Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Erdem Bolu'da
AK Parti Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem, Anayasa değişikliğiyle istikrarın kurumsallaştığını söyledi.
12 Eylül'de yapılan referandumun sonuçlarını değerlendirmek için AK Parti Bolu İl Yönetimi ile bir araya gelen Erdem, partilerle zorlu süreci değerlendirdi. Köroğlu Otel'de düzenlenen toplantıya AK Parti Bolu İl Başkanı Ali Ercoşkun, Bolu Milletvekilleri Fatih Metin ve Yüksel Coşkunyürek ile Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, AK Partili ilçe belediye başkanları, ilçe teşkilat başkanları ve çok sayıda partili katıldı.
Erdem, muhalefet partilerinin referandumu güven oylamasına çevirdiğini ve seçimlerde mağlup edemediği AK Parti'yi referandumla mağlup etmeyi düşündüklerini ifade etti. Bolu'da ''evet'' diyenlerin Türkiye ortalamasının üzerinde olduğuna dikkati çeken Erdem, "İstikrarın olmadığı yerde güven, gelişme, hizmet ve barış olur mu? Bu Anayasa değişikliği istikrar kazandırdı. Anayasa değişikliğiyle istikrar kurumsallaştı. Evet diyen de hayır diyen de bizim için önemlidir. Çünkü Türkiye'de mahkemeler iktidar
partilerini kapatıyordu. İstediği kadar güçlü de olsa iktidarın etkisi parti kapatılmasın diyemiyordu. Şimdi ise halkın isteği öne çıktı. 80 yılda yapılmayanları yaptık. 60 ihtilali ile Türkiye'ye IMF gelmiştir. 80 ihtilali ile de PKK ülkemizde var olmuştur. İki defa yaşanan ihtilal yüzünden Türkiye hep geri gitmiştir. Şimdi İstanbul'da 3'üncü köprü hizmet verecek. 81 ilde üniversite var. Bunlar AK Parti iktidarının millete sunduğu güzel hizmetlerdir" dedi.
Teşkilatla milletvekilleri ve belediye başkanlarının uyum içerisinde olmaları gerektiğini söyleyen Erdem, "Göçün en önemli nedenlerinden biri eğitimdir, sağlıktır. Artık sağlık için veya eğitim için göç yoktur. Gelişmiş ülkelerde ne varsa fazlası bizim ülkemizde de vardır. Dünyada bile artık devlete ait fabrika, iş yeri kalmadı. Çünkü buralar kar amaçlı olarak kullanılmıyordu. Bu yüzden geçmişte özellikle Rusya'da özelleştirmeden sonra karlılık arttı. Ekonomi şahlandı. Bizde de özelleştirmenin ardından
ekonomik büyüme artış gösterdi. Dünyada en çok büyüme yaşayan ülkeler sıralamasında Çin'den sonra gelmekteyiz. Bu başarıları artırmalıyız. O nedenle 2011'in provası olan sandıklara hakim olma durumumuzu sürdürmeli, insanlarla görüşmeliyiz. Teşkilatla milletvekilleri ve belediye başkanları uyum içinde olmalıdır. Bu uyum seçimde çıkacak oya yansır. Bunlara dikkat edelim" diye konuştu.
Erdem, muhalefet partilerinin referandumu güven oylamasına çevirdiğini ve seçimlerde mağlup edemediği AK Parti'yi referandumla mağlup etmeyi düşündüklerini ifade etti. Bolu'da ''evet'' diyenlerin Türkiye ortalamasının üzerinde olduğuna dikkati çeken Erdem, "İstikrarın olmadığı yerde güven, gelişme, hizmet ve barış olur mu? Bu Anayasa değişikliği istikrar kazandırdı. Anayasa değişikliğiyle istikrar kurumsallaştı. Evet diyen de hayır diyen de bizim için önemlidir. Çünkü Türkiye'de mahkemeler iktidar
partilerini kapatıyordu. İstediği kadar güçlü de olsa iktidarın etkisi parti kapatılmasın diyemiyordu. Şimdi ise halkın isteği öne çıktı. 80 yılda yapılmayanları yaptık. 60 ihtilali ile Türkiye'ye IMF gelmiştir. 80 ihtilali ile de PKK ülkemizde var olmuştur. İki defa yaşanan ihtilal yüzünden Türkiye hep geri gitmiştir. Şimdi İstanbul'da 3'üncü köprü hizmet verecek. 81 ilde üniversite var. Bunlar AK Parti iktidarının millete sunduğu güzel hizmetlerdir" dedi.
Teşkilatla milletvekilleri ve belediye başkanlarının uyum içerisinde olmaları gerektiğini söyleyen Erdem, "Göçün en önemli nedenlerinden biri eğitimdir, sağlıktır. Artık sağlık için veya eğitim için göç yoktur. Gelişmiş ülkelerde ne varsa fazlası bizim ülkemizde de vardır. Dünyada bile artık devlete ait fabrika, iş yeri kalmadı. Çünkü buralar kar amaçlı olarak kullanılmıyordu. Bu yüzden geçmişte özellikle Rusya'da özelleştirmeden sonra karlılık arttı. Ekonomi şahlandı. Bizde de özelleştirmenin ardından
ekonomik büyüme artış gösterdi. Dünyada en çok büyüme yaşayan ülkeler sıralamasında Çin'den sonra gelmekteyiz. Bu başarıları artırmalıyız. O nedenle 2011'in provası olan sandıklara hakim olma durumumuzu sürdürmeli, insanlarla görüşmeliyiz. Teşkilatla milletvekilleri ve belediye başkanları uyum içinde olmalıdır. Bu uyum seçimde çıkacak oya yansır. Bunlara dikkat edelim" diye konuştu.