Köylülerden Altin Madenine Karsi Pankartli, Sloganli Eylem

Bursa’nin Inegöl ilçesinde kurulmasi planlanan altin madenine karsi köylüler tepki gösterdi. Eymir Mahallesi’nde yapilan eylemde mahalle sakinleri ellerinde pankartlarla sloganlar atti.

Köylülerden Altin Madenine Karsi Pankartli, Sloganli Eylem
Bursa’da Inegöl ilçesi Eymir ve Sülüklügöl mahalleleri sinirlari içerisinde altin ve degerli maden arama çalismalari yapilmaya basladi.

Köylüler, Eymir, Sülüklügöl, Kursunlu, Süpürtü, Babaoglu ve Küçükyenice mahallelerini etkileyen maden arama çalismalarina tepki gösterdi. Eymir Mahallesi’nde ise köylüler DOGADER öncülügünde basin açiklamasi gerçeklestirdi. Ellerinde pankartlarla köy meydaninda toplanan köylüler, sloganlar atti.

Türkiye’de son 20 yilda 386 bin maden ruhsati verildi

Türkiye’de son 20 yilda verilen maden ruhsatlarini istatistik verileriyle aktaran DOGADER Baskani Murat Demir, “Bugün burada daha güzel günleri görmek için bir araya gelmek isterdik. Ama daha güzel günler için yan yanayiz, köyümüzü, topragimizi, ormanimizi koruyoruz. Geçtigimiz günlerde ögrendik ki köyümüz sinirlari içerisinde, ormanimizda binlerce agacimiz kesilerek altin madeni sondaj çalismalari baslatilmis. Bu baslatilirken köyümüze ve muhtarimiza bilgi verilmemis. Dogasina sahip çikan köylülerimiz hemen organize oldular. Bizlere haber verdiler. Bizler de burada toplandik. Köyümüzde, altin, siyanür, maden istemiyoruz. Bugün burada MTA sondaj çalismasi yapiyor. Bunu da altinci sirketlere yapiyor. Bunlar çok uluslu yabanci sirketler. Ülkemizde son 20 yilda 386 bin tane madencilik ruhsati verilmis. Ülkemizin ormanlari, meralari, tarim topraklari madenci sirketlere peskes çekiliyor. Bu sirketler özel sirketler. Bu özel sirketlerin yüzde 80’i yabanci sirketler. Bu sömürge madenciligidir. Ülkemizin topraklarini yabanci sirketlere sömürtmeyecegiz. Arastirma asamasinda durdurmazsak yarin çok uluslu yabanci bir sirket buraya geldiginde burasi kimin topragiymis, kimin geçmisi, kimin gelecegiymis bakmaz. Her tarafi yok eder” seklinde konustu.

“Bizler maden istemiyoruz”

Maden arama çalismalarinin daha önce de yapildigini fakat köylülerin tepkileri sonucu geri adim atildigini belirten Eymir Mahallesi sakini Aysegül Döger, “Bizlerinde her zaman degerli gördügü ülkemizin önemli kurumlarindan MTA tarafindan, 70’li yillarda 2 ayri arastirma ve sonrasinda 89 ve 90 yillarinda kapsamli bir arastirma daha yapiliyor. Son olarak ta 3 buçuk yil önce bir çalisma yapildi ve bugün yine ormanlarimizda arastirma yapilmaya devam ediliyor. Ancak bizler, alanin köyümüze yakinligi sebebiyle her zaman ihtiyaç duydugumuz ormanlarimizi ve de verimli topraklarimizi korumak için her seferinde bu arastirmalarin yapilmasina itiraz ettik. Yüzlerce yildir bu bölgede yasayan vatandaslar olarak, verimli topraklara ve meralara sahip bu alanda, yasamimizi sürdürebilmemiz ve çocuklarimizin gelecegi için çiftçilik ve hayvancilik yapmaya devam etmek istiyoruz. Evet bu yasam mücadelemizi verirken devletimizden, belediyelerimizden isteklerimiz var. Mesela, kapali sistem sulamanin ovamizdaki tüm tarlalara ulasmasini istiyoruz. Devletimizden yeterli mazot destegi istiyoruz. Tohum, fidan, yem ve gübre destegi istiyoruz. Ancak görüldügü üzere, bu isteklerimiz arasinda maden yok. Bizler maden istemiyoruz” ifadelerini kullandi.

“Gözümüzün önünde milyonlarca agaç kesilecek”

Maden ruhsatinin verilmesi durumunda yasanacak çevre katliamina dikkat çeken Döger, ”Ilk olarak ormanlarimizin, su kaynaklarimizin, belirli tarim arazilerimizin ve meralarimizin kullanim hakki madenlere geçecek, planlanan rakamlara göre 43 kilometre karelik ormanlik alan, yüzlerce yilda yetisen ve gelisen bu güzel ormanimiz önce siyirma adi verilen islem ile gözümüzün önünde milyonlarca agaç kesilmek suretiyle yok edilecek. Bu esnada gerçeklestirilecek dinamitli patlatmalar ile yeralti suyollarimiz degisecek, su kaynaklarimiz azalacak. Olusturulacak rezerv alanlarinda getirilen toprak yiginlari siyanürlü yikama adi verilen islem sonrasi öncesinde buharlasma ve yagmurlarla üzerimize asit olarak yagacak. Topragimiza suyumuza siyanür bulusacak, zehir bulusacak, bizler halkimiza Siyanürlü sebze -meyve üretmek ve yedirmek istemiyoruz. Bizler halkimizin sagliginin, çikartilmak istenen altindan daha kiymetli oldugunun bilincindeyiz. Yani kisacasi sevgili dostlar, topragimizin üstü altindan daha kiymetlidir. Köyümüzde bu maden faaliyetleri iptal edilene kadar çocugumuzla, gencimizle, yasimizla, kadinimizla, erkegimizle ve tabi ki her zaman yanimizda olan siz degerli dostlarimizla, bu mücadeleyi kazanana kadar sürdürecegimize söz veriyoruz” dedi.

Kaynak: İHA