Göçmenlerin istemediği Almanya, daha fazla göçmene muhtaç
Almanya son aylarda Müslüman göçmenler, İslam ve uyum tartışmalarına kilitlendi. Bu tartışmaların çoğuna, Müslüman göçmenleri hedef tahtasına koyarak
Thilo Sarrazin'le başlayan, sağ ve sol partilerden politikacıların açıklamaları ve Almanların yüzde 55'inin Müslüman göçmenleri "yük" olarak gördüğünü ortaya koyan anket araştırmalarıyla devam eden bu sürece son olarak Bavyera Eyalet Başbakanı Horst Seehofer'in (Türkiye ve diğer Müslüman ülkelerden göçün durdurulmasını istemesi eklendi. Ancak tam da bu sırada açıklanan araştırmalar, mevcut göçmenler bir yana, Almanya'nın çok daha fazla göçe ihtiyaç duyduğunu ortaya koydu. Bununla birlikte, göçmen karşıtı sert rüzgarlar estiren söz konusu tartışmalar, özellikle kalifiye olan ve dünyanın her yerinde çalışma imkanı bulabilecek olan insanların Almanya'yı tercih etmesini zorlaştıracak gibi görünüyor. Üstelik geçtiğimiz yıl Almanya'ya gelen göçmenlerin çoğunluğunu ne Türkiye, ne de Arap ülkeleri kökenli göçmenler oluşturuyor. Buna göre toplam 721 bin göçmenin 123 bini Polonya'dan, 56 bini Romanya'dan, 30 bini Amerika Birleşik Devletleri'nden geldi. Türkiye'den gelenler ise yaklaşık 30 bin oldu ve bu rakamla Türkiye, Almanya'nın en çok göç aldığı ülkeler sıralamasında ancak dördüncü oldu. Bulgaristan da 29 bin göçmenle Türkiye'nin gönderdiği göçmen sayısına yaklaştı.
Horst Seehofer (CSU), "Yabancı kültür çevresi" olarak nitelendirdiği Müslüman ülkelerden göçün durdurulmasını isterken Federal İş Ajansı (BA) Başkanı Frank-Jürgen Weise, planlı olarak daha fazla göçmen alınmasını, bu şekilde ülkenin kalifiye eleman sıkıntısının giderilmesini istedi. Başkan Angela Merkel (CDU) de Seehofer'nin görüşlerine kısmen katılarak kalifiye elaman açığının öncelikle Almanya'da yaşayanların kalifiye hale getirilerek giderilmesi gerektiğini kaydetti. Ancak veriler ışığında en net açıklama ise Almanya Ekonomi Araştırmalar Enstitüsü (DIW) Başkanı Klaus Zimmermann'dan geldi. Zimmermann, "Bizim acil olarak kalifiye göçmene ihtiyacımız var. Çünkü yeni göç alınmazsa, düzelen ve tekrar gelişmeye başlayan ekonomik büyüme çok yakın zamanda sona erer." uyarısını yaptı. Bu konuda ekonomi bilimcileri aynı görüşü savunuyor. Buna göre yoğun bir kalifiye göç olma politikası olmazsa Almanya rekabet dünyasında geriye düşecek.
Öte yandan göçmen karşıtı rüzgarın fırtınaya dönüştüğü Almanya'da, yeni göç alınması konusunda hiç bir başarı sağlanamadığı ortaya çıktı. Die Welt gazetesinin internet versiyonu Welt Online'ye açıklamada bulunan Duisburg-Essen Üniversitesi İş ve Kalifikasyon Enstitüsü'den Matthias Knuth, "Bir göç ülkesi olarak yeni, kalifiye göç alan ülke olmayı başaramadık." dedi.
Yapılan araştırmalar Almanya'nın büyük bir kalifiye eleman sıkıntısı içinde olduğunu, kalifiye göçe ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor. Alman Mühendisler Derneği, bir kriz yılı olan 2009'da bile 34 bin mühendis açığı olduğunu açıkladı. Bunun Alman ekonomisine verdiği zarar ise 3.4 milyar Euro olarak hesaplanıyor. DIW'in verdiği bilgilere göre bilgisayar programcılığı, matematik, teknik ve doğa bilimleri alanında geçtiğimiz Haziran ayındaki eleman açığı 65 bini buldu. Öte yandan BA ise doktor, hasta bakıcı, öğretmen, metal ve elektrik teknisyeni gibi bir çok alanda eleman açığı hissedilmeye başlandığını açıkladı. Alman Sanayi ve Ticaret Odası'nın yaptığı ankete göre firmaların yüzde 70'i istihdam edecek eleman bulma zorluğu yaşıyor. Almanya'daki doğum oranlarının düşüklüğü yüzünden 2030 yılına kadar çalışan insan sayısının 6 milyon düşmesi beklentisi uzmanları ürkütüyor. DIW bunun için yılda en az 500 bin göçmen alınması gerektiğini bildirdi, ancak bu şekilde mevcut ekonomik gücün korunabileceğini kaydetti. Oysa Almanya'da trend tersine döndü bile. Geçtiğimiz yıl Almanya'ya gelen göçmenler 721 bin olurken, Almanya'yı terk edenlerin oranı 734 bini buldu.