Dermatoloji Uzmani Prof. Dr. Kartal'dan, Dünya Genelinde 'Uyuz Hastaligi' Artisi Uyarisi

Son yillarda ‘uyuz hastaligi’ ile kliniklere basvurularin dünya genelinde bir artis gösterdigini vurgulayan Diskapi Yildirim Beyazit Egitim Ve Arastirma Hastanesi Dermatoloji Klinigi Egitim ve Idari Sorumlusu Prof. Dr. Selda Pelin Kartal, “Uyuz hastaligi dermatolojik bir problem, ama deriye ait bir dermatoz (deri hastaligi) degil. Yani herhangi bir insanda hayatinda hiçbir zaman cilt sorunu yasamamis bir insanda da bulas olabilir. Enfestasyon dedigimiz parazitlere bagli bir bulasici tablo. Yani sadece deri hastaligi demek belki de tam dogru olmuyor. Herhangi birimizde bulas yolu ile ortaya çikabilen son derece kasintili. Karsilastigimiz en kasintili hastalik, özellikle de gece kasintilari ile karakterize bir tablo var. Bir an önce de tedavi edilmesi gerekiyor, çünkü diger insanlara da bulastirma ihtimali var. Bir halk sagligi problemi teskil edebiliyor. Bu nedenle tanisi ve tedavisi çok önemli” ifadelerini kullandi.

“Semptomlar temastan sonra 2-6 hafta gibi ortaya çikar”

Uyuz hastaliginin bulasici bir hastalik olduguna dikkat çeken Prof. Dr. Kartal, “Belirtileri öncelikle bilerek veya bilmeyerek yakinindaki bir uyuzlu hasta ile temasi olmasi lazim. En az 15-30 dakika bir ten temasi olabilir. Ya da ortak esya kullanimi olabilir. Bu kisi esyanin sahibinin uyuz olup olmadigini bile de bilir bilmeye de bilir. Semptomlar temastan sonra 2-6 hafta gibi ortaya çikar. Son derece kasintilidir. El bileklerinde, gögüste, karinda, bacaklarda, gece artan gündüz daha rahat seyreden, deride kirik beyaz çizgiler ile seyreden bir hastalik. Hastanin da kasinti ile bolca derisini yirttigi bir tablo. Gece kasintisi bizim için çok uyarici oluyor. Yakinlarinda birinin hastalik hikayesi olmasi bizim için çok uyarici oluyor. Ayrica hasta bize geldiginde muayene bulgumuz ile rahatlikla ‘bu hasta uyuz’ diyebiliyoruz” diye konustu.



“2008’den itibaren tedrici bir artis var”

Son zamanlarda kendilerine gelen uyuz hastaligi basvurularinda da bir artis gözlemlediklerine dikkat çeken Prof. Dr. Kartal, “Son yillarda gerçekten anlamli bir artis söz konusu. 2008’den itibaren tedrici bir artis var. Son 1 yilda da bir önceki yila göre, yaklasik yüzde 50’lik bir artis sahadan aldigimiz bilgiler ve kisisel gözlemlerimize göre de var. Ama bunun daha da artacagini düsünüyoruz. Google aramalarinda da ‘uyuz’ aramasinin son derece siklastigini gördük. Gelen hastalarimiz bize basvurmadan önce kendilerince tedaviler uygulamaya çalisiyorlar. Bu nedenle de tedavilere geç geliyorlar” seklinde konustu.



“Uyuz paraziti bir tünel kazici”

Uyuz parazitinin bir tünel içerisinde ilerledigini belirten Dermataloji Uzmani Doktor Aslan Yürekli, “Uyuz paraziti bir tünel kazici. Dislerini kullanarak derimizin altinda tünel kaziyor. Kendine bir ev yapiyor ve bu evde de yumurtalarini birakip çogaliyor. Bizim amacimiz bu tüneli bulup ortaya çikarmak. Taniyi bu sekilde ortaya koyuyoruz. Paraziti buradan alip mikroskoba koydugumuzda aslinda bunun uzuvlarinin, bacaklarinin, agzinin, kafasinin ve gövdesinin oldugunu görüyoruz. Yani bu bir böcek. Böcek kisiye bulasiyor ve çogalmaya devam ediyor. Tani da bu tünel dedigimiz kisimdan bir örnek aliyoruz ve inceledigimizde ‘evet burada uyuz var’ diyebiliyoruz” açiklamasinda bulundu.

Ayrica uyuz hastaliginin belirtilerinin daha sonra da ortaya çiktigina dikkat çeken Uzman Doktor Aslan Yürekli, hastaligin tedavi sürecinin aile bireyleri ile ayni anda baslamasi gerektigini vurguladi. Bir hastaya uyuz bulasmasi halinde, temasta bulunan diger bireylerin de direkt hastaliga potansiyel bireyler haline geldigini belirten Uzm. Dr. Yürekli, tedavinin birlikte sürdürülmemesi halinde kisir döngü ile bir kisinin iyilesip digerinin yeniden hastalanacagini söyledi.