'Türk Dizileri Uluslararasi Kültürel Köprü Kuruyor'

Doç. Dr. Faik Tanrikulu, küresel bir basari hikayesine dönüsen Türk dizileri hakkinda, “Ülkeler arasindaki baglari güçlendirmesinin disinda milyonlarca dolar harcayarak yapilacak tanitim kampanyalarinin ücretsiz yapilmasina olanak sagliyor” dedi.

'Türk Dizileri Uluslararasi Kültürel Köprü Kuruyor'


Son 20 yillik dönemde önemli bir ivme kazanan Türk dizi sektörü, bu konudaki ihracat oranlarinda da ABD’nin ardindan ikinci siraya yerlesti. Türk yapimlari Güney Amerika’dan Rusya’ya, ABD’den Çin’e dünyanin dört bir yanina ulasiyor. Her yil 100’ün üzerinde dizinin üretildigi sektörde, birçok yapim Türkiye’de yayindan kalksa da yurt disinda talep görmeyi sürdürüyor. Ekonomik anlamda ülkemize büyük katki saglayan dizi filmler kültürel diplomasi ve ülke tanitiminda da etkin sekilde kullaniliyor. Konu hakkinda açiklama yapan Istanbul Medipol Üniversitesi Insan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Ögretim Üyesi Doç. Dr. Faik Tanrikulu, Türk dizilerinin gösterime girdigi bölgelerde Türkiye’ye olan ilgi ve bakis açisinin olumlu anlamda degistigini söyledi.

Türk yapimlari sayesinde Türkçe ögrenmek isteyen yabanci sayisinin arttigini kaydeden Doç. Dr. Tanrikulu söyle konustu: “Türk dizileri, ülkeler arasindaki baglari güçlendirmesinin disinda milyonlarca dolar harcayarak yapilacak tanitim kampanyalarinin ücretsiz yapilmasina olanak sagliyor. Dizilerin etkisiyle uluslararasi medyada Türkiye hakkinda olumlu haberlerin yayginlastigini görebiliyoruz”.

“Türk dis politikasi 2000’den sonra dönüsüm yasadi”

2000’li yillarin basindan itibaren dis politikada sosyal, ekonomik ve siyasi dönüsüm yasanmakta oldugunu kaydeden Doç. Dr. Tanrikulu, Türkiye’nin diziler yoluyla da yumusak güç unsurunu kullandigini söyledi.

TIKA, YTB, Maarif, Kizilay ve Yunus Emre Enstitüsü gibi yumusak güç kapsaminda açilan kurumlarin disinda kültür politikalari olarak kabul edilen Türk dizilerini ayrica degerlendirmenin önemli oldugunu ifade eden Doç. Dr. Tanrikulu sözlerine söyle devam etti: “Uluslararasi bir boyut kazanan yerli dizi sektörü bir taraftan ulusal kanallarda en fazla seyredilen programlar haline gelirken diger taraftan ulusal sinirlari asarak dünyanin 156 ülkesine ihraç ediliyor. Öyle ki bu basari hikayesi bu alanda çalisan girisimcileri tesvik etmis ve zamanla her yil 100’ün üzerinde dizi üretilmesine sevk etmistir. Diziler baslangiçta Ortadogu ve Balkan ülkelerine ihraç edildiyse de Latin Amerika, ABD, Rusya ve Pakistan gibi farkli cografyalarda 700 milyonun üzerinde izleyici ile bulusuyor. Türk dizilerinin baslangiç serüveni, bölgelerde olusturdugu etki ve hepsinden önemlisi Türk ekonomisine sagladigi dolayli ve dogrudan katkilarin bilinmesi gerekir”.

“Dizilerin ekonomik katkisi büyük”

Türk dizilerinin yerel pazardan küresel boyuta ulasmasinin Türkiye açisindan önemli bir basari hikayesi olduguna deginen Doç. Dr. Tanrikulu, “Bilimsel çalismalar dizilerin gösterime girdigi ülkelerde yerli halkin Türkiye’yi ziyaret etmeye karar vermesinde etkili oldugunu ortaya koyuyor. Özellikle dizi çekimlerinin yapildigi bölgeye ve mekanlara ziyaretler artmistir. Öte taraftan dizilerin yaygin oldugu bölgelerle ticari iliskilere ivme kazandirdigi bir gerçek. Bilhassa Ortadogu’ya yapilan ihracatin 2002-2017 yillari arasinda iki kat artis göstermesi dizilerin dolayli etkisini gösteriyor. Buna benzer durumu 2014 sonrasi dizilerin gösterime girmeye basladigi Latin Amerika ülkelerinde de görülmekte. Zira ticari hacmimizin düsük oldugu o ülkelerde diziler sayesinde ihracatimiz son yillarda 3 kat artis gösterdi. Bu konuda kamu kuruluslari disinda özel sektörün gelistirmis oldugu Türk dizileri Türkiye’nin turizmine ve ekonomisine tahmin edilenden fazla katki yapti. Zira 20 yillik sürede ABD’den sonra dünyada en büyük dizi ihracatçisi olmayi basarmasi bunun göstergesi” seklinde konustu.

Kaynak: İHA