Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu'dan 'Yumurtalı Saldırı' Açıklaması

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde yaşanan yumurtalı saldırıyla ilgili olarak, "Eksiden 68 kuşağı olarak tecrübeli olan kesim, bugün öğrenciyi sokağa indirmek istiyor

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde yaşanan yumurtalı saldırıyla ilgili olarak, "Eksiden 68 kuşağı olarak tecrübeli olan kesim, bugün öğrenciyi sokağa indirmek istiyor. Eskiden öğrencileri sokağa indirenlerin arkasında darbe beklentileri olurdu. O yüzden kalem oynatanlar dikkat etsinler" dedi.
Meclis'te gazetecilerin sorularını cevaplandıran Kuzu, olayın arkasında Ergenekon'un bulunduğu yönündeki iddiasının hatırlatılması üzerine, aynı öğrencinin üç dört yerde protesto için toplantılara katıldığının görüldüğüne işaret ederek, bunları gerçekleştirenlerin hemen hemen tamamının aynı öğrenciler olduğunu ve belli merkezlerden idare edildiğini söyledi. Kuzu, "Özellikle Ergenekon süreciyle bağlantılı olarak, eksiden 68 kuşağı olarak tecrübeli olan kesim, bugün öğrenciyi sokağa indirmek istiyor.
Eskiden öğrencileri sokağa indirenlerin arkasında darbe beklentileri olurdu. O yüzden kalem oynatanlar dikkat etsinler. Bununla askeri tekrar harekete geçiriyoruz diyorlarsa yazık olur. Asker kendi alanına çekilmiştir. Böyle bir imkan da yoktur. Herkes bugüne göre konuşsun" şeklinde konuştu.

"BU GENÇLERE İYİLİK YAPMIYORUZ"
İstanbul'da öğrencilere yönelik polisin sert müdahalesinden sonra dünkü eylemin normal bir protesto olarak görülüp görülemeyeceği sorusu üzerine Kuzu, ikisi arasında hiçbir bağ bulunmadığını, olaylara kendi çerçevesinde bakmak gerektiğini dile getirdi. Polisin orantısız güç kullanmasının ayrı bir konu olduğunu, ona kendi içinde bakmak gerektiğini dile getiren Kuzu şöyle konuştu:
"Şimdi ne oldu. O püskürtülen polis dün de benim orda hiçbir hakkımı koruyamadı. Beni kendi halime bıraktı. Bu mu daha iyi, bunu mu istiyorsunuz? O zaman ne yapacağız? Bu gençlere iyilik yapmıyoruz. Bu gençlerin tutumuna destek olanlar kesinlikle bu gençlere iyilik yapmıyor."
'Öğrenciler bu tür eylemde bulunamayacaklarsa bunun yasayla sınırını mı çizeceksiniz?' sorusu üzerine Kuzu, "Orada benim konuşturulmamam, arkadaşımın konuşturulmaması, yediğimiz yumurtalar. Bu doğru mu? Bu doğru değilse demek ki bunun dozu aşılmıştır. 10 dakika atarsın, 15 dakika atarsın, 'yumurtam bitti paydos' dersin, ben de konuşmaya başlarım. Sepette yumurtan kalmayınca ne yapacaksın. Biz burada konuşturmayız. Konuşmamış olduk, Türkiye mi kazandı? Bu gençlik doğruyu kimden öğrenecek?" diye konuştu.
'Üniversiteye polis giremez' yaklaşımının yanlış bir yaklaşım olduğunu belirten Kuzu, gerektiği zaman polis girip aramayı yapmadığı zaman tablonun böyle olacağını ifade etti. Her türlü öğrenciye her zaman kapısının açık olduğunu anlatan Kuzu, "Ben zaten haketmedim de, öğretim üyelerine bunları yapmamak lazım" dedi.

"YÖK BAŞKANI DOĞRU SÖYLÜYOR"
YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'ın siyasetçilerin böyle gergin ortamlara gitmemesi gerektiği yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine Kuzu, YÖK Başkanı'nın başka bir şey söylediğini, bu sözlerin çarpıtılmaması gerektiğini ifade etti. YÖK Başkanı'nın, 'Ortalık gergin, öğretim üyeleri siyasetçileri bugünlerde çok davet etmese olmaz mı?' dediğini kaydeden Kuzu, YÖK Başkanı'nın doğru söylediğini ama bunu, 'siyasetçiler dışarıdan gelmesin' şeklinde algılamanın doğru olmayacağını, üniversite kavramına aykırı
olacağını ifade etti.
'Sizin yanınızda sivil polisler vardı, o anlamda bir hazırlık yaptınız mı?' sorusu üzerine Kuzu, "Hayır. Hazırlık yapılmışsa emniyet kendisi yapmış" dedi. Batum'a yönelik protestodan o anda haberdar olmadığını ama olsa bile gitmekten vazgeçmeyeceğini ifade eden Kuzu, "O program bir bütündür. AK Partili burada konuşamayacak, CHP'li konuşacak. Buna müsaade etmezdim bir siyasetçi olarak" şeklinde konuştu.
'Siz rektör ve dekanı istifaya davet ediyorsunuz ama Türkiye'de bugüne kadar hangi konu bu tür çağrılar üzerine istifa etti?' sorusuna Kuzu şu karşılığı verdi:
"Ben tepkimi gösteriyorum. Düşünsün kendisi. Ne yaparsa yapsın, o başka bir konu ama ben tepkimi öyle gösterdim. Yani 'suçlu sizsiniz' anlamında. Sonra sayın rektör beni aradı, 'Geçmiş olsun. Elimizden geleni yaptık ama bu üzücü olayları engelleyemedik' dedi. Elinden gelenin yapılmadığını rektöre de söyledim. Çünkü orası yol geçen hanı değil. Sanki orası pazar yeri. Her türlü malzemeyi getireceksin. Yok böyle bir şey."

"ÖĞRENCİLER GELİRSE KABUL EDERİM"
'Programı düzenleyen öğrenci komitesi Süheyl Batum'u ziyaret etti, size de gelirlerse kabul eder misiniz?' sorusu üzerine, "Elbette. Benim kapım her zaman açık. Ben gelen öğrencilere üniversitede şeker ikram etmişimdir. Kovalarla şeker. Yumurta yoktu yanımızda ama onları verirdik. Benim öğrencilerle diyaloğum üst düzeydedir. Benim kaygım zaten öğrenciler bakımından. Bu şekildeki öğrenci grubu beni üzüyor. Yazık oluyor. Bir hoca olarak içim sızlıyor. Ben isterim ki öğrenci hazırlıklı gelsin ve beni orada
terletsin" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın arayıp aramadığı sorusu üzerine Kuzu, Başbakan Erdoğan'ın Siyasal Bilgilerdeyken kendisini aradığını anlattı. Başbakan'a oradaki tabloyu ve rektör ve dekanın tutumunu açık açık söylediğini dile getiren Kuzu, muhalefetten de telefon açanlar olduğunu belirtti. 'Siyasetçiler bu konuda biraz fazla hassasiyet göstermiyor mu?' sorusu üzerine Kuzu şunları söyledi:
"Yumurta atılmıştır, konu kapanmıştır da diyebilirsin. Bunu istiyorsan bunu diyeyim. Konu benim şahsıma yapılan değil. Biz elbiseyi değiştirdik, yeni bir elbise giydik. O önemli değil. Ne olacak, bir elbise feda olsun çocuklara. Konu bir üniversite öğrencisinin dinlemeye tahammül edememesi. Sıkıntı burada. Ben şahsıma yapılanlarda değildim. Öğrencinin bu tutumu beni üzüyor."