2021 Yilinda 82 Milyon Tona Ulasan Çimento Üretimi Bu Yilin Ilk 7 Ayindaki 40 Milyon Tona Geriledi
TÜRKÇIMENTO Yönetim Kurulu Baskani Fatih Yücelik, “2021 yilinda 82 milyon tonluk çimento üretimine ulasan birligimiz, bu yilin ilk 7 ayindaki 40 milyon tonluk üretimle yüzde 10’luk bir gerileme yasasa da, dünyadaki sarsici degisimin etkisinden kaynakli bu düsüsün geçici oldugunu biliyoruz. Evet, bu sene 2021’in pandemi sonrasindaki yüzde 7,2’lik üretim miktari artisini ya da yüzde 5,9’luk iç satis miktarindaki artisi yakalama sansi bulamadik. Ama bu durum, sektör tikandigi, daraldigi ya da gerilemeye basladigi için degil, iç ve dis dinamiklerin üretim maliyetlerinde ve lojistik kanallarinda ortaya çikardigi bir dalgalanmadan kaynaklidir” dedi.
“Çimento sektörü için büyük önem tasiyan bir platforma dönüsmüstür”
Seminerde katkisi olan herkese tesekkürlerini ileten TÜRKÇIMENTO Yönetim Kurulu Baskani Fatih Yücelik, “1987 yilindan bu yana birligimizin öncülügünde düzenlenen etkinligimiz, baslangiçta yalnizca üye fabrikalarimiza yönelik olarak gerçeklestirilen mütevazi bir seminer programi idi. Geçen zaman içinde artan kalitesiyle kendini kanitlamis ve uluslararasi düzeyde güncel teknik konularin tartisildigi, yenilikçi uygulamalarin paylasildigi, özetle çimento sektörü için büyük önem tasiyan bir platforma dönüsmüstür. Çimento sektörüne yeni teknoloji, hizmet, sistem ve ürün gelistiren yerli ve yabanci firmalarin, teknolojilerini çimento üreticilerine tanitmalarina olanak sagliyoruz. Ayrica, olusturdugumuz entegre ortam araciligiyla sektör temsilcilerinin yeni gelismeleri takip etmelerine de destek oluyoruz” dedi.
77 çimento fabrikasiyla ve yillik yaklasik 118 milyon tonluk üretim
TÜRKÇIMENTO olarak sektörü Cemint 2022 etkinligiyle bulusturmanin mutlulugunu yasadiklarini belirten Yücelik, "2023’e Küresel Bakis" temasiyla bugünkü programimizda birbirinden ilgi çekici konularla global konusmacilarimiz yer alacak. Yarin ve sonraki gün ise “Yesil Dönüsümde Çimentonun Gelecegi” ana temasi ile teknik seminer oturumlarimiz gerçeklesecek. 65 yillik deneyimimizle, sektörümüzün gücü ve destegini birlestirdigimiz programimiza bir kez daha hos geldiniz demek istiyorum. Ülkemizde 100 yili askin süredir ekonomik kalkinmanin bas aktörü olan ve sanayinin temelinde yer alarak 77 çimento fabrikasiyla ve yillik yaklasik 118 milyon tonluk üretim kapasitesiyle faaliyetini sürdüren çimento sektörü bugün Dünyada besinci, Avrupa’da lider üretici, Dünyada ikinci büyük ihracatçi konumunda yer almanin hakli gururunu yasiyor. Burada da, ülkemizdeki çimento sektörünün yüzde 94’ünü temsil eden TÜRKÇIMENTO’nun payinin büyük oldugunu bilmek de bu gururumuzu perçinliyor” sözlerine yer verdi.
2021’in pandemi sonrasindaki yüzde 7,2’lik üretim miktari
2021 yilinda 82 milyon tonluk çimento üretimine ulasan birligin, bu yilin ilk 7 ayindaki 40 milyon tonluk üretimle yüzde 10’luk bir gerileme yasasa da, dünyadaki sarsici degisimin etkisinden kaynakli bu düsüsün geçici oldugunu belirten Yücelik, “Süphesiz bu gerilemede, 2021 yilinin 62,7 milyon tonluk iç satis miktarinin 2022 yilinin ayni döneminde yüzde 15’lik düsüsle 28 milyon tona inmesinden de anlayacagimiz üzere iç piyasa daralmasinin da etkisi var. Ancak, dünyadaki bas döndürücü sarsintinin ülkemize etki etmeme zaten ihtimali bulunmamaktadir. Evet, bu sene 2021’in pandemi sonrasindaki yüzde 7,2’lik üretim miktari artisini ya da yüzde 5,9’luk iç satis miktarindaki artisi yakalama sansi bulamadik. Ama bu durum, sektör tikandigi, daraldigi ya da gerilemeye basladigi için degil, iç ve dis dinamiklerin üretim maliyetlerinde ve lojistik kanallarinda ortaya çikardigi bir dalgalanmadan kaynaklidir” dedi.
Ihracatta bu yilin ilk 7 ayinda yüzde 27,2’lik deger bazli artis
Yücelik konusmasina su sözlerle devam etti: “2021 yilinda bir önceki yila göre ihracatta 1 milyar 266 milyon dolarlik satisla gelen yüzde 14’lük deger bazli artisi ve 30,8 milyon tonluk satisi 2022 yilinin ilk 7 ayindaki 21,6 milyon tonluk ve 1 milyar 202 milyon dolarlik ihracat ile kiyaslayinca, ne demek istedigim daha net anlasilir. Küresel ve bölgesel tüm olumsuzluklara ragmen ihracatta bu yilin ilk 7 ayinda yüzde 27,2’lik deger bazli artisa isaret eden bu rakamlar, dogru stratejilerin dogru sonuçlar ortaya çikardigini göstermektedir. Subat ayinda baslayan Rusya-Ukrayna Savasi, küresel çapta oldugu gibi Türkiye’de de olumsuz etkiler olusturdu. Basta enerjide olmak üzere ciddi maliyet artislariyla karsi karsiya kaldik. Geçen yilin ayni dönemine göre Eylül 2022’de TL bazinda, elektrik fiyatinda yaklasik yüzde 431, ithal kömür fiyatinda yaklasik yüzde 311, petrokok fiyatinda yaklasik yüzde 161, yerli kömür fiyatinda da yaklasik yüzde 186 artis gerçeklesti. Dolar kuru degisimi de ayni dönem için yaklasik yüzde 115 artti.”
Kömürle üretim yapan santrallere olan ihtiyacin azaltilmasi hedefleniyor
“Döviz kurlarindaki ve enerji birim maliyelerindeki bu yükselis, enerji maliyetlerinin degisken maliyetler içindeki payinin da halen yüzde 85’ler düzeyinde seyretmesine neden oluyor” ifadelerini kullanan Yücelik, “Söz konusu bu artislara ragmen sektörümüz teknolojik ve sürdürülebilirlik yatirimlarina her geçen gün devam ediyor. Hepinizin bildigi üzere bugün artik sürdürülebilirlik konusu ticari hayatta varligini sürdürmek isteyen üreticiler için vazgeçilmez bir modele dönüstü. Yesil dönüsümde sektör olarak üzerimize büyük bir görev düstügünün farkindayiz. Bunlardan en önemlisi düsük karbonlu üretim yapmaktir. Düsük karbonlu üretimde stratejik uygulamalarin ilk adimini da üreticilerin sürdürülebilirlik dönüsüm programi olusturmasi olarak görüyoruz. Bildiginiz gibi, çimento sektöründe enerji verimliligi yatirimlari, biyokütle kullanimi, atik isidan elektrik üretimi, katkili çimento üretimi konularinda, büyük yatirimlar yapiliyor. Atik isidan elektrik üretiminde devlet tesviki olmaksizin 16 fabrikada, 25 hatta kurulu atik isi geri kazanim tesisleriyle 141,5 MW kurulu güce ulasmis durumdayiz. Bu sayede 570 bin hanenin günlük tüketimine denk gelen elektrik enerjisi ihtiyaci sadece prosesten çikan atik isi ile karsilaniyor. Sektör olarak atik isi geri kazanimi tesis yatirimlarinin uygun finansman mekanizmalariyla hayata geçirilerek bir an önce tesvik edilmesi, endüstriyel tesislerin çok hizli bir sekilde mini santrallere dönüstürülmesi, bu sayede kömürle üretim yapan santrallere olan ihtiyacin azaltilmasi ve dolayli yoldan da karbon emisyonlarinin düsürülmesi seklinde çok hizli geri dönüsleri olacagini düsünüyoruz” açiklamasina yer verdi.
Turkçimonta üyeleri tarafindan 2021 yilinda 2,8 milyon ton alternatif hammadde
Alternatif yakit kullaniminin artirilmasina iliskin inisiyatif ile biyokütle içeren atiklarin kullanim miktarinin artirilmasi da sektör olarak bir baska hedefleri oldugunu belirten Yücelik, “Zira, atiklarin içerdigi biyokütle, uluslararasi ve ulusal mevzuatimizda karbon nötr olarak tanimlaniyor. Fabrikalarimizdaki firinlarda kömür ve petrol koku yerine kullanilan biyokütle içeren atiklarin artmasi oraninda karbon emisyonlari nötrlendigini ve emisyonlarin azaldigini biliyoruz. Burada bazi rakamlari paylasarak sektörün bu konudaki çalismalarini daha net anlatabilecegimize inaniyorum. Sektörün çati örgütü olan Turkçimonta üyeleri tarafindan 2021 yilinda 2,8 milyon ton alternatif hammadde, 1,5 milyon ton alternatif yakit kullanildi. Alternatif yakit kullanimiyla 740 bin ton petrol koku esdegerinde ithal yakit tasarrufu saglandi. Böylelikle sektörün toplam enerji tüketiminin yüzde 8,1’i alternatif yakitlardan elde edildi” ifadelerine yer verdi.
TÜRKÇIMENTO olarak yapilacak Ar-Ge faaliyetleri ve alternatif hammadde kullaniminin yayginlasmasi ile önemli bir maliyet olusturmadan emisyonlarin azaltilabilecegini düsündüklerini kaydeden Yücelik, “Yesil dönüsüm yolunda sektörümüzün önemle üzerine çalistigi ve yatirimlarini yönlendirdigi bir diger husus ise yenilenebilir enerji konusudur. Yenilenebilir enerji yatirimlari ile elektrik iletim hatlarindaki yatirim ihtiyacinin azaltilabilmesi, enerji kalitesinin artirilabilmesi ve üretim noktasinda tüketim gerçeklestigi için enerji kayiplarinin azaltilabilmesi mümkün hale gelecektir. Çimento sektörü olarak öz tüketim amaçli yenilenebilir enerjide 24,5 MegaWatt kurulu gücü devreye aldik. Fizibilite asamasindaki toplam gücümüz ise 211 MegaWatt. Mevzuata iliskin engeller konusunda yaptigimiz sektörel girisimlerin büyük oranda karsilik bulmasinin, devreye alinacak tesis yatirimlarini daha da artiracagini öngördügümüzü de belirtmek istiyoruz” açiklamasina yer verdi.
Türkiye’nin 2053 net sifir emisyon hedefinin ve yesil kalkinma politikalarinin belirlenmesinde sektör adina katkiyi devam ettiklerini belirten Yücelik, konusmasini su sözler ile tamamladi: “Sürdürülebilirligin saglanmasi ve emisyon azaltilmasi için biyokütle içeren atiktan türetilmis yakit kullaniminin, yenilenebilir enerjilerin kullaniminin artirilmasi ve tesvik mekanizmalarinin gelistirilmesi, karbon yakalama ve yeniden kullanimini, çimento üretiminde yeni teknolojilerin gelistirilmesi için çalisiyoruz.”
“Rusya’ya olan bagliligin çok güçlü oldugunu görüyoruz”
Avrupa Çimento CEO’su Koen Coppenholle ise “Çimento sektörü olarak odaklanmamiz gereken husus is gücümüzü de birlikte dönüstürmeliyiz. Enerji krizi tablosu, kriz baslamadan önce de vardi. Sadece Avrupa’da degil dünyanin her yerinde karsitlastigimiz sorun iklim degisikligidir. Avrupa’da enerji krizi son derece tehlikeli bir kokteyl sunuyor. Hane halkina enerji desteklerinin devam etmesi gerekiyor. Hükûmetler arasinda bir kopukluk var. Bir de rekabet var. Avrupa Rusya’ya yaptirimlar konusunda çok hizli ilerledi. Enerji üretimine baktigimiz zaman tüketimin yüzde 41’ine temsil ediyor. AB ithalata baglidir. Rusya’ya olan bagliligin çok güçlü oldugunu görüyoruz. Dogalgaza baktigimizda yüzde 45’inde Rusya’ya bagliyiz. Bu 2022 yilinda yüzde 14’e indi. Dogalgaz ve elektrik birbiri ile yakinda ilintilidir. Bazi ülkelerde elektrik maliyetlerinde 10 kat artis gördük” dedi.
“Her zaman betona ve çimentoya ihtiyaç duyacagimizi fark etmemiz lazim”
Avrupa’nin enerji krizinde kisa ve uzun vadeli tedbirler almaya çalistigini belirten Coppenholle, “Enerji tartismalarinda Avrupa’nin durumu çok zor. Avrupa’nin enerji konusunda bagimsiz olmasi için yeterli yatirimlarin yapilmadigi görülüyor. 2050 yilinda enerjiye büyük bir ihtiyacimiz var. Bunlarin büyük bir kismi yenilenebilir enerjiden gelmesi gerekir. Enerjiye ihtiyacimiz var. Avrupa’da insaat pazarina baktigimizda insaat pazarinin yavaslayacagini öngörüyoruz. Bunun göz önüne almamiz gerekecek. Her zaman betona ve çimentoya ihtiyaç duyacagimizi fark etmemiz lazim. Betona daha da fazla ihtiyaç duyacagiz. Binayi daha az beton kullanarak nasil yapabiliriz bunu da ele almamiz gerekir. Metrekareye düsen beton miktari azalacak” sözlerine yer verdi.
“Sifir karbona geçis amacimiz var”
Çimento ve Beton Birligi CEO’su Thomas Guillot, ise konusmasinda su sözlere yer verdi: “Sifir karbona geçis amacimiz var. Tek bir yenilikçilik bu emisyonlari indirmedi. Sadece Covid indirdi. Dünyanin ihtiyaci buydu. Sektör olarak bir planimiz var. Plani olan az sayida sektörden birisiyiz. Özellikle insaat malzemesini nasil kullaniriz. Malzememizin akilli kullanimina nasil geçebiliriz. Yenilikçilik kilit bir isimdir. 2030 yilinda betonda yüzde 25 ve çimento da yüzde 20 olarak azaltma hedefimiz var.”
Konusmalarin ardindan TÜRKÇIMENTO Yönetim Kurulu Baskani Fatih Yücelik tarafindan katilimcilara tek tek plaket taktim edildi.