Bahçeli, Grup Konuşmasında Güncel Konuları Değerlendirdi (2)
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Meclis’teki grup konuşmasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ı sert ifadelerle eleştirmesi yanında son güncel olayları da değerlendirdi.
Bahçeli, Van depreminden terör konusuna, bedelli askerlikten dünyada yaşanan son krizlere ve de Suriye konusundaki görüşlerini paylaştı.
VAN DEPREMİ
Konuşmasında Van depremine değinen Bahçeli, ‘’Deprem ne hazindir ki, Van’ı silindir gibi ezip geçmiş, beton bloklar umutları toprak altında bırakmıştır.’’ dedi. ‘’Van hakikaten ağlamakta, feryatlar şu kış günlerinde daha da dayanılmaz hale gelmektedir.’’ diyen Bahçeli, zorlu kış şartlarına dikkatleri çekerek, yardımların devamı çağrısında bulundu. Bahçeli, ‘’Deprem altında kalan kardeşlerimize ilk önce kendi imkanlarıyla ulaşmak esas olacaktır. Çocuklar, analar, babalar acılar içinde kıvranırken, AKP ne yapabileceğini test etmeye ve gücünü sınamaya kalkışmıştır.’’ diye konuştu.
SURİYE’DE YAŞANANLAR
Dünyada yaşanan son olaylara dikkat çeken Bahçeli, ülkenin zor bir coğrafyada bulunduğunu belirterek, ‘’Ülkemiz siyasal, sosyal ve ekonomik türbülansın ve karışıklığın üst düzeyde yaşandığı geniş bir coğrafyanın her yönüyle içindedir ve bir parçasıdır.’’ ifadesini kullandı. Arap Birliği`nin Suriye konusunda aldığı son kararı ve Türk temsilciliklerine yönelik saldırıları da değerlendiren Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti: "22 üyeli Arap Birliği’nin 18 üyesinin oyuyla aldığı Suriye’ye yönelik ikaz ve yaptırım kararlarından sonra; şerefli bayrağımızın bu ülkede yakılması, dış misyonlarımızın saldırıya uğraması ve Atatürk posterlerinin yırtılması nasıl bir aşamaya geldiğimiz konusunda hepimize bir fikir verebilecektir. Ne acı ve talihsiz bir vakıadır ki; milletimizin şeref, namus ve bağımsızlık sembolü olan Türk bayrağı, AKP’yle birlikte içte de dışta da yakılmakta, dalgalandığı yerden kirli ve alçak ellerce indirilmektedir. Önüne gelen bayrağımıza el uzatmakta, yerlere çalmaktadır. Öncelikle diyebilirim ki, Suriye’deki taşkınlıklar ve olaylar neticesinde bayrağımıza el uzatan şerefsizlerin bu cüretleri yanlarına bırakılmamalıdır.’’ çağrısı yaptı.
Suriye yönetimine seslenen Bahçeli, ‘’Suriye yönetimi Türk milletinin haysiyetiyle ve onuruyla oynamanın ne demek olacağını geçmişe bakarak anlamalı ve kendisine gelmelidir.’’ şeklinde konuştu. Bölgede İsrail’in İran’a, Türkiye’nin de Suriye’nin üzerine yönlendirildiğini bildiren Bahçeli, ‘’İsrail’in İran’a, Türkiye’nin de Suriye’ye yönlendirilerek bölgesel bir mahvoluşun tüm bileşenleri tamamlanmaktadır. Endişemiz, Türkiye’nin komşu ülkelerin içişlerine müdahil olmasının acı sonuçları, her zaman söylediğimiz gibi, bize de yansıyabilecek ve BOP’un doğrudan ve yan etkileri ülkemizi alev topuna çevirebilecektir.’’ diyerek endişelerini sıraladı.
TERÖR KONUSU
Türkiye’de de bir Tahrir vakasının yaşanabileceğine işaret eden Bahçeli, "Etnik bölücülüğün zemin ve fırsat bulması halinde, yeni bir Tahrir vakasını yaşatmaktan geri durmayacağı aşikardır.’’ dedi. PKK terör örgütü ve yandaşlarının niyetinin iyi bilinmesi gerektiğini bildiren Bahçeli şöyle konuştu: ‘’Ve bölücü çevrelerin açıklamaları, niyetleri gerçekte buna yöneliktir. Açıkça uyarmak isteriz ki, Başbakan Erdoğan, girdiği yolun karanlık ve felaketlerle döşenmiş olduğunu anlamalıdır. Kuşkusuz küresel güçlerin yazdığı oyundan rol kapmak, kendisini ve partisini kısa süreli olarak rahatlatacak ve özellikle yabancı sermayenin girmesini teşvik ederek ekonomideki açıkları kapatmaya yarayacaktır. Ancak uzun dönemde neden olacağı yıkım ve hezimet hem kendisi hem de milletimiz açısından telafi edilemeyecek bir düzeye çıkabilecektir.’’
BEDELLİ KONUSU
Bahçeli bedelli askerlik ve TSK personel rejimi konusundaki görüşlerini ise şöyle sıraladı: ‘’Bildiğiniz üzere bedelli askerlik konusu gündemi en üst düzeyde işgal etmektedir. Daha önceki görüşlerimize sadık kalarak bu konuda yapıcı ve iyi niyetli bir yol izleyeceğimizi, pozitif bir tutum takınacağımızı muhataplarımızın ve ilgililerin bilmesinde fayda vardır. Türk milletinin vicdanını sızlatmayan, şehit ailelerimizi incitmeyen, gazilerimizi üzmeyen, TSK’yla diyalog içinde askerlik hizmetlerinin ihtiyaçlarını gözeten ama artan bedelli beklentilerini de ihmal etmeyen bir yaklaşımla bedelli konusu çözülmeli ve ülke gündeminden çıkarılmalıdır. Bunun yanı sıra TSK’nın personel rejimi yeniden düzenlenmeli ve bu konudaki tartışmalar süratle neticeye ulaştırılmalıdır.’’
VAN DEPREMİ
Konuşmasında Van depremine değinen Bahçeli, ‘’Deprem ne hazindir ki, Van’ı silindir gibi ezip geçmiş, beton bloklar umutları toprak altında bırakmıştır.’’ dedi. ‘’Van hakikaten ağlamakta, feryatlar şu kış günlerinde daha da dayanılmaz hale gelmektedir.’’ diyen Bahçeli, zorlu kış şartlarına dikkatleri çekerek, yardımların devamı çağrısında bulundu. Bahçeli, ‘’Deprem altında kalan kardeşlerimize ilk önce kendi imkanlarıyla ulaşmak esas olacaktır. Çocuklar, analar, babalar acılar içinde kıvranırken, AKP ne yapabileceğini test etmeye ve gücünü sınamaya kalkışmıştır.’’ diye konuştu.
SURİYE’DE YAŞANANLAR
Dünyada yaşanan son olaylara dikkat çeken Bahçeli, ülkenin zor bir coğrafyada bulunduğunu belirterek, ‘’Ülkemiz siyasal, sosyal ve ekonomik türbülansın ve karışıklığın üst düzeyde yaşandığı geniş bir coğrafyanın her yönüyle içindedir ve bir parçasıdır.’’ ifadesini kullandı. Arap Birliği`nin Suriye konusunda aldığı son kararı ve Türk temsilciliklerine yönelik saldırıları da değerlendiren Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti: "22 üyeli Arap Birliği’nin 18 üyesinin oyuyla aldığı Suriye’ye yönelik ikaz ve yaptırım kararlarından sonra; şerefli bayrağımızın bu ülkede yakılması, dış misyonlarımızın saldırıya uğraması ve Atatürk posterlerinin yırtılması nasıl bir aşamaya geldiğimiz konusunda hepimize bir fikir verebilecektir. Ne acı ve talihsiz bir vakıadır ki; milletimizin şeref, namus ve bağımsızlık sembolü olan Türk bayrağı, AKP’yle birlikte içte de dışta da yakılmakta, dalgalandığı yerden kirli ve alçak ellerce indirilmektedir. Önüne gelen bayrağımıza el uzatmakta, yerlere çalmaktadır. Öncelikle diyebilirim ki, Suriye’deki taşkınlıklar ve olaylar neticesinde bayrağımıza el uzatan şerefsizlerin bu cüretleri yanlarına bırakılmamalıdır.’’ çağrısı yaptı.
Suriye yönetimine seslenen Bahçeli, ‘’Suriye yönetimi Türk milletinin haysiyetiyle ve onuruyla oynamanın ne demek olacağını geçmişe bakarak anlamalı ve kendisine gelmelidir.’’ şeklinde konuştu. Bölgede İsrail’in İran’a, Türkiye’nin de Suriye’nin üzerine yönlendirildiğini bildiren Bahçeli, ‘’İsrail’in İran’a, Türkiye’nin de Suriye’ye yönlendirilerek bölgesel bir mahvoluşun tüm bileşenleri tamamlanmaktadır. Endişemiz, Türkiye’nin komşu ülkelerin içişlerine müdahil olmasının acı sonuçları, her zaman söylediğimiz gibi, bize de yansıyabilecek ve BOP’un doğrudan ve yan etkileri ülkemizi alev topuna çevirebilecektir.’’ diyerek endişelerini sıraladı.
TERÖR KONUSU
Türkiye’de de bir Tahrir vakasının yaşanabileceğine işaret eden Bahçeli, "Etnik bölücülüğün zemin ve fırsat bulması halinde, yeni bir Tahrir vakasını yaşatmaktan geri durmayacağı aşikardır.’’ dedi. PKK terör örgütü ve yandaşlarının niyetinin iyi bilinmesi gerektiğini bildiren Bahçeli şöyle konuştu: ‘’Ve bölücü çevrelerin açıklamaları, niyetleri gerçekte buna yöneliktir. Açıkça uyarmak isteriz ki, Başbakan Erdoğan, girdiği yolun karanlık ve felaketlerle döşenmiş olduğunu anlamalıdır. Kuşkusuz küresel güçlerin yazdığı oyundan rol kapmak, kendisini ve partisini kısa süreli olarak rahatlatacak ve özellikle yabancı sermayenin girmesini teşvik ederek ekonomideki açıkları kapatmaya yarayacaktır. Ancak uzun dönemde neden olacağı yıkım ve hezimet hem kendisi hem de milletimiz açısından telafi edilemeyecek bir düzeye çıkabilecektir.’’
BEDELLİ KONUSU
Bahçeli bedelli askerlik ve TSK personel rejimi konusundaki görüşlerini ise şöyle sıraladı: ‘’Bildiğiniz üzere bedelli askerlik konusu gündemi en üst düzeyde işgal etmektedir. Daha önceki görüşlerimize sadık kalarak bu konuda yapıcı ve iyi niyetli bir yol izleyeceğimizi, pozitif bir tutum takınacağımızı muhataplarımızın ve ilgililerin bilmesinde fayda vardır. Türk milletinin vicdanını sızlatmayan, şehit ailelerimizi incitmeyen, gazilerimizi üzmeyen, TSK’yla diyalog içinde askerlik hizmetlerinin ihtiyaçlarını gözeten ama artan bedelli beklentilerini de ihmal etmeyen bir yaklaşımla bedelli konusu çözülmeli ve ülke gündeminden çıkarılmalıdır. Bunun yanı sıra TSK’nın personel rejimi yeniden düzenlenmeli ve bu konudaki tartışmalar süratle neticeye ulaştırılmalıdır.’’