Bakan Yazıcı: Üniversiteye Girişlerde Engeller Tek Tek Kalkıyor

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, imam hatip liselerinde yetişen gençlerin önündeki engellerin tek tek kalktığını söyledi.

Bakan Yazıcı: Üniversiteye Girişlerde Engeller Tek Tek Kalkıyor
İmam hatip okullarına takınan tavrın ön yargılı olduğunu aktaran Yazıcı, bunu anlatmak için büyük gayret sarf edildiğini ifade etti.
İlim Yayma Cemiyeti’nin Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlediği 60. yıl etkinliğine; Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Orman Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Ak Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu ve yaklaşık bin kişi katıldı. Etkinliğe, Başbakan Erdoğan’ın kızı Esra Albayrak da geldi. Program mini bir dinletiyle başladı. İstiklal Marşı’nın ardından Kur`an-ı Kerim tilavetiyle devam etti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gönderdiği telgraf okundu. Erdoğan telgrafta, “Cemiyetin temelini atan 68 kişiye şahsım, milletim ve ülkem adına şükranlarımı sunuyorum. Benim de mezun olduğum ve mensubu olmaktan her zaman gurur duyduğum imam hatip okullarının açılmasında İlim Yayma Cemiyeti öncü rol üstlendi. Cemiyet Türkiye genelinde nice öğrencilerin elinden tutarak, umutla ve aydınlık bir geleceğe kucaklamasını sağladı. Cemiyete nice başarılı yıllar temenni ediyorum.” dedi.

Hayati Yazıcı, Başbakan’ın çok istemesine rağmen burada olamadığını aktardı. Yazıcı, Erdoğan’ın Perşembe günü kendisini arayarak “Cumartesi mutlaka orada ol” dediğini aktardı. Diğer bakanlara da aynı talimatı verdiğini söyleyen Yazıcı, salondakilere Erdoğan’ın sevgi ve selamlarını iletti.
İlim Yayma Cemiyeti’nin kuruluş amacından en ufak bir sapma yapmadan hizmet ettiğini aktaran Bakan Yazıcı, cemiyetin imam hatip okullarına sahip çıkarak yeni bir neslin ortaya çıkmasına vesile olduklarını ifade etti. İmam hatip liselerinde yetişen gençlerin önünü kesmek için 1999’dan engeller getirildiğini hatırlatan Yazıcı, “Bu nesil yaptıkları hizmetleriyle, başarılarıyla, bu ülkeye kazandırdıklarıyla imam hatip okullarına takınan tavrın ön yargılı olduğunu gösterdi. Çeşitli yollar bularak aşmak için büyük gayret sarf etti. Bugün artık o engeller yok. Tek tek kalkıyor. Dikkat edin, özellikle altını çizmek istiyorum. 1998-1999’dan beri bu konulara ilişkin verdiğimiz mücadelede bu alanlarda yasak olmadığını söyledik. Fiili durum vardır. İnsanların özellikle yüksek öğretime devam etmeleri önünde hukuksal, pozitif norm olarak hiçbir engel yok. Fiili durum var. Hiçbir yasal düzenlemeden bu engeller kalktığına göre biz haklıymışız.” diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, insan yetiştirme sanatı olan eğitime daha çok önem verilmesi gerektiğine değindi. Günümüzde kuşaktan kuşağa aktarılan değerlerin öneminin ortaya çıktığını dile getiren Dinçer, “Sadece bilgi ve bereci değil, değerler, ahlak sahibi gençler yetiştirmenin önemi ortaya çıkmıştır. İnsanlığın geleceğinin adalet, barış, eşitlik, ahlaki değerlere bağlılık gibi değerler üzerinde yükseleceği anlaşılmıştır. İnsanlığın geleceğinin şekillendirecek olan ortak değerlerin sonraki nesillere aktarılmasının en etkin araç eğitimdir.” ifadesini kullandı.

BU ASIR BİZİM ASRIMIZ OLACAKTIR
Orman Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Türkiye’de barajları, yolları inşa etmek kolay olduğunu, asıl olanın insana yatırım yapmak olduğunu aktardı. Diğer işlerin Türkiye için çocuk oyuncağı olduğunu kaydeden Eroğlu, “Türkiye için büyük hedeflerimiz var. Büyük hedefleri olmayan milletler tarih sahnesinden silinmeye mahkumdur. Bizim de büyük hedefimiz var. Bu asır bizim asrımız olacaktır. Ben buna yürekten inanıyorum. Bunun için geleceğimizin teminatı olan gençler yetiştirmemiz lazım.” şeklinde konuştu.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da sivil toplum kuruluşlarının önemine değindi. Yılmaz, sivil toplum kuruluşlarına devletin bir dönem kuşku ve tedirginlikle baktığını, sivil toplumun da devletten korktuğunu hatırlattı. İlim Yayma Cemiyeti’nin bu olumsuz yapıyı dönüştürmek için kurulan ilk sivil toplum kuruluşlarından birisi olduğunu ifade eden Yılmaz sözlerini şöyle tamamladı: “Güçlü kendine güvenen devletler sivil toplumuyla barışıktır. Toplumsal kurumuyla rekabete girmezler. Onları devlet için bir tehdit olarak da algılamazlar. Eğer bir ülkede sivil topluma ait kurum ve kuruluşlar çoksa o toplum ileri gider.”
İlim Yayma Cemiyeti Başkanı Avukat Hamza Akbulut ise uzun yıllar okullarda din dersi okutulmadığı gibi dindarlara da baskı uygulandığını hatırlattı. Dinine inancına uygun eğitim almanın temel insani hak olduğuna değinen Akbulut, buna herkesin saygı göstermesi gerektiğini belirterek, yeni yapılacak Anayasa’da din ve inanç özgürlüğünün teminat altına alınması gerektiğinin altını çizdi.