59. Antalya Altin Portakal Film Festivali Film Gösterimlerinde 2. Gün Geride Kaldi

Antalya Büyüksehir Belediyesi tarafindan T.C. Kültür ve Turizm Bakanligi’nin katkilariyla düzenlenen 59. Antalya Altin Portakal Film Festivali’nin film gösterimlerindeki ikinci günü Antalya izleyicisinin yogun ilgisiyle geçti

59. Antalya Altin Portakal Film Festivali Film Gösterimlerinde 2. Gün Geride Kaldi


Ulusal Uzun Metraj Film Yarismasi filmlerinden Burak Çevik, Sofia Bohdanowicz ve Blake Williams’in birlikte yönettikleri “Gidis O Gidis” izleyicilerle bulustu. Yakin zamanda kaybettigi dostunun yasini tutan bir kadini odagina alan film sonrasi gerçeklesen söyleside yönetmenlerden Burak Çevik filme dair sorulari yanitladi. Burak Çevik,“Tuzdan Kaide ve Aidiyet filmlerim gibi bu film de kolay izlenebilen, ana akim, art-house festival filmi degiller. Bu film de açikçasi kisisel histen yola çikarak ortak bir film yapabilir miyiz diye ortaya çikti. Film yapim pratikleri degisiyor. Film yapmanin anlami degisiyor, endüstri de degisiyor. Eski tip film yapmak da var, eski tipten kastim fonlar alir, basvurular yaparsiniz ya da bir yatirimci bulursunuz ama artik film yapmak demokratiklesti. Çünkü film yapim ekipmanlarina çok kolay ulasabiliyorsunuz. Önemli olan sahip oldugunuz fikrin kendisi, onun ne kadar güçlü oldugu, bir yapi kurup seyirciyle bulusturup bulusturmayacaginiz… Bu film biraz bunun denemesiydi. Antalya’da hiç 3D bir film gösterilmedi, siz de ilk defa böyle bir deneyim yasadiniz. Umarim sizde bir sey birakmistir” ifadelerini kullandi.

Belmin Söylemez’in her biri ayri ayri ayakta kalma mücadelesi veren üç kadinin yollarini kesistirdigi Ulusal Uzun Metraj Yarisma filmlerinden “Ayna Ayna”nin gösterimi yönetmen Belmin Söylemez, oyuncular Manolya Maya, Laçin Ceylan, Senay Aydin, senarist ve yapimci Hasmet Topaloglu, kurgucu Evren Lus, cast direktörü Erengül Öztürk ve ses tasarimcisi Seçkin Akyildiz’in katilimiyla gerçeklesti. Belmin Söylemez, “Ayna Ayna’da rüyalar, tiyatro ve siirler var. Süreç de zaten hep sanattan basladi, Frida Kahlo ile basladi.

Senay Aydin’in Frida Kahlo hayranligindan, sevgisinden ve ilgisinden basladi.

2011 yilinda biz bunu zaten konusuyorduk, ben de çok hayranim Frida Kahlo’ya. O sene Frida Kahlo Diego sergisi açildi Istanbul’da. Onun bu hayranligini konusmak için bir video yapalim, ne hissediyor belgeleyelim dedik ve bu filmin süreci basladi” seklinde konustu.

Birlikte senaryo yazarken bir denge oldugunu belirten Hasmet Topaloglu, "Ben biraz daha sivri fikirler, sahneler ve düsüncelerle geliyorum. Belmin de onlari düsünüp kendi düsüncesi ve görsel sinema yaklasimi üzerinden daha zarif sekilde anlatmanin yolunu buluyor. Aslinda güzel bir süreç oluyor. Bu filmin çikis noktasini Belmin söyledi ama iki sey var filmde; bir tanesi hayal gücü, fikirler, geçmiste yasadiklarimiz, gözümüzün önünde canlananlar ama bir yandan da ne yazik ki hayatta sürekli degisen, gelisen ve bizi çevreleyen, git gide baski altina alan birçok olayi, iliskiyi görüyoruz" ifadelerini kullandi.

Laçin Ceylan, “Hayatimin bir tür yeniden yorumlanmis, sizlerin bilmedigi kisminin özetini de izlemis gibi hissediyorum. Buradaki diger kadin karakterler benim de zaman zaman ögrencilerimde karsilastigim profiller. Onlarin kaygilari, korkulari, sahneye çikma korkulari, kendilerini ifade etmek istekleri… Sanki hepimizin birden ifade arzusu ve sanatin da bu ifade arzusunun önce görülen rüyalardan kaynaklandigini anlatan bana göre çok güzel bir film olmus” dedi.

Senay Aydin, “Sanirim birçok oyuncuya nasip olmayacak bir sey yasiyorum. Benim Frida’nin oyununu çikartmak gibi bir amacim vardi. Görünen tarafini degil de kendimle bag kurdugum kismiyla oynamak istiyordum. Kendimi hep çok yakin hissediyordum. Belmin’e ve Hasmet’e çok minnettar kalacagim. Frida için, bu rol için ve bu film için…” ifadelerini kullandi.

Manolya Maya, "Biz Belmin’le beraber çalisiyorduk, ben reji asistaniydim. Çok uzun bir oyuncu seçim sürecine girdik. Sonra bana teklif ettiler rolü. Aylin’i yazarken bende bir seyler gördügüne eminim. Ben kendimden çok Belmin ve Hasmet’e güvendim açikçasi. Kendimi çok sansli hissediyorum, bunu deneyimlemek harikaydi" dedi.



Uluslararasi Uzun Metraj Film Yarismasi’nda ise Signe Baumane’nin Evlilik Hayatim / My Love Affair With Marriage ve Michal Vinik’in Valeria Evleniyor / Valeria is Getting Married Türkiye’de ilk kez AKM Aspendos salonunda ilk kez izleyiciyle bulustu.

Ulusal Belgesel Film Yarismasi’nda ise “Hatice”, “Filmin Adi Ne?” ve “KAF KAF” filmleri izleyicilerle bulustu.

Murat Erün’ün, en fazla yedi-sekiz yil yasayacagi söylenmesine ragmen ömrünün kirk iki yilini geride birakan, yüzde doksan sekiz engelli olmasina ragmen maruz kaldigi ayrimciliklar, haksizliklar karsisinda hayattan kopmayan, inatla sinirlari asmaya çalisan SMA hastasi bir kadinin öyküsünü anlattigi “Hatice” belgeselinin gösterimine filmin kahramani Hatice Özkan ve babasi Murat Özkan ile katildi.

Murat Erün, film sonrasi gerçeklesen söyleside sözü Hatice Özkan ve seyircilere birakti.

Hatice Özkan, “Aslinda filmde sadece benim hikâyem yok, annem babam ve birçok insanin bir sekilde hikâyesi var. Özel gereksinimli bireylerin farkli farkli da olsa hayatlarina degindik, onlara dokunduk ve umuyoruz ki diger insanlarin da yüreklerine temas edebildik” seklinde konustu.

Türkiye’de kadin sinemasinin temellerini atan 68 kusagindan öncü kadin yönetmenlerin deneyimlerini, kayip filmlerini mercek altina alan “Filmin Adi Ne?” belgeselinin gösterimi sonrasinda yönetmen Pinar Fontini izleyicilerle bir araya geldi.

Pinar Fontini filmi çekmeye 2016 yilinda basladigini belirterek "2021 yilinda Antalya Film Forum’dan gelen destekle post prodüksiyona sokabildim. Aslinda filmde anlattigim hikâyeleri bir yandan da yasadim filmi çekerken. Sinemaci kadinlarla ilgili hatalarla dolu bir tarih var aslinda. En dogrusunun elimizden yitip gitmeden o insanlara ulasmak ve onlarla sohbet ederek gerçegi ögrenmek oldugunu düsündüm ve kaydetmeye basladim” dedi.

Yönetmen Metin Dag, 1966 Varto depremini bizzat yasayan ve trajik izlerini hayat boyu tasiyanlarin yolculuguna ve cografyanin yazgisina taniklik ettiren belgeseli “KAF KAF”in gösterimi sonrasinda gerçeklesen söyleside seyircilerin sorularini yanitladi.

Metin Dag, “2020’den beri bu filmi çalisiyorum, her seyrettigimde agliyorum. Aslinda ben belgeseli pandemi döneminde tasarladim. Kendi toplumuma bir sözüm vardi ne yapabilirim diye, o duyguyla yol çiktim. Varto’ya 22 yil sonra gittim. Belgeselde 150 kisi ile röportaj yaptik, hepsinin hikâyesi ayni ama duygulari farkli. 8 ay boyunca hepsine tek tek ulastik. Aslinda 56 yildir topragin altinda kalmis bir elden bahsediyoruz. Hâlen ülkemin birçok yerinde var olan bir aci ve bizim bu acilara el uzatmamiz ve o enkazin altindan çikartmamiz lazim" ifadelerini kullandi.

Özel Gösterimler bölümü filmlerinden “Leyla Hanim”in gösterimi Antalya Büyüksehir Belediyesi Genel Sekreteri Cansel Tuncer’in ev sahipliginde, filmin yönetmeni Ilke Isisag, Izmit Belediye Baskani Fatma Kaplan Hürriyet, Izmit Belediyesi Baskan Yardimcisi Yasar Kardas ve Baskan Vekili Çetin Sarica’nin katilimiyla gerçeklesti.

Trajik bir kaza ile hayatini kaybeden Tu¨rkiye’nin ilk kadin il belediye bas¸kani Leyla Atakan’in hayatini anlatan belgeselin gösterimi sonrasinda Izmit Belediye Baskani Fatma Kaplan Hürriyet, “Leyla Atakan, henüz daha makami yokken, belediye baskani degilken bile iz birakmis bir kadin, dik duruslu bir kadin, ne istedigini bilen bir kadin ve kadinlar için de mücadele eden bir kadin. Böyle kadin mücadeleleri unutulmamali. Toplumun her kesiminde var olma mücadelesi gösteren, ben de varim deme cesaretini gösteren tüm kadinlar için aslinda Leyla Atakan’lar ve onun gibi nice kadin karakterler rol model olmali, o yüzden de unutulmamali dedik, böylesi bir filme imza atmaya çalistik” dedi.



Antalya Film Forum’da Ödüller bu aksam sahiplerini bulacak

Antalya Film Forum’da dün Uzun Metraj Kurmaca, Dizi/Kisa Dizi ve Sümer Tilmaç Antalya Film Destek Fonu Pitching Platformu projelerinin sunumlari gerçeklesti. Tüm kategorilerde sunumlarin sona erdigi Antalya Film Forum’da ödüller bu aksam düzenlenecek törenle sahiplerini bulacak.

Forum+ etkinlikleri bünyesinde deneyimli Amerikali yazar-film elestirmeni Deborah Young moderatörlügünde Amerikali-Fransiz oyuncu-yönetmen-yapimci Jean-Marc Barr ve Türk oyuncu-yapimci Damla Sönmez’in ABD, Avrupa ve Türkiye’deki oyunculuk deneyimleri üzerine konustuklari ustalik sinifi gerçeklesti.

“Dijital Platformlar: Ortak Beklentiler Neler?” baslikli konusmada ise senarist, yönetmen Deniz Akçay, yapimci Yamaç Okur, Netflix Türkiye Içerik Direktörü Özge Bagdatlioglu ve BluTV Içerik ve Ticari Direktörü Deniz Sasmaz Oflaz sektördeki ortak beklentiler üzerine sohbet ettiler.

Antalya Büyüksehir Belediye Baskani Muhittin Böcek’in baskanligini yaptigi 59. Antalya Altin Portakal Film Festivali’nin idari direktörlügünü Cansel Tuncer, yönetmenligini Ahmet Boyacioglu üstlenirken, sanat yönetmenligini Basak Emre, Antalya Film Forum’un direktörlügünü ise Armagan Lale ve Pinar Evrenosoglu yürütüyor.
Kaynak: İHA