Memur-sen'den Pakistan'a Yardım Çağrısı
Memur-Sen Erzurum İl Temsilcisi Dursun Mehmet Dindi, kardeş Pakistan da sel felaketinin yol açtığı yaraların milletimizi derinden üzdüğünü söyledi
Memur-Sen Erzurum İl Temsilcisi Dursun Mehmet Dindi, kardeş Pakistan da sel felaketinin yol açtığı yaraların milletimizi derinden üzdüğünü söyledi. Dindi, "Gün Pakistan halkının yaralarını sarma ve gözyaşlarını dindirme günüdür" dedi.
Memur-Sen ailesi olarak Pakistan halkına geçmiş olsun diyor, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyen Dindi, yaptığı açıklamada, "Dünyanın dört bir yanından gelen yardım çığlıklarına fert fert "ben varım", sivil toplum kuruluşları olarak, Millet olarak "biz varız" diyebiliyoruz. Bu millet her koşulda bunu yüksek sesle söyleyebilen bir millet. Bugün de kardeş Pakistan'ın, açlıkla, susuzlukla, salgın hastalıkla mücadele eden kardeşlerimizin yanında yer alıyor. Ben de varım, biz de varız diyoruz. Memur-Sen olarak, gerek ulusal gerekse uluslararası alanda insanlığı ilgilendiren sorunların çözümüne katkı sunmak için sivil toplum kuruluşlarıyla ortak hareket ederek yaptığımız çalışmalardan birini daha icra etmek üzere bir aradayız. Her platformda Zalime karşı, Mazlumdan yana duruşumuzu, mitingler de organize ederek tüm kurumları göreve davet etmiştik.
Katil İsrail Devleti Gazze'de katliamlar yaparken, "Filistin Kan Ağlıyor. Şimdi Dayanışma ve Yardım Zamanı" diyerek ülkemizin ve dünyanın dört bir yanına insani yardım götüren Gönüllü kuruluşlarımızla birlikte başarılı bir kampanya gerçekleştirdik.
Değerli dostlar. Bizim için Pakistan kardeş ülke, halkı da kardeşlerimiz. Bu inançla milletimiz ve milletin oluşturduğu kurumlar her zaman olduğu gibi sel felaketinde de ilk yardıma koşanlar oldu, bundan sonra da kardeşlerinin yanında olmaya devam edeceklerdir" diye konuştu.
Pakistan ve Pakistan halkıyla dostluğu da aşan tarihi bağlarımız bulunduğunu anlatan Dursun Mehmet Dindi, "Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı'nda biz düşmanla mücadele ederken onlar yanımızdaydı, şimdi onlar sel felaketiyle boğuşuyor biz onların yanında olacağız. Çanakkale bütün safhalarıyla tam bir destan. Şehitleriyle ve gazileriyle bütün İslâm dünyasının yüz aklarının ortaya çıktığı bir destandır.
İslâm alemine yıllarca bayraktarlık yapan bu millet için Kurtuluş mücadelesi esnasında dünyanın bir çok yerinde destek mitingleri yapıldı. Binlerce Pakistanlı kardeşimizin katıldığı bir mitingde Lahor'da gerçekleşti. Konuşmacılardan Muhammed İkbal o gün duygularını şöyle dile getirmişti "Geçen akşam dalmıştım. Melekler beni arşı alaya götürdüler. Resulullahın huzuruna. Âlemlerin rahmeti bana gel ey şarkın bülbülü, bu gece bana ne hediye getirdin diyerek karşıladı. Boyun büktüm, ey Allah'ın Resulü Sana bir demet gül bir demet çiçek getiremedim. Çünkü İslâm âleminde artık gül, çiçek, lale yetişmiyor. Ancak Ya Resulallah Sana bir şişe getirdim. Bu şişenin içinde cennette bile bulunmayan değerli bir şey var. Bu şişenin içinde ümmetinin şerefi, izzeti ve namusu var. Bu şişenin içinde Trablusgarp'ta, Balkanlar'da, Çanakkale'de şehid düşen Mehmetlerin kanları var. Cennet-i firdevste, Resûlullahın yanında bizi seyreden bahtiyar yiğitler, sizleri seviyor, sizleri hürmetle selamlıyoruz. Aziz Ruhlarınız Şad olsun" İşte bu hissiyat içinde Muhammed İkbal Pakistan halkını, Türk halkının milli mücadelesine destek vermek için örgütlemiş, milli mücadelede kullanılmak üzere 1.5 milyon sterlin toplayıp Ankara hükümetine yollatmıştır. Millet olarak, Kurtuluş Savaşı'ndaki gönderilen yardımları unutmadık, unutmayacağız. Malumunuz Kurtuluş Savaşı'nda kollarındaki bilezikleri çıkarıp Türk halkına gönderen Pakistanlı anneler, şimdi selde kaybettikleri çocuklarına ağlıyor. Kardeş ülkenin vefakar halkı Türkiye'den ve milletimizden yardım bekliyor
Bugünde kardeş ülke Pakistan'ın toprakları sular altında. Beş milyon insan bulundukları yerden tahliye edildi. İki binin üzerinde insan hayatını kaybetti. İnsanların acil suya, gıdaya, çadıra ve ilaca ihtiyacı var. İnsanlığı ilgilendiren her konuda sorumluluğumuzun bilincinde olarak, bu duruma seyirci kalamazdık." Kardeş Ülke Pakistan yardım bekliyor.Şimdi dayanışma ve yardım zamanı" kampanyasını organize etmeye karar verdik. Konfederasyonumuza bağlı Sendikalarımız çok kısa zaman dilimi içersinde ulaşabildikleri üyelerimizden Pakistanlı kardeşleri için şartları zorlayarak ve içine sevgilerini de koyarak kampanyamıza önemli katkılar sağladılar. Bu talep bizim kardeşliğimizin gereğidir. Pakistan halkına vefa borcumuzdur.
2005 yılında Pakistan'da yaşanan büyük deprem felaketinin hemen ardından "oradaydık" Bugün yine oradayız. Kargo uçaklarımızla oradayız, Mevlana evlerimizle oradayız. Gönüllü doktorlarımızla oradayız. Milletimizin yardımlarıyla alınan çadır kentler kuruluyor, kazanlar kaynıyor. Sevgi Konvoyu yardım trenlerimiz yola çıkıyor.
Ama yetmez. Bugün vefa günü Fitrelerimiz, zekatlarımız ve ayni yardımlarımızla yardıma koşma günü. Gün Pakistan halkının yaralarını sarma ve gözyaşlarını dindirme günüdür." şeklinde konuştu.
Memur-Sen ailesi olarak Pakistan halkına geçmiş olsun diyor, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyen Dindi, yaptığı açıklamada, "Dünyanın dört bir yanından gelen yardım çığlıklarına fert fert "ben varım", sivil toplum kuruluşları olarak, Millet olarak "biz varız" diyebiliyoruz. Bu millet her koşulda bunu yüksek sesle söyleyebilen bir millet. Bugün de kardeş Pakistan'ın, açlıkla, susuzlukla, salgın hastalıkla mücadele eden kardeşlerimizin yanında yer alıyor. Ben de varım, biz de varız diyoruz. Memur-Sen olarak, gerek ulusal gerekse uluslararası alanda insanlığı ilgilendiren sorunların çözümüne katkı sunmak için sivil toplum kuruluşlarıyla ortak hareket ederek yaptığımız çalışmalardan birini daha icra etmek üzere bir aradayız. Her platformda Zalime karşı, Mazlumdan yana duruşumuzu, mitingler de organize ederek tüm kurumları göreve davet etmiştik.
Katil İsrail Devleti Gazze'de katliamlar yaparken, "Filistin Kan Ağlıyor. Şimdi Dayanışma ve Yardım Zamanı" diyerek ülkemizin ve dünyanın dört bir yanına insani yardım götüren Gönüllü kuruluşlarımızla birlikte başarılı bir kampanya gerçekleştirdik.
Değerli dostlar. Bizim için Pakistan kardeş ülke, halkı da kardeşlerimiz. Bu inançla milletimiz ve milletin oluşturduğu kurumlar her zaman olduğu gibi sel felaketinde de ilk yardıma koşanlar oldu, bundan sonra da kardeşlerinin yanında olmaya devam edeceklerdir" diye konuştu.
Pakistan ve Pakistan halkıyla dostluğu da aşan tarihi bağlarımız bulunduğunu anlatan Dursun Mehmet Dindi, "Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı'nda biz düşmanla mücadele ederken onlar yanımızdaydı, şimdi onlar sel felaketiyle boğuşuyor biz onların yanında olacağız. Çanakkale bütün safhalarıyla tam bir destan. Şehitleriyle ve gazileriyle bütün İslâm dünyasının yüz aklarının ortaya çıktığı bir destandır.
İslâm alemine yıllarca bayraktarlık yapan bu millet için Kurtuluş mücadelesi esnasında dünyanın bir çok yerinde destek mitingleri yapıldı. Binlerce Pakistanlı kardeşimizin katıldığı bir mitingde Lahor'da gerçekleşti. Konuşmacılardan Muhammed İkbal o gün duygularını şöyle dile getirmişti "Geçen akşam dalmıştım. Melekler beni arşı alaya götürdüler. Resulullahın huzuruna. Âlemlerin rahmeti bana gel ey şarkın bülbülü, bu gece bana ne hediye getirdin diyerek karşıladı. Boyun büktüm, ey Allah'ın Resulü Sana bir demet gül bir demet çiçek getiremedim. Çünkü İslâm âleminde artık gül, çiçek, lale yetişmiyor. Ancak Ya Resulallah Sana bir şişe getirdim. Bu şişenin içinde cennette bile bulunmayan değerli bir şey var. Bu şişenin içinde ümmetinin şerefi, izzeti ve namusu var. Bu şişenin içinde Trablusgarp'ta, Balkanlar'da, Çanakkale'de şehid düşen Mehmetlerin kanları var. Cennet-i firdevste, Resûlullahın yanında bizi seyreden bahtiyar yiğitler, sizleri seviyor, sizleri hürmetle selamlıyoruz. Aziz Ruhlarınız Şad olsun" İşte bu hissiyat içinde Muhammed İkbal Pakistan halkını, Türk halkının milli mücadelesine destek vermek için örgütlemiş, milli mücadelede kullanılmak üzere 1.5 milyon sterlin toplayıp Ankara hükümetine yollatmıştır. Millet olarak, Kurtuluş Savaşı'ndaki gönderilen yardımları unutmadık, unutmayacağız. Malumunuz Kurtuluş Savaşı'nda kollarındaki bilezikleri çıkarıp Türk halkına gönderen Pakistanlı anneler, şimdi selde kaybettikleri çocuklarına ağlıyor. Kardeş ülkenin vefakar halkı Türkiye'den ve milletimizden yardım bekliyor
Bugünde kardeş ülke Pakistan'ın toprakları sular altında. Beş milyon insan bulundukları yerden tahliye edildi. İki binin üzerinde insan hayatını kaybetti. İnsanların acil suya, gıdaya, çadıra ve ilaca ihtiyacı var. İnsanlığı ilgilendiren her konuda sorumluluğumuzun bilincinde olarak, bu duruma seyirci kalamazdık." Kardeş Ülke Pakistan yardım bekliyor.Şimdi dayanışma ve yardım zamanı" kampanyasını organize etmeye karar verdik. Konfederasyonumuza bağlı Sendikalarımız çok kısa zaman dilimi içersinde ulaşabildikleri üyelerimizden Pakistanlı kardeşleri için şartları zorlayarak ve içine sevgilerini de koyarak kampanyamıza önemli katkılar sağladılar. Bu talep bizim kardeşliğimizin gereğidir. Pakistan halkına vefa borcumuzdur.
2005 yılında Pakistan'da yaşanan büyük deprem felaketinin hemen ardından "oradaydık" Bugün yine oradayız. Kargo uçaklarımızla oradayız, Mevlana evlerimizle oradayız. Gönüllü doktorlarımızla oradayız. Milletimizin yardımlarıyla alınan çadır kentler kuruluyor, kazanlar kaynıyor. Sevgi Konvoyu yardım trenlerimiz yola çıkıyor.
Ama yetmez. Bugün vefa günü Fitrelerimiz, zekatlarımız ve ayni yardımlarımızla yardıma koşma günü. Gün Pakistan halkının yaralarını sarma ve gözyaşlarını dindirme günüdür." şeklinde konuştu.