CHP'li Genç: Yaşananlar hoş değildi

CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Elazığ Havaalanı'nda karşılaştığı, Bingöllü olan Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz'a "Dün memleketinizde Genel Başkanım Kemal Kılıçdaroğlu'na AK Partililer tarafından protestoda bulunuldu. Yaşananlar hoş değildi" dedi. Bakan Yılmaz da "AK Parti'li diye bakmamak lazım bence. Küçük bir grup diye görüyorum ben" dedi.
Kalkınma Ajansı'nın toplantısına katılmak üzere Tunceli'ye gitmek için Ankara'dan uçakla Elazığ'a gelen Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz'ı, Elazığ Valisi Muammer Erol, Belediye Başkanı Süleyman Selmanoğlu, Emniyet Müdürü Fahrettin Coşkun, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ali Şekerlidağ karşıladı. Bakan Yılmaz, Ankara'ya gitmek için havaalanında karşılaştığı Tunceli CHP Milletvekili Kamer Genç ile bir süre sohbet etti. Kamer Genç, Bingöllü olan Bakan Yılmaz'a, "Dün memleketinizde Genel Başkanım Kemal Kılıçdaroğlu'na AK Partililer tarafından protestoda bulunuldu. Bingöl benim sevdiğim bir ildir. Komşu ilimizdir. Yaşananlar hoş değildi" dedi.
Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik Bingöl mitingindeki protestoculara 'AK Parti'li' olarak bakmamak gerektiğini söyledi. Bakan Yılmaz, "AK Parti'li diye bakmamak lazım bence, küçük bir grup diye görüyorum ben. Biz her zaman bütün partilerin genel başkanlarını Bingöl'de görmekten mutluluk duyarız, şeref duyarız. Hiçbir zaman öyle bir kaygımız yok. Tabii ki eleştiri yapmak isteyen medeni sınırlar içinde yasal sınırlar içinde eleştirisini yapar o ayrı" dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun genel afla ilgili açıklamasına ilişkin soruyu yanıtlayan Bakan Yılmaz, "Ben o şeyleri çok iyi takip edemedim doğrusu. Ankara'da çalışmalar yapıyorduk. Kamer beye sorsanız daha iyi edersiniz. Bu konuda öyle uluorta oturup konuşmayı ben doğru bulmuyorum. Burada ilgili bakanlarımız var bizim biliyorsunuz. Koordinatör bakanımız var, ilgili birimlerimiz var. Bunlar böyle ayaküstü konuşulacak konular değil" dedi.
Kamer Genç ise genel afla ilgili sorular üzerine "Şu silahlar bırakılsa, ortaya tam bir barış ortamı sunulsa" dedi. Genç, şöyle devam etti:
"Tabi ki büyük bir facia olmuş, büyük bir sel gelmiş, bir yangın çıkmış, memleketin bir tarafını harap etmiş, birçok acılar var. Bir takım veya birçok büyük acılar var. 20- 22 yaşındaki evladın acısını giderecek hiçbir şey yok dünyada. Tabi bu kadar büyük acı içinde olan o şehit ailelerinin acıları, duyguları bizim için çok önemli bir şeydir. Sayın genel başkanımız tabi yani diyor ki 'Tamamen silahların bırakılması lazım.' Bana göre de silahların bırakılması lazım. Zaten silahlar bırakılmadan bu memlekette hiçbir şey olmaz. Yani silahı alıp dağa çıkmanın bir anlamı da yok. Bunun en iyisini de ben söylüyorum. Yani şimdi bu memlekette BDP diyor ki işte 'Biz memleketi bölmek istemiyoruz.' Memleketi bölmek istemeyenin silah kullanması mümkün değil. Silah ancak ulusal bağımsızlık için kullanılabilir. Bence silahı alıp dağa çıkmayı gerektiren bir sebep de yok Türkiye'de."
Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünün herkes için gerekli ve zorunlu olduğunu savunan Genç, şöyle konuştu:
"Genel Başkanımızın orada kast ettiği yani bu silahlı eylemler biterse artık büyük bir barış ortamı doğarsa, burada, tabi o silahlı ortamın yarattığı sıkıntılar var, o sıkıntılar da elbette ki evlatlarını kaybeden insanların acılarını telafi etmek mümkün değil. Ama o insanların da merhametine sığınarak, acı duyan o şehit ailelerinin de merhametine sığınarak, belki onlar da hoşgörü içinde; yahu ne yapalım, bir felaket geldi, biz evlatlarımızı kaybettik. Ama bu safhadan sonra yeni yeni evlat kayıpları olmaması için işte bir genel af çıkarılmak suretiyle ülkenin barışına büyük bir katkı da sağlanabilir. Bence bunda bir hata yok, ama tabi önemli olan silahlı örgütün silahını bırakması lazım koşulsuz bırakması lazım."
Kamer Genç, daha sonra Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz'a 8 Mart depreminde Tunceli il sınırları içerisinde 873 evin ağır hasar gördüğünü, 1340 evin orta hasarlı ve bin 500 evin de az hasarlı olduğunu belirterek, kış mevsimi öncesinde bu evlerin onarılması gerektiğini belirterek yardımcı olmasını istedi.