Tarihi Serenderler Otel Odasi Oldu

Rize’de geçmis dönemlerde daha çok yiyeceklerin saklanmasi için kullanilan serenderler otel odasi oldu.

Tarihi Serenderler Otel Odasi Oldu
Genelde üst kisminda yiyeceklerini kemirgenlerden korumak için sakladigi, alt kismini da çogunlukta ahirda yetistirdikleri hayvanlar için yazdan hazirladiklari otlari koymak için kullandigi ahsap serenderler artik tarih olmaya basladi.

Genel itibariyle 4 direk üzerine kurulan oda seklinde olan ve oturtuldugu direklere kemirgenlerin tirmanmamasi için tekerlege benzer yuvarlak bir ahsap ile kesisen serenderler ayni zamanda bir zenginlik göstergesiydi. Birçok evin yakinina kurulan bu serenderlerin alt kisimlari da ahirda bakilan büyükbas veya küçükbas hayvanlarin yemesi için saklanan otlarla doldurulurdu. Unutulmaya yüz tutmus bu yerel mimari Rizeli aile için fikir kaynagi oldu.

Rize’nin Ardesen ilçesi Firtina Vadisinde yasayan Recep Kurtoglu ve ogullari, çürümeye yüz tutan ve Dogu Karadeniz’in geçmis dönemde vazgeçilmezi olan bir serenderi satin alarak köylerinde ki araziye yerlestiremeyince farkli bir alana yerlestirdiler. Aile genellikle yakin akrabalari ve arkadaslari ile çay içmek için serenderi kullanmaya basladi.

Sonrasinda talep artinca serenderi otel odasina çevirdi. Alt kismini lavabo, salon ve mutfaga çeviren aile üst katini ise yatak odasina ayirdi. Talep arttikça harekete geçen Kurtoglu ailesi, tamamen dogalligi bozmadan yaptiklari serenderlerin sayisini 5’e kadar çikartti.

“Orijinalini hiç bozmamaya çalistik”

Orjinalligini bozmadan serenderleri otel odasi olarak kullanmaya basladiklarini ifade eden Recep Kurtoglu, “Aslinda ilk önce evimin önüne koymak için almistim. Tarihi eserleri seviyorum. Sigmayinca buraya getirmek zorunda kaldik. Çocuklar özellikle burayi istediler. Basta ticari amaçli degildi. Sirf kendimiz için yapmistik. Tamamen dogaldan yanayiz. Her seyi otantik yapmaya çalistik. Bunlar en az 150-200 yillik yapilar. Orijinalini hiç bozmamaya çalistik. Orijinalligini bozmadan eskiyi canlandirmak istedik” dedi.

“Rize hayatini burada yasatiyoruz”

Gelen misafirleri sehir hayatindan uzaklastirarak Rize hayatini yasattiklarini belirten Burak Kurtoglu, “Buranin en büyük özelligi tamamen dogal olmasi. 150-200 yillik yapilarimiz var burada. 5 ayri serender evimiz mevcut. Hiçbirinde çivi bile yok. Eskilerimiz tahtalarin birbirine geçirerek yapmislar. Zamaninda bunlar kiler olarak kullanilmaktaydi. Eskiler misir gibi ürünler ögüttükleri zaman fare gibi hasereler ulasamamasi için serenderlerde saklanirdi. Asil kullanim amacai oydu. Yöremizde çokça mevcuttu. Sahipleri bir kismini kirip odun yapmaya basladilar. Bir kismi çürütmeye basladi.

Degeri kalmadi. Bu olay zaten karambole gelisti. Öncelikle bu ise girmemize sebep olan arkadas serenderi çürütüyordu. Eski sahibi bakamadigi için bize satti. Köyümüze büyük geldigi için orada kullanamadik. Düz bir alana kurup arkadaslarimiz gelip çay içeriz amaciyla buraya kurduk. Sonrasinda neden konaklamaya çevirmiyorsunuz gibilerinden çok talep olunca neden olmasin dedik. Bir tane ile baslamistik. Su anda 5 adet farkli serender evimiz mevcut. Rize’nin farkli köylerinden serender evleri aldik buraya tasidik. Dogalligini bozmadan buraya dizdik. Içini de otel hizmeti verebilecek sekilde dizayn ettik. Buranin en büyük özelligi dogal olmasi. Buraya gelen insan 2-3 gün olsa bile sehir hayatindan uzaklasiyor. Rize hayatini burada yasatiyoruz” ifadelerini kullandi.

“Burada uyumak benim için tarif edilemeyecek bir duygu”

Kaan Kurtoglu ise serenderlerin tarihine dikkat çekerek “Serender yaklasik 150 yillik. Içine girdigin andan itibaren ahsabin kokusunu aliyorsunuz. Özellikle yagmurlu havalarda burada uyumak benim için tarif edilemeyecek bir duygu. Gelen insanlarda bu sekilde düsünüyor. Bu serenderler eskiden kiler olarak kullaniliyordu. Buzdolabi olmadigi için insanlar gida ürünlerini burada saklarlardi. Bunlar yerden yüksek oldugu için fare gibi hayvanlar gidalara ulasamiyordu. Bu sekilde kullaniliyordu” seklinde konustu.

Kaynak: İHA