Bakan Bozdag, Meclisten CHP'li Basarir'in Dokunulmazliginin Kaldirilmasini Talep Etti

Adalet Bakani Bekir Bozdag, CHP İçel Milletvekili Ali Mahir Basarir’in Yalova Adliyesi’nde mahkeme heyetinin üstüne yürüdügünü savunarak, “Senin ahlaksizligina cevap vermeye benim ahlakim yetmez. Burada meclisimizin saygin üyelerine sesleniyorum: Türk mahkemelerini basan, yargiçlarimiza savcilarimiza el kol sallayip, onlara hakaret edenlerin lütfen dokunulmazligini kaldirin. El salladiklari yarginin huzuruna bunlari çikarin” dedi.

Adalet Bakani Bekir Bozdag, bakanliginin 2023 bütçesinin görüsüldügü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularini yanitladi.

“Hiç kimse yargiya emir ve talimat veremez”

Yargi bagimsizliginin ve tarafsizliginin AK Parti hükumeti için önemli oldugunu savunan Bozdag, sunlari söyledi:

“Yargi yetkisi konusu sonra derece önemli. Yargimizin bagimsizligi ve tarafsizligi son derece önemli. Hukuk devleti anlayisimiz son derece önemli. Anayasamizin 138. maddesine göre, ‘Görülmekte olan bir dava hakkinda yasama mercisinde yargi yetkisinin kullanilmasi ile ilgili soru sorulamaz, görüsme yapilamaz veya herhangi bir beyanda bulunamaz.’ Bu anayasamizin açik hükmü hepimizin uymasi gereken bir hükümdür. Komisyon üyelerimizi dinliyorum. Bir kismi diyor ki ‘Su ise müdahale et.’ Bir kismi da diyor ki ‘Müdahale ediyorsun.’ Simdi bir karar vermeniz lazim. Adalet bakani görülmekte olan davalara müdahale etsin mi etmesin mi? Yani etsin mi etmesin mi? Hem ediyorsunuz diye elestiriliyor hem de edilmiyor diye elestiriliyor. Bunun bir ayarini beraber vermemiz lazim. Esasinda adalet bakaninin yargiya emir verme yetkisi vardi. Biz kaldirdik. Cumhuriyet bassavcilarina dava açilmasi konusunda adalet bakani talimat verebiliyordu. Ama simdi böyle bir talimat verme yetkisi yok. Benim herhangi bir konuda ‘sorusturma baslatin’ ya da ‘kovusturma için iddianame tanzim edin’ deme gibi bir hakkim da yok, yetkim de yok, Anayasa da yasalarimiz da bana böyle bir yetki vermiyor. Olmamasi da dogru olandir. Hiç kimse yargiya emir ve talimat veremez. Tavsiye ve telkinde bulunamaz. Anayasamiz çok açik. Biz Anayasamizda olan hükümlere önce kendimiz uyup sonra da etrafimizdakilerin uyumu konusunda elestiriler yapsak ben o zaman diyecegim ki: Çok dogru bir is yapiyoruz. Yargi konusunda meclisimizin kürsüsü, komisyonlarimiz ve gruplarimiz adeta birer mahkemeye döndü. Yargilama yapanlar, karar verenler, mahkum edenler, beraat edenler, sanik sandalyesine oturtanlar çogaldi. O zaman savcilara, hakimlere, mahkemelere ne gerek var? Madem bunu siyasilerimiz yapacak, milletvekillerimiz yapacak, baskalari yapacak o zaman biz hukuk devletini nasil isletecegiz? Nasil ayakta tutacagiz? O yüzden ben bu noktada herkesten her arkadasimdan asgari düzeyde bir ortak yaklasimi görmek isterim. Türkiye’de adalet kadar hirpalanan ikinci bir kavram yok. Her hadisede yargi kadar hirpalanan ikinci bir alan da yok.”

Bozdag, “Yargilanan kisiler nedeniyle siyasi taraftarlik üzerinden hakimlerimizin, savcilarimizin kararlarini tartmak, eger siyasi taraftarligimiza uygunsa Ankara’da hakimler var, uygun degilse ‘sarayin hakimi’ diye itham etmek hakimlerimize, yargimiza ve savcilarimiza yapilmis çok büyük bir haksizlik çok büyük bir hakarettir” dedi.

“(Dünya Adalet Projesi 2022 Raporu) Amerika’da birileri bu raporu yayinliyor”

Dünya Adalet Projesi 2022 Raporu’nda Türkiye’ye iliskin yapilan degerlendirmelere cevap veren Bakan Bozdag, “Rapora baktiginizda Amerika’da birileri bu raporu yayinliyor. Sponsorlarina baktiginiza pek çok vakif var, kisi var, avukat var, kurum var. Sponsora göre rapor yaziyorlar, karar veriyorlar. Buradaki ülkelerin siralamalarina baktiginizda -eliniz vicdaniniza koyun- gezdiginiz gördügünüz ülkeler içinde bu raporda Türkiye’nin önünde adi zikredilen ülkelerin kaçi -Allah rizasi için- bizden ileri diyebilirsiniz? Adamlarda hukukun ‘h’si yok. Ama bakiyorsunzu raporda bizden önce. Bas parayi al raporu. Bu rapor güvenilir bir rapor degil. Fonlanan bir rapor. Bu rapor nedeni ile Türkiye’yi buradan yargilamak haksizliktir. OECD raporu için ayni seyi söylemiyorum. Orada yer alan verilere biz de dikkat ediyoruz. Ama para ve fonla desteklenenlere baktiginizda bir sürü isim var ve bunlarin içinde çok farkli seyler var.

Avrupa Insan Haklari Mahkemesi (AIHM) kararlarinin icra denetiminin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafindan yapildigini animsatan Bakan Bozdag, “Bu komite, 1959 yilindan günümüze kadar 31 Ekim’e kadar üye ülkeler hakkinda 30 bin 318 karar, ihlal ve dostane çözüm kararlari icra için AIHM tarafindan Bakanlar Komitesi’ne gönderilmis. Bunlarin 24 bin 108’inin icrasi süreci tamamlanmistir. Dolayisiyla tüm üye ülkelerin AIHM kararlarina icra etme orani yüzde 79,51. AIHM ayni periyodda ülkemiz hakkinda 4 bin 307 karari ihlal ve dostane çözüm kararlari icrasi için Bakanlar Komitesi’ne göndermis olup bunlardan 3 bin 782’sinin icra süreci tamamlandi. Dolayisiyla ülkemizin AIHM kararlarini icra etme orani yüzde 87,81 oldugunu görüyoruz. Bu noktada Türkiye, Icra Komitesi’nin gündeminde olan diger dosyalar da var. Onlarin da icra süreci devam etmektedir. Devam edecektir” ifadelerini kullandi.

“Tüm ülkeler açisindan AIHM’in verdigi ihlal kararlarinin, tüm kararlara orani yüzde 2,3 oranindadir”

Adalet Bakanliginin AIHM’e yapilan savunmalari devraldigini hatirlatan Bakan Bozdag, “2012 yilindan bu yana AIHM’in ülkemiz ile ilgili 85 bin 526 basvuruyu sonuçlandirmistir. 2012-2021 yillari arasinda toplam ihlal sayisi 981. Bu durumda söz konusu yillar arasinda yer alan ihlal oranlari yüzde 1,17 olup genel ihlal oranlarinin üçte birine tekabül etmektedir. Tüm ülkeler açisindan AIHM’in verdigi ihlal kararlarinin, tüm kararlara orani ise yüzde 2,3 oranindadir” dedi.

“Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye’ye karsi tarafli davranmaktadir”

Bakan Bozdag, söyle devam etti:

“Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye’ye karsi tarafli davranmaktadir. Çok net söylüyorum. Çünkü Yunanistan’da soydaslarimizin Yunan mahkemelerine çiktigi, reddedilen ve Yunan yüksek yargisi tarafindan onaylanan kararlari AIHM’e götürmüsler. AIHM hak ihlali karari vermis. Yil 2008. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, daha gündemine dahi almamis. Kaç yil olmus? Ben çarpitmiyorum. Bu rakam dogru bir rakam. Sadece Yunanistan degil, Fransa, Almanya, Hollanda ile ilgili onlarca karar var. Biz afaki, üfürükten laflar söylemiyoruz. Resmi rakamlari söylüyorum. Yunanistan ile ilgili 14 yildir uygulanmayan konuyu Komite gündemine almiyor ama Türkiye ile ilgili (Osman) Kavala konusunda dosyanin detayina girmek bana yakismaz, ben adalet bakaniyim. Sunu görmeniz lazim: Türk yargisi, AIHM kararina uymus mu? Uymus. Tahliye etmis mi? Etmis. AIHM niyet okuyor. ‘Siz benim kararima uydunuz ama suradan dolanarak bu karari bu hale getirdiniz’ diyor. Burasi niyet okunacak yer degil. Eger AIHM, niyet okursa orada adalet olmaz. Seklen uygulama yapilmis mi yapilmis. Burada sekli bir denetim var. Bunu yapmasi lazim. Yeni ihlal iddiasi önüne geldiginde onun üzerinde durmasi lazim. Türkiye’nin uyguladigi karari niye okuyarak, ‘uygulamadi’ diye tasvip ederken Yunanistan’in, Ingiltere’nin, Almanya’nin, Hollanda’nin uygulamadigi onca karari bir defa daha gündemine alip Türkiye’ye karsi yaptiklarini maalesef yapmamislardir.”

Anayasa Mahkemesi’ne bireysel basvuru hakkinin baslatilmasi ile vatandaslarin yeni bir hak arama yolu bulundugunu ifade ederek, “Biz insan haklari standartlarini hukuk devleti anlayisi göstermek için önemli reformlar yaptik, hayata geçirdik. AIHM gibi Anayasa Mahkemesi’ni insan haklari mahkemesi vasfina dönüstürmüsüz, binlerce dosya ile ilgili inceleme yapiyor, karar veriyor. Bu dosyalar bu rakamlar benim sunum kagidimda yaziyor da uygulamada yok mu?” dedi.

“Ahmet Necdet Sezer, esim basörtülü diye beni Çankaya Köskü’ne davet etmedi”

Hakim ve savcilarin alimi ile ilgili gelen sorular üzerine konusan Bakan Bozdag, sunlari kaydetti:

“Anayasamiza göre 18 yasini doldurmus her Türk vatandasi seçme ve seçilme hakkina, siyasi faaliyetlerde bulunma hakkina sahiptir. Her partide üniversitelerle ilgili birimler var. Gençlik kollarinda veya baska yerlerde. Her partiden üye gençlerimiz var. Simdi biz, üye olan gençleri sinava girerken ilan etsek ve desek ki: Hukuk fakültesi ögrencilerine siyaset yasak. Eger hakim savci olmak istiyorsaniz. Bir partiye üyelik iliskiniz varsa faaliyetlerine katildiysaniz siz hakim yada savci olamazsaniz. Müracaat dahi edemezsiniz. Bu dogru olur mu? Esitlik ilkesine, hukuk ilkesine uyar mi? Bu konuda Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) grubu benim bakanligim dönemimde gen soru önergesi verdi. Ben bunun hesabini meclisimize de verdim. Hiçbir hakim hiçbir partiye üye degil. Sinava girmeden önce bir parti ile üyeligi olabilir onlarin hepsi üyeliklerini sonlandiriyorlar. Aksi takdirde siyasetle en çok istigal eden hukuk fakültesi mezunlarimizi siyaset disina itmis oluruz. Önemli olan kararlarinda tarafsiz mi, bagimsiz mi, adil mi ona bakmak lazim. ‘Cumhurbaskani siyasetle ugrasmasin, ilisigi kesilsin.’ Kesildi. Yasak. Ahmet Necdet Sezer, cumhurbaskanimizdi. Türkiye’nin gördügü en tarafgir cumhurbaskani degil miydi? Beni davet etmedi esim basörtülü diye. Esi basörtülü diye vekilleri ayirdi. Esi basörtülü olanlari Çankaya Köskü’ne davet etmedi. Esinin basi açik olanlari davet etti. Benim esimin bas örtülü oldugunu nereden biliyordu? Ayrimcilik yapiyor vekiller arasinda. Bürokratlarin evine kadar istihbarat gönderiyordu. Burada önemli adil davranmak. Adil, adil, adil.”

“Yargida gruplasmaya, yeni FETÖ’vari olusumlara asla izin vermeyecegiz diye açiklama yaptik”

Kadrolasmadan anlamadiklarini savunan Bakan Bozdag, “Ben bakan oldugumda dedim ki, çogulculuk bizim siarimiz olacaktir. Yargida gruplasmaya, yeni FETÖ’vari olusumlara asla izin vermeyecegiz diye açiklama yaptik. Bundan sonra da ayni prensip içinde ilerliyoruz. Simdi beni elestirenler, Türkiye’nin adalet sistemini 1991’den 2002’ye kadar sosyal demokrat zihniyette arkadaslar yönetti. Ben yaptigimiz bir sürü seyi anlattim. Siz yapsaydiniz bunlari. Elinizden tutan mi oldu. Niye yapilmadi onlarin hepsi. Biz yaptik, simdi de bunlari küçümsüyorsunuz. Bunlar büyük isler” diye konustu.

“Önce geçmise dönüp bir bakacaksiniz”

27 Temmuz 1994 - 5 Ekim 1995 tarihleri arasinda Adalet Bakanligi yapmis Mehmet Mogultay’in bir konusmasinin bir kismini sesli sekilde okuyan Bakan Bozdag, sunlari söyledi:

“Seyfi Oktay zamaninda 2 bin civarinda hakim alindi. Benim dönemimde bin civarinda hakim alindi. 3 bin hakim alindi. Bu örgüte kadro vermeyecekler kime verecekler? MHP’ye mi verecekler? Yapilacak en akilli hareket kendi devri iktidarinda örgütleneceksin, kadrolasacaksin. Bu kadrolar günün birinde gelecek ve senin yolunu açacak. Eskiden sinavlar olurdu. Sinavlarin yapilacagi tarih kimseye söylenmezdi. Bilinmedik gazetelerde ilani yapilirdi. Biz adil davranarak örgütü haberdar ediyoruz, örgütü bilgilendiriyoruz, örgütün sinava girme olanagini sagliyoruz. Yanlis mi yapiyoruz? Ben burada örgütüme demek istemisim ki: Bakin bizim dönemimizde her sey açik ve aleni yapilir demek istemisiz. Yargiya müdahale etmek söz konusu degil. Bunu ben yapmadim. Bunu açik açik ‘ben böyle yapiyorum. Taraftarlik yapiyorum. Sinavda örgütümden adamlari aliyorum, yargida örgütleniyorum. Bunlar benim kadrom olacak. Yeri gelince ben bunlardan istifade edecegim.’ Simdi kalkmislar, bize ders veriyorlar. Önce geçmise dönüp bir bakacaksiniz. Geçmis hepimiz için büyük bir aynadir. Bu aynaya hepimiz baktigimizda hakikati görürüz.”

“Türk mahkemelerini basan, yargiçlarimiza savcilarimiza el kol sallayip, onlara hakaret edenlerin lütfen dokunulmazligini kaldirin”

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda CHP’li Basarir, bütçeye iliskin görüsünü bildirdigi esnada, bir gazetenin “CHP’den Yalova’da planli provokasyon. Kayit tusuna basildi, Ali Mahir Basarir ucuz sovuna basladi” baslikli haberini ele alarak, "Yalova’da bir olay yasadik. O an mahkeme salonunda olan havuz medyasinin bir gazetecisi gizli bir çekim yapti. O videolari böl-kes-yapistir olarak sosyal medyada paylasti. Bunun üzerine siz mahkemenin çözüm kayitlarini almadan, tüm bilgileri almadan aksam saatlerinde açiklama yaptiniz. Yalova Adliyesi’ni ziyaret ettiniz. Sayin Bakan (Bekir Bozdag), orada olanlarin tamamini incelediniz mi? Biz mahkeme bastik mi" ifadelerini kullanmisti. Söz konusu olay üzerine konusan Bakan Bozdag, sunlari söyledi:

“Ben adalet bakaniyim. Hakimler ve Savcilar Kurulunun baskaniyim. Orada görev yapan hakime savciya hakaret edene cevap vermek, had bilmeze had ögretmek benim vazifem. Haddini bilmezin tekisin (CHP’li Ali Mahir Basarir) sen. Hukuka ayaklar altina alan adamsin sen. Mahkeme basan adamsin sen. Insallah bunlarin hesabini vereceksin. Bagira bagira, iftiralarini tekrar ede ede suçlulugunu örtemezsin. Sen Türk ordusuna satilmis diyen adamsin. Sen kimin agziyla konusuyorsun? Her yerde kabadayilik yapiyorsun. Her yerde. Kabadayiliga yer yok hukuk devletinde. Bagira bagira hakaret ede ede hukukçu oldugunu söylüyorsun. Senin ahlaksizligina cevap vermeye benim ahlakim yetmez. Burada meclisimizin saygin üyelerine sesleniyorum: Türk mahkemelerini basan, yargiçlarimiza savcilarimiza el kol sallayip, onlara hakaret edenlerin lütfen dokunulmazligini kaldirin. El salladiklari yarginin huzuruna bunlari çikarin.”

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, daha sonra Adalet Bakanligi ile bagli ve ilgili kurumlarinin 2023 yili bütçeleri kabul edildi.
Kaynak: İHA