Karadeniz'de istila! Kökünü bile kurutuyor...

Doğu Karadeniz'de özellikle fındık bahçelerine dadanıp, suyunu emdiği bitkiye zarar veren 'kahverengi kokarca' adlı istilacı böceğe karşı mücadele sürüyor.

Karadeniz'de istila! Kökünü bile kurutuyor...
Türkiye'nin dünya ticaretinde lider olduğu fındıkta verim ile kalite kaybına yol açan, fındık başta olmak üzere bahçelerde yapraklarını yiyip, suyunu emdiği bitkilerin kökünü de kurutan 'kahverengi kokarca' adlı istilacı böceğe karşı başlatılan kimyasal ve biyolojik mücadele sürüyor.

300'den fazla bitki türünde beslenebilen ve biyolojik mücadelenin sürdürüldüğü istilacı böceğin erginlerinin uzun mesafelere uçabilme yeteneğinde olması, yayılışını kolaylaştırıyor.

Bölgelerde, geliştirilen yapışkan tuzakların ardından kışlaklara çekilen istilacılar için ilaçlama yöntemi, bu hafta devreye alınacak.

Karadeniz'de istila! Kökünü bile kurutuyor...

9 İLÇEYİ SARDI

Kış uykusuna yatan kokarca için mücadelenin önemli olduğunu belirten İl Tarım ve Orman Müdürü İsa Kaplan, 'Bakanlığımızın, kokarca ile ilgili stratejik planı mevcut. Biz de harfiyen bu plana uyuyoruz. Eylem planı hazır, biz de bu eylem planına göre hareket ediyoruz. Çok ciddi konu ve düşman ile karşı karşıyayız. Kokarcanın doğal düşmanı 'samuray arısı'dır. Bizim bakanlığımız 7 yıl sonra 'samuray arısı'nı üretip, doğaya saldı. Doğayı tamam ilaçlayacağız, ancak birçok faydalı canlıyı da yok edeceğiz. Çeşitli planlamalar yapıyoruz. Bu sene tuzaklarımızı belirlediğimiz yerlere astık ve ilaçladık. Bu hafta itibarıyla kışlakların ilaçlanmasına başlayacağız. Özellikle, bahçelerin kenarı veya orman kenarındaki evlerde kış uykusuna yatan kokarca ile mücadele önemli. Köylerde eğitimler başladı. Bu eğitimler, ilaçlama eğitimleri. Büyükşehir belediyesi, Tarım Bakanlığı, Ziraat Odalarının verdiği destekle satın aldığımız ilaçları, bu bölgelere kanalize edeceğiz. Bizim en yoğun, en sıkıntılı olduğumuz ilçeler; Sürmene'den, Beşikdüzü'ne kadar sahildeki 9 ilçe. 300-400 rakamın altında kalan kısımlarda bu tehlike ile karşı karşıyayız' dedi.