Başbakan Erdoğan: Kafayı taktıkları yer Adalet Bakanı ile müsteşarı

Başbakan Recep Tayip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin arka bahçe yapıldığı yönüdeki eleştirilere değinerek, "Hamama giren terler, abdestinden şüphesi ol

Başbakan Recep Tayip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin arka bahçe yapıldığı yönüdeki eleştirilere değinerek, "Hamama giren terler, abdestinden şüphesi olmayanın namazından şüphesi olmaz. Bizim böyle bir endişemiz yok" dedi.

Başbakan Erdoğan, TESKOMB ve TESK tarafından düzenlenen iftar yemeğine katıldı. Erdoğan'a Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Devlet Bakanı Ali Babacan ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz eşlik etti. Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'de esnaf kesiminin dünyanın hiçbir ülkesinde eşi benzeri olmayan köklü bir tarihe, zengin kültüre sahip olduğunu söyledi. Milletçe esnafla, sanatçımızla gurur duyduğunu belirten Erdoğan, Türkçe'nin en eski eserlerinden biri olan Kutadgu Bilig'den bazı örnekler verdi. Yusuf Has Hacip'in, döneminde hükümdarlara tavsiyelerde bulunduğunu hatırlatan Erdoğan, "Diyor ki: Paranın ayarıyla oynama, halka adaletle hükmet. Kuvvetlinin zayıfa tahakkum etmesine müsaade etme. Haydutları ortadan kaldır. Yolları açık ve emin tut. Bu ülkede karşılıksız paralar basıldı mı? 1'in yanına 6 tane sıfır koydular. Akşam yattık sabah kalktık bir sıfır. Bu neydi bu? Bu bizim cebimizdeki paraların çalınması değil miydi? İşte bu az önce ifade edilen paranın ayarının bozulması değil miydi? Paranın ayarını böyle bozdular" diye konuştu.

"ÇETELERİN BU ÜLKEYE NE KADAR ZARAR VERDİĞİNİ, KALKINMASINA ENGEL OLDUĞUNU GÖRDÜK"

Türkiye'de esnafın ekonomiyi ve sosyal hayatın sadece bir unsuru olmadığına, belirleyici olduğuna vurgu yapan Erdoğan, "Çetelerin bu ülkeye ne kadar zarar verdiğini, kalkınmasına engel olduğunu gördük. Çetelerle kararlı bir mücadele verdik. Hükümet olarak bize düşen, önünüzdeki taşı kaldırmaktı. Haraca bağlıyorlardı. Bunları kaldırdık. Hamdolsun bu şikayetler artık yok noktasında geliyor. Şimdi de artık ülkeler arasında vizeleri kaldırıyoruz. Gaziantepli kardeşim Halep'e gidiyor. Halep'ten de buraya geliyorlar. Bunlar da bereket getiriyor. Daha iyi olacak. Bunlar Türkiye'nin vizyonunu büyütüyor. İtibarını artırıyor. Biz adalet mülkün temelidir diyerek yetiştik. Güçlünün haklı olduğu zayıfın hakkını arayamadığı sisteme son veriyoruz. Üstünlerin hukukunu değil hukukun üstünlüğünü savunuyoruz. Bakın bazıları anayasa değişikliği ile ilgili konuşuyor. Bakınız bu bir partiye oy vermek değil. Güven oylaması değil. Biz bir anayasa değişikliği yapıyoruz. Bunun içinde ekonomik sosyal konsey var. Orada siz varsınız. Bundan önce siz yoktunuz. Devlet politikasını ekonomik sosyal yaşamın içinde olanlarla belirleyecek" şeklinde konuştu.

"ANAYASA MAHKEMESİ VE DANIŞTAY SAYIŞTAY'IN KENDİLERİNE GÖRE GÖREVLERİ VAR"

Konuşmasının diğer bölümünde ise referandum çalışmalarına değinen Erdoğan, Anayasa Mahkemesi ve HSYK ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Anayasa Mahkemesi'nin hükümetin arka bahçesi haline getirildiği yönündeki eleştirilere sert tepki gösteren Erdoğan, "Anayasa Mahkemesi ve Danıştay Sayıştay'ın kendilerine göre görevleri var. Ama özellikle Anayasa Mahkemesi ve HSYK konusu çok enteresan bir konu. Diyorlar ki, Anayasa Mahkemesiyle ilgili diyorlar ki; 'Kendi arka bahçelerini oluşturuyorlar. Kendilerini yüce divana gitmekten kurtarıyorlar.' Hamama giren terler, abdestinden şüphesi olmayanın namazından şüphesi olmaz. Bizim böyle bir endişemiz yok. Şu anda Anayasa Mahkemesi'nin 11 asıl 4 tane yedek üyesi vardır. İnşallah şu evet'te çıkarsa o zaman 4 tane yedek üye ne olacak, asıl üyeye katılıp 15 olacak. 2 tane yeni üye buraya girecek. Bu iki tane yeni üyeyi de cumhurbaşkanımız atayacak. Bunların hukukçu olması istendi o da kabul edildi. Olacak 17. Olayın aslı budur. Bunun yüce divan olarak, hükümet bunu yapıyor. Ne alakası var. Buraya biz bir tane adam atamıyoruz ki niye yalan söylüyorsunuz? Doğru konuşun" sözlerini sarf etti.

"KAFAYI TAKTIKLARI YER ADALET BAKANI İLE MÜSTEŞARI"

HSYK ile ilgili eleştirilere de değinen Erdoğan, şöyle devam etti: "HSYK'ya gelince; diyorlar ki burada da Meclis. Arkadaşlar burada da meclis diye bir şey yok. TBMM'ye Türkiye Barolar Birliği buraya 3 tane isim gönderecek, bu 3 ismin 1 tanesini meclis gönderecek. Ayrıca Sayıştay 6 tane isim gönderecek, Meclis buradan da iki isim yine TBMM seçecek. Yani kimleri gönderirse onun içinden seçecek. Bunun dışındakiler ağırlıklı olarak söylüyorum. 10 tanesi Türkiye'nin değişik yerlerinde görev yapan hakim ve savcılarınki toplamda 11 bini buluyor. Bunları da kendileri seçecekler 10 tane üye. Kim bunlar; hakim savcı. Bunun benle ne alakası var. Bunun parlamentoyla ne alakası var. Kafayı taktıkları yer Adalet Bakanı ile müsteşarı. Bunlar bugün mü atandı. Bizim dönemimizde mi atandı. Yıllar yılı Adalet Bakanı ve müsteşar görev yapar orada. Nitekim işte bizden önceki iktidarlar döneminde CHP'nin adalet bakanları çok meşhurdur bu konuda biliyorsunuz; çıkıp açık açık söylemişlerdir. Ben kendi partimin adamlarını atamayacağım da MHP'nin faşistlerini Refah Partisi'nin adamlarını mı atayacağım" ifadelerini kullandı.

PAKİSTAN'A TOPLANAN YARDIM 22 TRİLYON

Pakistan'da yaşanan sel felaketinin ardından başlatılan yardım kampanyalarına işaret eden Erdoğan, "Pakistan her dara düştüğümüzde Türkiye'ye yardıma koştu. 1999 depreminde Pakistan ilk yardıma koşan ülkelerden biriydi. Yeni hesaplar açıldığını duydum ve çok sevindim. Başbakanlık hesabında 22 trilyon, Diyanet İşleri'nin başlattığı yardım kampanyaları ile camilerde ise 30 trilyon toplandı" diye konuştu.

Konuşmasının ardından Başbakan Erdoğan'a TESK ve TESKOMB üyeleri tarafından 'evet' yazılı bir tablo hediye edildi.