP`nin de neredeyse baraja doğru gittiğini belirterek, "Bu şu demektir; ülkede çalışan, didinen, halkının derdiyle dertlenen bir iktidar var, muhalefet de havanda su dövüyor demektir" dedi
İHA`nın sorularını cevaplandıran Çelik, son yayınlanan bir anketin, AK Parti oylarının yüzde 3,5 artarak 53,5`e yükseldiği, CHP`nin oyunun ise 22,9`a indiği ve halkın Van konusunda hükümete destek verdiği şeklindeki sonuçlarını değerlendirdi. Çelik, "Bir parti eğer muhalefette eriyorsa, iktidara geldiğinde tuz buz olur" dedi
İktidarların yıpratıcı olduğunu, ancak AK Parti gibi 10. yılda oylar artıyorsa, bunun halkın derdine deva olunduğu anlamına geldiğini ifade eden Çelik, "AK Parti son seçimde yüzde 50`ye yakın oy aldı. Ama şimdi yüzde 53.5 görünüyor. CHP yüzde 20`ye doğru çekiliyor. MHP neredeyse baraja doğru gidiyor. Şimdi bu çok önemli bir göstergedir. Eğer vatandaş yaptığınız hizmetlerden memnun olmazsa; dış politikanızdan, eğitim politikanızdan, sağlık politikanızdan, ulaşımdan, tarımdan, ülkedeki oluşturduğunuziklimden hoşnut olmazsa, sizin oyunuz her geçen gün artmaz. Biz başlarken yüzde 35`tik bazın şimdi yüzde 55`e doğru gidiyoruz ve on yıldan sonra gidiyoruz. Bu şu demektir; ülkede çalışan, didinen, halkının derdiyle dertlenen bir iktidar var demektir. Muhalefet de havanda su dövüyor demektir. Muhalefetin muhalefeti bile göz doldurmuyor ki, muhalefet kan kaybediyor. Bence Türkiye`de ciddi bir muhalefet problemi var" diye konuştu. "AHLATLIBEL`DEN ANAYASA MAHKEMESİNE TÜNEL KAZSINLAR" Çelik, CHP`nin Bedelli Askerlik Yasası`nı Anayasa Mahkemesi`ne götürmeye yönelik çalışma yapmasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, "CHP`yi bir şeyden dolayı tebrik ediyorum. Her partinin çok iyi olduğu bir taraf var. Bazı partilerin çok mütehassıs oldukları, uzman oldukları alanlar var. CHP`nin de en iyi olduğu alan da kanunları Anayasa Mahkemesi`ne götürmeleridir. CHP bugüne kadar TBMM`nden çıkan kanunların çok önemli bir kısmını götürdü. Bunu da götürebilir, götürmeyebilir de" diye konuştu.
CHP`li Rıza Türmen`in söz konusu yasayı Anayasa Mahkemesi`ne götüreceklerini açıkladığını ardından da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu`nun `değerlendiriyoruz` dediğini hatırlatan Çelik, "Ama götürürlerse de şaşmam. Bugüne kadar birçok şeyi götürdükleri gibi bunu da götürebilirler. Ben hep onlara şeyi tavsiye ediyorum; Ahlatlıbel ile CHP Genel Merkezi arasında bir hayli mesafe var. Oradaki Devran tesisleri de Çankaya Belediyesi`nin. Aslında orada CHP`ye bir yer verirlerse, belki alttan da bir tüneloluştururlar; ulaşımda da bir problem olmaz. Çünkü en iyi yaptıkları iş o iştir, en çok yaptıkları da o iştir. Yani açıkçası biz artık CHP`nin herhangi bir şeyi Anayasa Mahkemesi`ne götürmesine şaşırmıyoruz" dedi
KEREM KILIÇDAROĞLU`NUN ASKERLİĞİ Çelik, Kılıçdaroğlu`nun oğlu Kerem Kılıçdaroğlu`nun bedelli askerlik yapmayacağı yönündeki açıklamasının ardından oğlunun 1983 doğumlu olduğunun ortaya çıkmasını da değerlendirdi. Çelik, şunları kaydetti: "Sizin bir hanımefendi olarak çıkıp `ben askere gitmeyeceğim` demenizle bu aşağı yukarı aynı şeyler. Veya ilkokul mezunu bir çocuğu olan babanın, `benim oğlum yedek subay olarak askerlik yapmak istemiyor veya yapmayacak` demesiyle aynı şeydir. Öğrendim ki, meğerse Sayın Kılıçdaroğlu`nun oğlu zaten 83 doğumluymuş. İstese de bedelli gidemez. Sayın Kılıçdaroğlu bir siyasi şov yapacağına, çıkıp `benim oğlumun zaten yaşı tutmuyor, ama tutsaydı da` deseydi belki çok daha saygı değer olurdu. Fakat biraz sonrabunun anlaşılacağını hesaba mı katamıyor Sayın Kılıçdaroğlu? Kimdir bunun danışmanları? Sayın Kılıçdaroğlu`nu siyasi olarak kim yönlendiriyor? Doğrusunu isterseniz hayretler içerisindeyim." VAN`DAKİ OKULLARIN AÇILMASI Çelik, Van`daki okulların psikolojik nedenlerle 5 Aralık`ta açılamayacağı yönündeki sözlerinin hatırlatılarak, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer`e ise bölgede okulların açılacağı yönündeki açıklamasının sorulması üzerine, şunları söyledi: "Sayın Milli Eğitim Bakanının söylediği ile benim söylediğimin arasında aslında bir fark yok. Sayın Milli Eğitim Bakanı `Van ve Erciş hariç başlayacak` dedi. Deprem de Van ve Erciş`te oldu. Yani benim psikolojik olarak açılmasını çok zor buluğdum yerler Van ve Erciş`tir zaten. Sayın Bakanın söylediği de odur. Sayın Bakanımız bugün İstanbul Teknik Üniversitesi`nin rektörü, Sakarya Üniversitesi`nin rektörü ve içinde birçok teknik üniversiteden uzman hocaların bulunduğu bir heyetle şu anda Van`da. Bu aradada okullara bakarken de `bu okul hasarlı mı değil mi?` diye bakmıyorlar. `Muhtemel bir depreme bu dayanır mı, yıkılma ihtimali var mı?`, bu şekilde okullara bakılıyor. Eğer yapılan incelemelerde okulların açılabileceği yönünde bir kanaate varırlarsa Tabii ki buna karar verecek olan Milli Eğitim Bakanlığı ve hükümettir. Ben bir Vanlı olarak, orayı da yakından takip eden birisi olarak söylüyorum; gerçekten psikolojinin çok çok iyi olmadığını ifade ettim. Çünkü iki gün önce çok hissedilen bir deprem daha oldu.Orada insanların tam ruh halleri düzelminTBMM`nden çıkan kanunlarınşken, bu bir kez daha aldı götürdü. Bu işi yeniden başa dönderdi. Sayın Bakan heyetle beraber incelemelerini bitirsen, açılabilecekse Köre demişler ki, ne istersin? İki göz, demiş. Biz de orada hayatın bir an önce normale dönmesini tabii ki çocuklarımızın okula gitmesini istiyorum. Ama ben bu zorlukları da bilen biri olarak bunları da kamuoyuyla paylaşmak durumundayım." "TEĞMEN KALMAZ İSMİNİN DEĞİŞMESİ KONUSUNU MİLLİ EĞİTİM BAKANI İLE KONUŞACAĞIM" Önceki gün düzenlediği basın toplantısında açıkladığı Teğmen Kalmaz İlköğretim Okulu`nun isminin değişmesi gerektiğine yönelik görüşünü Milli Eğitim Bakanı ile görüşüp görüşmediğinin sorulması üzerine Çelik, "Bunu kendisiyle konuşacağım. Dün Ankara Milli Eğitim Müdürü ile görüştüm. İnternet sitesinden de söz etmiştim, kaldırdılar mı bilmiyorum. 60 darbesini ülkeyi kurtarma hareketi olarak nitelendiren bir yazı var orada. Ali İhsan Kalmaz`ın adı meğer sadece orada değil 37 yerde adına okullara, sokaklara,şuralara buralara verilmiş. Eğer bugün olsaydı şu anda Balyozcularla beraber yargılanırdı. Balyozcular darbeye teşebbüs ettiler. Bu darbenin bir unsuru bu. Belki karar mekanizmasında değildi, ama neticede darbecilere alet olmuş bir askerdi. Ben o ismin orada bulunmasından fevkalade rahatsızım. Eğer ben Milli Eğitim Bakanlığım döneminde bunu öğrenmiş olsaydım Teğmen Kalmaz ismi orada kalmazdı" dedi.
Kaynak: İHA
İHA`nın sorularını cevaplandıran Çelik, son yayınlanan bir anketin, AK Parti oylarının yüzde 3,5 artarak 53,5`e yükseldiği, CHP`nin oyunun ise 22,9`a indiği ve halkın Van konusunda hükümete destek verdiği şeklindeki sonuçlarını değerlendirdi. Çelik, "Bir parti eğer muhalefette eriyorsa, iktidara geldiğinde tuz buz olur" dedi
İktidarların yıpratıcı olduğunu, ancak AK Parti gibi 10. yılda oylar artıyorsa, bunun halkın derdine deva olunduğu anlamına geldiğini ifade eden Çelik, "AK Parti son seçimde yüzde 50`ye yakın oy aldı. Ama şimdi yüzde 53.5 görünüyor. CHP yüzde 20`ye doğru çekiliyor. MHP neredeyse baraja doğru gidiyor. Şimdi bu çok önemli bir göstergedir. Eğer vatandaş yaptığınız hizmetlerden memnun olmazsa; dış politikanızdan, eğitim politikanızdan, sağlık politikanızdan, ulaşımdan, tarımdan, ülkedeki oluşturduğunuziklimden hoşnut olmazsa, sizin oyunuz her geçen gün artmaz. Biz başlarken yüzde 35`tik bazın şimdi yüzde 55`e doğru gidiyoruz ve on yıldan sonra gidiyoruz. Bu şu demektir; ülkede çalışan, didinen, halkının derdiyle dertlenen bir iktidar var demektir. Muhalefet de havanda su dövüyor demektir. Muhalefetin muhalefeti bile göz doldurmuyor ki, muhalefet kan kaybediyor. Bence Türkiye`de ciddi bir muhalefet problemi var" diye konuştu. "AHLATLIBEL`DEN ANAYASA MAHKEMESİNE TÜNEL KAZSINLAR" Çelik, CHP`nin Bedelli Askerlik Yasası`nı Anayasa Mahkemesi`ne götürmeye yönelik çalışma yapmasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, "CHP`yi bir şeyden dolayı tebrik ediyorum. Her partinin çok iyi olduğu bir taraf var. Bazı partilerin çok mütehassıs oldukları, uzman oldukları alanlar var. CHP`nin de en iyi olduğu alan da kanunları Anayasa Mahkemesi`ne götürmeleridir. CHP bugüne kadar TBMM`nden çıkan kanunların çok önemli bir kısmını götürdü. Bunu da götürebilir, götürmeyebilir de" diye konuştu.
CHP`li Rıza Türmen`in söz konusu yasayı Anayasa Mahkemesi`ne götüreceklerini açıkladığını ardından da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu`nun `değerlendiriyoruz` dediğini hatırlatan Çelik, "Ama götürürlerse de şaşmam. Bugüne kadar birçok şeyi götürdükleri gibi bunu da götürebilirler. Ben hep onlara şeyi tavsiye ediyorum; Ahlatlıbel ile CHP Genel Merkezi arasında bir hayli mesafe var. Oradaki Devran tesisleri de Çankaya Belediyesi`nin. Aslında orada CHP`ye bir yer verirlerse, belki alttan da bir tüneloluştururlar; ulaşımda da bir problem olmaz. Çünkü en iyi yaptıkları iş o iştir, en çok yaptıkları da o iştir. Yani açıkçası biz artık CHP`nin herhangi bir şeyi Anayasa Mahkemesi`ne götürmesine şaşırmıyoruz" dedi
KEREM KILIÇDAROĞLU`NUN ASKERLİĞİ Çelik, Kılıçdaroğlu`nun oğlu Kerem Kılıçdaroğlu`nun bedelli askerlik yapmayacağı yönündeki açıklamasının ardından oğlunun 1983 doğumlu olduğunun ortaya çıkmasını da değerlendirdi. Çelik, şunları kaydetti: "Sizin bir hanımefendi olarak çıkıp `ben askere gitmeyeceğim` demenizle bu aşağı yukarı aynı şeyler. Veya ilkokul mezunu bir çocuğu olan babanın, `benim oğlum yedek subay olarak askerlik yapmak istemiyor veya yapmayacak` demesiyle aynı şeydir. Öğrendim ki, meğerse Sayın Kılıçdaroğlu`nun oğlu zaten 83 doğumluymuş. İstese de bedelli gidemez. Sayın Kılıçdaroğlu bir siyasi şov yapacağına, çıkıp `benim oğlumun zaten yaşı tutmuyor, ama tutsaydı da` deseydi belki çok daha saygı değer olurdu. Fakat biraz sonrabunun anlaşılacağını hesaba mı katamıyor Sayın Kılıçdaroğlu? Kimdir bunun danışmanları? Sayın Kılıçdaroğlu`nu siyasi olarak kim yönlendiriyor? Doğrusunu isterseniz hayretler içerisindeyim." VAN`DAKİ OKULLARIN AÇILMASI Çelik, Van`daki okulların psikolojik nedenlerle 5 Aralık`ta açılamayacağı yönündeki sözlerinin hatırlatılarak, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer`e ise bölgede okulların açılacağı yönündeki açıklamasının sorulması üzerine, şunları söyledi: "Sayın Milli Eğitim Bakanının söylediği ile benim söylediğimin arasında aslında bir fark yok. Sayın Milli Eğitim Bakanı `Van ve Erciş hariç başlayacak` dedi. Deprem de Van ve Erciş`te oldu. Yani benim psikolojik olarak açılmasını çok zor buluğdum yerler Van ve Erciş`tir zaten. Sayın Bakanın söylediği de odur. Sayın Bakanımız bugün İstanbul Teknik Üniversitesi`nin rektörü, Sakarya Üniversitesi`nin rektörü ve içinde birçok teknik üniversiteden uzman hocaların bulunduğu bir heyetle şu anda Van`da. Bu aradada okullara bakarken de `bu okul hasarlı mı değil mi?` diye bakmıyorlar. `Muhtemel bir depreme bu dayanır mı, yıkılma ihtimali var mı?`, bu şekilde okullara bakılıyor. Eğer yapılan incelemelerde okulların açılabileceği yönünde bir kanaate varırlarsa Tabii ki buna karar verecek olan Milli Eğitim Bakanlığı ve hükümettir. Ben bir Vanlı olarak, orayı da yakından takip eden birisi olarak söylüyorum; gerçekten psikolojinin çok çok iyi olmadığını ifade ettim. Çünkü iki gün önce çok hissedilen bir deprem daha oldu.Orada insanların tam ruh halleri düzelminTBMM`nden çıkan kanunlarınşken, bu bir kez daha aldı götürdü. Bu işi yeniden başa dönderdi. Sayın Bakan heyetle beraber incelemelerini bitirsen, açılabilecekse Köre demişler ki, ne istersin? İki göz, demiş. Biz de orada hayatın bir an önce normale dönmesini tabii ki çocuklarımızın okula gitmesini istiyorum. Ama ben bu zorlukları da bilen biri olarak bunları da kamuoyuyla paylaşmak durumundayım." "TEĞMEN KALMAZ İSMİNİN DEĞİŞMESİ KONUSUNU MİLLİ EĞİTİM BAKANI İLE KONUŞACAĞIM" Önceki gün düzenlediği basın toplantısında açıkladığı Teğmen Kalmaz İlköğretim Okulu`nun isminin değişmesi gerektiğine yönelik görüşünü Milli Eğitim Bakanı ile görüşüp görüşmediğinin sorulması üzerine Çelik, "Bunu kendisiyle konuşacağım. Dün Ankara Milli Eğitim Müdürü ile görüştüm. İnternet sitesinden de söz etmiştim, kaldırdılar mı bilmiyorum. 60 darbesini ülkeyi kurtarma hareketi olarak nitelendiren bir yazı var orada. Ali İhsan Kalmaz`ın adı meğer sadece orada değil 37 yerde adına okullara, sokaklara,şuralara buralara verilmiş. Eğer bugün olsaydı şu anda Balyozcularla beraber yargılanırdı. Balyozcular darbeye teşebbüs ettiler. Bu darbenin bir unsuru bu. Belki karar mekanizmasında değildi, ama neticede darbecilere alet olmuş bir askerdi. Ben o ismin orada bulunmasından fevkalade rahatsızım. Eğer ben Milli Eğitim Bakanlığım döneminde bunu öğrenmiş olsaydım Teğmen Kalmaz ismi orada kalmazdı" dedi.
