Hıncal Uluç ağzını fena bozdu

Sivri çıkışlarıyla adından sıkça söz ettiren Hıncal Uluç, emniyet şeridini kullananlar için çok sert ifadeler kullandı.

Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç köşesinden emniyet şeridini kullananlara çok sert çıktı. Haşmet Babaoğlu'nun 'Emniyet şeridinin adını insanlık şeridi koyalım' önerisi üzerine Uluç çok sert bir yazı kaleme aldı. Hıncal Uluç, 'Mamafih, "İsim değişikliği" önerine katılıyorum.. Bu şeritlerin adını "Emniyet Şeridi" olmaktan çıkaralım.. "O.... Çocukları" şeridi koyalım.. Herkes de oradan gidenlerin kim olduklarını bilsin.. Uygar vatandaş şeridinde beklerken, o şeritten basıp gideni, yanındakine işaret etsin..' diye yazdı

İşte 'İnsanlık şeridi, insanlar içindir!..' başlıklı o yazı

Ah Haşo ah!.. Sevgili dostumdaki iyi niyetin hududu yok.. Yani "Ne safsın Haşo" dememek için kendimi güç tutuyorum..
O çok bayıldığı İzmir- İstanbul yolunu yüz bilmem kaçıncı defa karadan yaparken TEM'de takılmış geçen gün.. Hani ufak haber olarak geçti, televizyonlar.. Kaçakçılar, petrol borusu diye, doğal gaz hattını delince kaçmışlar.. Etrafa koku yayılmış. Kaynağı bilinmiyor. Her an patlama, zehirlenme olabilir.. TEM'i kesmişti trafik ya.. O gün işte..

BEKLEYİŞ UZUN SÜRÜNCE..

"Bekleyişin uzun süreceği belli olunca kontağı kapattım" diyor, Haşo.. Dalmış gitmiş ki, siren sesleriyle irkilmiş.. Ambülans, itfaiye sirenleri..
Sebebi o ana dek bilinmeyen kaçak var ya.. Her ihtimale karşı, devlet önlem alıyor..
Hani yumruk kapalı, baş parmak işaret ve orta parmak arasında bir işaret var ya.. Onu alıyor.. Zira Emniyet Şeritleri, trafik yavaşlar yavaşlamaz dolmuş bile, her zaman olduğu gibi.. Ambülans ve itfaiyenin gitmesi mümkün değil..
Yahu bu nasıl devlet?..

EMNİYET ŞERİTLERİ YÜZÜNDEN ONLARCA İNSANA AMBULANS ULAŞAMAMIŞTI

Daha 15 gün evvel, TEM, kaza yüzünden kapanmış, anında dolan Emniyet Şeritleri yüzünden can çekişen onlarca insana ambülanslar ulaşamamıştı, dokuz ölü vermiştik ya.. O sırada, şeridi işgal eden caniler için, bu devletin ne polisleri, ne savcıları kıllarını kıpırdatmamıştı ya..
O Türkiye, ayni şeyi gene yaşıyor.. Van'da ayni depremi 15 günde iki defa yaşadığı gibi.. Ama yığınla ölüme rağmen, ilkinden ders almayan, her şeyi bir haftada unutan, balık hafızalı bir devlette yaşıyoruz biz.. Hayatta kalmamız mucize..
Haşo, devletten umut kesmiş, çoktan, benim gibi..
"66 lira cezanın caydırıcılığı mı olur" diyor ve benim ona "Ne safsın Haşo" dememe sebep olan teklifini yapıyor..
"Bu şeridin adını değiştirelim.. Emniyet Şeridi olmasın artık. İnsanlık Şeridi olsun.."

O ŞERİDİN ADINI O... ÇOCUKLARI ŞERİDİ KOYALIM

Yani adını "İnsanlık Şeridi" koyarsan, bu hayvanlar, insan olduklarını sanıp Emniyet Şeridini işgal etmeyecekler öyle mi, Haşo?.
Bunlarda İnsanlığın "İ"si olsa, bu caniliği her defasında, her gün her saat, her an, bu kadar pervasız yaparlar mı?.
Mamafih, "İsim değişikliği" önerine katılıyorum.. Bu şeritlerin adını "Emniyet Şeridi" olmaktan çıkaralım.. "O.... Çocukları" şeridi koyalım.. Herkes de oradan gidenlerin kim olduklarını bilsin.. Uygar vatandaş şeridinde beklerken, o şeritten basıp gideni, yanındakine işaret etsin..
"Bak o... çocuğu geçiyor" diye..
Haklısın Haşo.. Ben de çok safım..
Bunlar mı utanacak bu laftan!..
Emniyet Şeritleri'ni kurtarmanın, tek, bir tek yolu var.. Bu ülkede her şeyi çözmenin tek, bir tek yolu olduğu gibi..
Bir düşünün bakalım.. O tek yol nedir?.
Olmadı, ben yazacağım tabii!..