Kızıldeniz'den Akdeniz'e geçen 300 istilacı balık türü balıkçıları endişelendiriyor

Akdeniz'de son verilere göre 300'e yakın istilacı yeni türün, Türk deniz sahasında yaşamaya alıştığı bildirildi.

Bilim adamlarının istilacı olarak a

Akdeniz'de son verilere göre 300'e yakın istilacı yeni türün, Türk deniz sahasında yaşamaya alıştığı bildirildi.

Bilim adamlarının istilacı olarak adlandırdığı bu türün 50 yıl içinde 3 bini bulacağından endişe ediliyor. Balıkçılar Kılızdeniz'den gelen istilacı türlerin, avladıkları balıkları yemelerinin yanı sıra ağlara zarar vermesinden şikayet ediyor.

ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Cemal Gücü, istilacı türlerin Süveyş Kanalı'nın açılmasının ardından 1800'lü yıllardan sonra Akdeniz'e girmeye başladığını söyledi.

Bu canlıların bir bölümünün lezzetli olması nedeniyle sofralarla buluştuğunu belirten Gücü, ancak bir kısmının ise tehlikeli türler olduğuna dikkat çekti. Son yıllarda yabancı balık türlerinde artışın hızlandığına dikkat çeken Gücü, her ay düzenli olarak denize açılarak yaptıkları araştırmalarda son 15 yılda ortalama 1-2 yeni balık türünün Kızıldeniz'den Akdeniz'e geldiğini ifade etti.

İstilacı türler arasında en dikkat çeken türlerin balon balığı ve deniz anası olduğunu kaydeden Gücü, aslında bu türlerin, Akdeniz'in yerli balık türleri için çok önemli bir tehlike oluşturmadığını söyledi.

AĞLARA ZARAR VERİYORLAR

Gücü, "Çünkü bunlar çok hızlı yumurtluyor ve büyüyor olsa bile, henüz Akdeniz'e tam da uyum sağlayabilmiş değiller. Ancak aşırı balıkçılık baskısı sonucu azalan yerli türlerin yerini dolduruyorlar. Diğer taraftan hızlı büyümeleri için gerekli besini sağlayabilmede sıkıntıya düşüyorlar. O nedenle de Kızıldeniz'den gelen türlerin büyük bölümü, hızlı hareket edemedikleri için kendileri yakalanacak olsa, ağa takılan balıklarla besleniyor. Bu sırada da ağa zarar verebiliyor. Dolayısıyla balıkçılık sektöründe bu anlamda bir sıkıntı yaşıyor. Ayrıca ağdaki balıkları yedikleri için balıkçının tezgaha ulaştıracağı balık miktarı azalıyor. Geçmiş yıllarda yeni görülen bazı balık türlerinin mevsimsel özellikler gibi bazı faktörlerin etkisiyle yeniden gözden kayboldu. Bugünkü balıkçıların sıkıntı yaşamasına yol açan türlerin de önümüzdeki süreçte kaybolacağını düşünüyoruz" dedi.

Yapılan inceleme çalışmaları sırasında istilacı balıkların Ege Denizi sahillerinde de görülmeye başlandığına dikkat çeken Gücü, Akdeniz'deki son verilere göre 300'e yakın istilacı yeni türün, denizlerde yaşamaya alıştığını kaydetti. Bunun 50 yıl içinde 3 bini bulacağından endişeli olduklarını ifade eden Gücü, hazırladıkları raporu, ilgili bakanlığa sundukların ve çözümü noktasında balıkçılık filosunun kullanılabileceğini aktardıklarını belirtti.

YAYILMA HIZINI YAVAŞLATACAĞIZ

Gücü, başlattıkları projelerinde, Türk halkının lezzetine alışık olduğu Akdeniz türleri arasında bulunan barbun, mercan, çipura gibi balık türleri üzerinde Kızıldeniz'den gelen denizanası, balon balığı, gümüş balığı, iskarmoz gibi balıkların oluşturduğu baskıyı azaltmayı hedeflediklerini bildirdi.

Projeleri kapsamında istilacı balık türlerinin yayılma hızının yavaşlatılması için bir dizi çalışma planladıklarını belirten Gücü, "Yabancı balık türleriyle rekabeti, yerli balıklarımızın avantajına çevirmek için Akdeniz'in balıkçılık filosunun kullanılmasını öneriyoruz. Kızıldeniz göçmeni türlerin esas olarak yoğun olduğu bölge Doğu Akdeniz. Batıya gittikçe bu türler azalıyor. Yürüttüğümüz çalışmalarda, yerli ve istilacı balık türlerinin yumurtlama, beslenme, kışlama alanlarını tek tek tespit ettik. Bu bilgiler ışığında yapılacak balıkçılık düzenlemeleri yerli balıklarımızı ekosistem içinde avantajlı hale getirebilir, istemediğimiz yabancı türlerin üreme dönemlerinde de balıkçılığı yoğunlaştırmakla onların ekosistemden hızla çekilmesini sağlayabiliriz" ifadesini kullandı.