Modern Tarima Yön Verecek Bilim Tarlasinda Atilan Tohumlar Filiz Verdi
Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (SBTÜ) Tarim Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi, dünya genelinde büyük problem olan tahil üretimini artirmak için soguk ve hastaliklara dirençli tohum islahi çalismalari yürütüyor. Tarimsal Ar-Ge merkezinde yapilan çalismada yaklasik 4 bin çesit tohum üzerinde çalisma yapiliyor.
Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (SBTÜ) Tarim Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi’nde normal sartlarda 15 yilda tamamlanabilecek olan islah çalismasinin üniversitede bulunan laboratuvarlar sayesinde yaklasik 5 yil içerisinde tamamlanmasi bekleniyor. Geçtigimiz yil 3 bin 500 çesit adayi toprakla bulusturan akademisyenler, bu yil 250 dekarlik tarimsal Ar-Ge merkezinde yaklasik 4 bin adet tahil çesidini gözlemliyor.
Her bir çesidi farkli parsellerde yetistiren akademisyenler, tahillarin gelisim, hastalik ve dayaniklilik durumlarini kayit altina aliyor. Iklimsel degisiklikler ve yörenin havasina dayanikli tohumu elde etmek için çabalayan akademisyenler, çalismanin tamamlanmasinin ardindan uygun tohumlari çiftçilerin kullanimina sunacak.
Islah çalismalarinda son teknoloji cihazlar kullaniliyor
Yürütülen islah çalismalari ile ilgili bilgiler veren Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Tarim Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi Dekani Prof. Dr. Tolga Karaköy, “Tarim Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi olarak yürüttügümüz islah çalismamiz var. Bu islah çalismalari bugday, soya, seker pancari, arpa, yulaf, nohut, fasulye gibi çok farkli bitkilerde yürütmekteyiz. Özellikle bugdayda çesit adaylarimiz bu sene tescile verilecek. Tescil için su anda tohum çogaltmasi gerçeklestiriyoruz. Tüm tescil öncesi dönemlerimizi bitirdik. Çiftçilerimiz bizim için son derece kiymetli ve önemli. Çiftçi düzeyinde üretimlerin özellikle modern teknolojinin kullanarak daha üstün verim ve kalitenin alinmasi adina kullanilmasi son derece elzem ve kiymetli. Biz bu noktada gerek laboratuvar, gerekse islah çalismalarimizi arazide uygulamali olarak yapiyoruz. Tabii ki islah çalismalarini yaparken teknolojiyi ve teknigi kullaniyoruz ancak yetistiricilik olmadan hiçbir sey olmaz. Yeni model yetistirme tekniklerinde kullanmaktayiz. Bu modern yetistirme tekniklerinin çiftçi bazinda yayginlastirilabilmesi için elimizden gelen tüm çabayi gösterip onlara uygulamali olarak da egitimler veriyoruz. Bu konuda yeni çesitlerin, bölgemize sahamizda yayginlastirilmasi, bu yeni çesitlerden çok daha yüksek verim ve kalite alinabilecek yöntemlerin neler oldugunu da çiftçilerimizle paylasiyoruz” dedi.
15 yil sürecek islah çalismasi 5 yila düsürülecek
Iklimsel degisikliklere uygun tahillari gelistirmek için yogun çaba harcandigini ifade eden Prof. Dr. Karaköy, “Iklimsel degisiklik tabii ki çok önemli. Günümüzde bunu çok yogun olarak yasiyoruz. Özellikle yagisin çok çok az olmasi bunun beraberinde kurakligi getirmesi ister istemez kurakliga dayanikli çesitler üzerinde çesitli gelistirilmesi üzerinde durmamizi gerektiriyor. Bu noktada da çalismamizi sürdürüyoruz. Kurakliga daha dayanikli çesitlerin gelistirilmesi adina buna yönelik olarak farkli ebeveynlerden olusan melezlemeleri gerçeklestiriyor ve islah sürecini kisaltabilmek adina da bu gördügünüz laboratuvarlarimizi Moleküler Yenilik ve Biyoteknoloji Laboratuvarlarimizi da islah süreci içerisinde kullaniyoruz. Bir islah süreci, bir çesidin gelistirilmesi, klasik islah metotlariyla yaklasik 10-15 yili alirken bahsettigimiz bu laboratuvar tekniklerini kullanarak bunu 5-6 yila kadar düsürme sansina sahibiz. Islah süreci sürekli devam ediyor bizim için. Her yil yeni melezlemeler, yeni çesitlerin gelistirilmesi adina çesitli varyasyon olusturabilmek adina sürekli melezlemelerimizi yapiyor, gerek Ar-Ge seramizda, gerekse tarla içerisinde yaptigimiz melezlemeler neticesinde adaylarimizin seçimini gerçeklestiriyoruz” seklinde konustu.
4 bin çesit bugday toprakla bulustu
Tahillarin ekiminin sonbaharda yapildigini söyleyen Prof. Dr. Tolga Karaköy, “Yaklasik dört bin civarinda bir aday hattimiz var. Bunun yaninda yulaf çesit adaylarimiz var. Yaklasik üç yüz tane kadar da bu yulaf var. Arpada yine ayni sekilde 700 - 800 farkli arpa çesit adayimiz yine var. Bunlar su anda sapa kalkma döneminde. Iklime bagli olarak bakim islemlerini gerçeklestirip gözlemleri gerçeklestiriyoruz. Tarima gereken kiymeti ve önemi vermemiz gerekiyor. Nasil ki bugün Avrupa’da gelismis ülkelerin birçogu sanayi devrimini tarimdan elde ettikleri gelirle yaptilarsa bizim ülkemizde de tarima kiymet ve önem verilerek çiftçilerin desteklenmesi daha üst seviyelerde tarimin yapilmasini saglamak adina desteklerimizi son derece kiymetli ve önemli diyorum” ifadelerine yer verdi.
Kaynak: İHA
Her bir çesidi farkli parsellerde yetistiren akademisyenler, tahillarin gelisim, hastalik ve dayaniklilik durumlarini kayit altina aliyor. Iklimsel degisiklikler ve yörenin havasina dayanikli tohumu elde etmek için çabalayan akademisyenler, çalismanin tamamlanmasinin ardindan uygun tohumlari çiftçilerin kullanimina sunacak.
Islah çalismalarinda son teknoloji cihazlar kullaniliyor
Yürütülen islah çalismalari ile ilgili bilgiler veren Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Tarim Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi Dekani Prof. Dr. Tolga Karaköy, “Tarim Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi olarak yürüttügümüz islah çalismamiz var. Bu islah çalismalari bugday, soya, seker pancari, arpa, yulaf, nohut, fasulye gibi çok farkli bitkilerde yürütmekteyiz. Özellikle bugdayda çesit adaylarimiz bu sene tescile verilecek. Tescil için su anda tohum çogaltmasi gerçeklestiriyoruz. Tüm tescil öncesi dönemlerimizi bitirdik. Çiftçilerimiz bizim için son derece kiymetli ve önemli. Çiftçi düzeyinde üretimlerin özellikle modern teknolojinin kullanarak daha üstün verim ve kalitenin alinmasi adina kullanilmasi son derece elzem ve kiymetli. Biz bu noktada gerek laboratuvar, gerekse islah çalismalarimizi arazide uygulamali olarak yapiyoruz. Tabii ki islah çalismalarini yaparken teknolojiyi ve teknigi kullaniyoruz ancak yetistiricilik olmadan hiçbir sey olmaz. Yeni model yetistirme tekniklerinde kullanmaktayiz. Bu modern yetistirme tekniklerinin çiftçi bazinda yayginlastirilabilmesi için elimizden gelen tüm çabayi gösterip onlara uygulamali olarak da egitimler veriyoruz. Bu konuda yeni çesitlerin, bölgemize sahamizda yayginlastirilmasi, bu yeni çesitlerden çok daha yüksek verim ve kalite alinabilecek yöntemlerin neler oldugunu da çiftçilerimizle paylasiyoruz” dedi.
15 yil sürecek islah çalismasi 5 yila düsürülecek
Iklimsel degisikliklere uygun tahillari gelistirmek için yogun çaba harcandigini ifade eden Prof. Dr. Karaköy, “Iklimsel degisiklik tabii ki çok önemli. Günümüzde bunu çok yogun olarak yasiyoruz. Özellikle yagisin çok çok az olmasi bunun beraberinde kurakligi getirmesi ister istemez kurakliga dayanikli çesitler üzerinde çesitli gelistirilmesi üzerinde durmamizi gerektiriyor. Bu noktada da çalismamizi sürdürüyoruz. Kurakliga daha dayanikli çesitlerin gelistirilmesi adina buna yönelik olarak farkli ebeveynlerden olusan melezlemeleri gerçeklestiriyor ve islah sürecini kisaltabilmek adina da bu gördügünüz laboratuvarlarimizi Moleküler Yenilik ve Biyoteknoloji Laboratuvarlarimizi da islah süreci içerisinde kullaniyoruz. Bir islah süreci, bir çesidin gelistirilmesi, klasik islah metotlariyla yaklasik 10-15 yili alirken bahsettigimiz bu laboratuvar tekniklerini kullanarak bunu 5-6 yila kadar düsürme sansina sahibiz. Islah süreci sürekli devam ediyor bizim için. Her yil yeni melezlemeler, yeni çesitlerin gelistirilmesi adina çesitli varyasyon olusturabilmek adina sürekli melezlemelerimizi yapiyor, gerek Ar-Ge seramizda, gerekse tarla içerisinde yaptigimiz melezlemeler neticesinde adaylarimizin seçimini gerçeklestiriyoruz” seklinde konustu.
4 bin çesit bugday toprakla bulustu
Tahillarin ekiminin sonbaharda yapildigini söyleyen Prof. Dr. Tolga Karaköy, “Yaklasik dört bin civarinda bir aday hattimiz var. Bunun yaninda yulaf çesit adaylarimiz var. Yaklasik üç yüz tane kadar da bu yulaf var. Arpada yine ayni sekilde 700 - 800 farkli arpa çesit adayimiz yine var. Bunlar su anda sapa kalkma döneminde. Iklime bagli olarak bakim islemlerini gerçeklestirip gözlemleri gerçeklestiriyoruz. Tarima gereken kiymeti ve önemi vermemiz gerekiyor. Nasil ki bugün Avrupa’da gelismis ülkelerin birçogu sanayi devrimini tarimdan elde ettikleri gelirle yaptilarsa bizim ülkemizde de tarima kiymet ve önem verilerek çiftçilerin desteklenmesi daha üst seviyelerde tarimin yapilmasini saglamak adina desteklerimizi son derece kiymetli ve önemli diyorum” ifadelerine yer verdi.