Marmaris'te Kenan Evren Hakkında Suç Duyurusunda Bulunuldu
Anayasa değişikliğini öngören referandumun ardından 12 Eylül'ün yöneticilerine karşı yapılan suç duyurularına bir yenisi daha eklendi.
Muğla'nın Marmaris ilçesinde bir grup referandumunun ardından 1980 ihtilalini yapan Kenan Evren başta olmak üzere zamanın devlet yetkilileri hakkında 'darbe yaptıkları' gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
Marmaris Adliyesi'ne gelen 31 kişilik grup, 'Kenan Evren de yargılanacak Netekim' yazılı pankartı açarak "Evren buraya hesap vermeye" diyerek slogan attı. Gruptan 6 kişi avukat aracılığıyla suç duyurusunda bulunurken 25 kişi de bireysel olarak suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusu dilekçesinde, Kenan Evren ile birlikte dönemin kuvvet komutanları Nurettin Ersin, Tahsin Şahinkaya, Nejat Tümer, Sedat Celasun, eski komutanlardan Bedrettin Demirel, Ali Haydar Saltık, eski Başbakan Bülend Ulusu ile diğer bakan, bürokrat, vali, kaymakam, emniyet müdürü, asker, amir ve memurları şüpheli olarak gösterildi.
Grup adına basın açıklaması yapan Murat Sütçüoğlu, bugün burada bu ülke insanına yapılan saldırıların en büyüğü olan 12 Eylül darbesinin aşağıdan yukarıya tüm sorumlularından hesap sormak için bir araya geldiklerini belirterek şöyle konuştu: "Bu hesabı sormak için de 12 Eylül döneminde fişlenip hayatları karartılan bir milyon altı yüz seksen üç kişiden biri olmaya gerek yok. Gözaltına alınan altı yüz elli bin kişiden biri olmaya gerek yok. Yargılanan iki yüz otuz bin kişiden biri olmaya gerek yok. İdam
cezası istenen yedi bin kişiden bu cezanın verildiği 517 kişiden ve bu cezanın infaz edildiği elli kişiden biri veya yakını olmaya da gerek yok. İdam kararını yargıtayın iki kez bozmasına rağmen yaşı büyütülüp 16 yaşında asılan Erdal Ören'in bir yakını olmaya da gerek yok. Sakıncalı bulunup işten atılan otuz bin kişiden biri olmaya da gerek yok. Yurttaşlıktan çıkarılan on dört bin kişiden biri olmaya da gerek yok. İşkenceden öldüğü resmen belgelenen yüz yetmiş bir kişinin yakını olmaya da gerek yok."
30 yıl önce gerçekleşen bu saldırının planlı ve uzun vadeli düşünülmüş bir saldırı olduğunu anlatan Sütçüoğlu, açıklamasına şöyle devam etti: "hesapların masalar üzerine serilip suç aleti olarak teşhir edildiği otuz dokuz bin kitabın odun gibi yakıldığı, aralarında tek orijinallerinin bulunduğu filmlerin de yakıldığı, üniversite hocalarının sakal şekillerinden dolayı okullarından atıldığı bir darbenin etkileri sadece fiziksel olarak yaşanan işkence acı ve gözyaşı olabilir mi? İşte bu iklimin yarattığı
kışla anlayışındaki YÖK üniversitelerinden mezun olan herkes bu darbenin mağdurudur. Yüzlerce üniversiteler arasında hiçbir üniversitesi ilk beş yüz üniversite arasına giremeyen her yurttaş bu darbenin bir mağdurudur. Örgütsüz güvencesiz bırakılıp günlüğü 10 liraya pamuk toplamaya giderken traktör devrilmesi sonucu ölen 13-14 yaşlarındaki kızlarımız da bu darbenin mağdurudur. Yolda annesinin elini tutmuş giderken üzeri kartonla kapatılmış rögarın içine düşüp cesedi 3 kilometre ötede denizden çıkarılan çocuk
da bu darbenin mağdurudur."
KENAN EVREN VE SAZ ARKADAŞLARI
Gruptaki altı kişinin avukatlığını üstlenen Avukat Ahmet Hür ise yaptığı açıklamada, Kenan Evren ve saz arkadaşları hakkında suç duyurusunda bulunduklarını belirterek şunları söyledi: "Burada da esas önemli nokta sadece Kenan Evren ve yakın arkadaşları değil onun dışında darbe sırasında ve sonrasında işlenen suçlara yardım ve yataklık edenler hakkında da suç duyurusunda bulunmamız. Onların da teşhir edilmesi çok önemli. 20 yıl önce işkence yapmış bir ordu ya da emniyet mensubunun yaklaşık 20 yıl sonra bu
yaptığının yanına kar kalmadığını göstermesi açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum."
(BG-MB-HO-Y)
Marmaris Adliyesi'ne gelen 31 kişilik grup, 'Kenan Evren de yargılanacak Netekim' yazılı pankartı açarak "Evren buraya hesap vermeye" diyerek slogan attı. Gruptan 6 kişi avukat aracılığıyla suç duyurusunda bulunurken 25 kişi de bireysel olarak suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusu dilekçesinde, Kenan Evren ile birlikte dönemin kuvvet komutanları Nurettin Ersin, Tahsin Şahinkaya, Nejat Tümer, Sedat Celasun, eski komutanlardan Bedrettin Demirel, Ali Haydar Saltık, eski Başbakan Bülend Ulusu ile diğer bakan, bürokrat, vali, kaymakam, emniyet müdürü, asker, amir ve memurları şüpheli olarak gösterildi.
Grup adına basın açıklaması yapan Murat Sütçüoğlu, bugün burada bu ülke insanına yapılan saldırıların en büyüğü olan 12 Eylül darbesinin aşağıdan yukarıya tüm sorumlularından hesap sormak için bir araya geldiklerini belirterek şöyle konuştu: "Bu hesabı sormak için de 12 Eylül döneminde fişlenip hayatları karartılan bir milyon altı yüz seksen üç kişiden biri olmaya gerek yok. Gözaltına alınan altı yüz elli bin kişiden biri olmaya gerek yok. Yargılanan iki yüz otuz bin kişiden biri olmaya gerek yok. İdam
cezası istenen yedi bin kişiden bu cezanın verildiği 517 kişiden ve bu cezanın infaz edildiği elli kişiden biri veya yakını olmaya da gerek yok. İdam kararını yargıtayın iki kez bozmasına rağmen yaşı büyütülüp 16 yaşında asılan Erdal Ören'in bir yakını olmaya da gerek yok. Sakıncalı bulunup işten atılan otuz bin kişiden biri olmaya da gerek yok. Yurttaşlıktan çıkarılan on dört bin kişiden biri olmaya da gerek yok. İşkenceden öldüğü resmen belgelenen yüz yetmiş bir kişinin yakını olmaya da gerek yok."
30 yıl önce gerçekleşen bu saldırının planlı ve uzun vadeli düşünülmüş bir saldırı olduğunu anlatan Sütçüoğlu, açıklamasına şöyle devam etti: "hesapların masalar üzerine serilip suç aleti olarak teşhir edildiği otuz dokuz bin kitabın odun gibi yakıldığı, aralarında tek orijinallerinin bulunduğu filmlerin de yakıldığı, üniversite hocalarının sakal şekillerinden dolayı okullarından atıldığı bir darbenin etkileri sadece fiziksel olarak yaşanan işkence acı ve gözyaşı olabilir mi? İşte bu iklimin yarattığı
kışla anlayışındaki YÖK üniversitelerinden mezun olan herkes bu darbenin mağdurudur. Yüzlerce üniversiteler arasında hiçbir üniversitesi ilk beş yüz üniversite arasına giremeyen her yurttaş bu darbenin bir mağdurudur. Örgütsüz güvencesiz bırakılıp günlüğü 10 liraya pamuk toplamaya giderken traktör devrilmesi sonucu ölen 13-14 yaşlarındaki kızlarımız da bu darbenin mağdurudur. Yolda annesinin elini tutmuş giderken üzeri kartonla kapatılmış rögarın içine düşüp cesedi 3 kilometre ötede denizden çıkarılan çocuk
da bu darbenin mağdurudur."
KENAN EVREN VE SAZ ARKADAŞLARI
Gruptaki altı kişinin avukatlığını üstlenen Avukat Ahmet Hür ise yaptığı açıklamada, Kenan Evren ve saz arkadaşları hakkında suç duyurusunda bulunduklarını belirterek şunları söyledi: "Burada da esas önemli nokta sadece Kenan Evren ve yakın arkadaşları değil onun dışında darbe sırasında ve sonrasında işlenen suçlara yardım ve yataklık edenler hakkında da suç duyurusunda bulunmamız. Onların da teşhir edilmesi çok önemli. 20 yıl önce işkence yapmış bir ordu ya da emniyet mensubunun yaklaşık 20 yıl sonra bu
yaptığının yanına kar kalmadığını göstermesi açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum."
(BG-MB-HO-Y)