Karantinada Kalanlardan Esinlendi, 'İzolasyon Müziği' Besteledi
Uluslararası birçok ödüle layık görülen besteci Yaşar Üniversitesi Müzik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Can Özer’in, tamamını salgın döneminde bestelediği eserlerden oluşan 6. solo albümü “2020” yayınlandı. Özer’in “İzolasyon Müziği” adlı dizisi ve “#beethoo” isimli elektroakustik bestelerinin yer aldığı albüm, tümüyle karantina güncesi niteliğinde.
Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Can Özer, Covid-19 salgını nedeniyle tüm konser ve etkinliklerin iptal edildiği günlerde, müzik üretimine ara vermedi. Çeşitli festivallerden eser siparişleri alan Prof. Dr. Özer, izole olmak zorunda kalan insanların duydukları ve düşündüklerinden ilham alarak 7 eserden oluşan “İzolasyon Müziği” ismini verdiği beste dizisini ortaya çıkardı. Beethoven’in 250. doğum yıldönümü olan 2020’de, ona bir saygı duruşu niteliğindeki “#beethoo” isimli 3 bölümlük bir eser de besteleyen Özer, iki çalışmasını “2020” ismiyle albüm olarak yayınladı.
"Yaşamak için kısıtlı bir zamanımız yok, sadece çoğunu boşa harcıyoruz"
Salgın ve koşullarından ilham aldığı eserlerinin oluşma sürecini anlatan Mehmet Can Özer, “İzolasyon Müziği no.1, Kiev Uluslararası Müzik Festivali siparişi olarak ortaya çıkan ve karantinadaki bir günümü anlatan bir eser. No. 2 ise Gdansk’taki Baltık Kültür Merkezi’nin siparişi olarak giderek derinleşen sessizlik ve durağanlaşan hayatlarımızda duyduğumuz seslerin yeniden anlamlandırılmasını ele alıyor. No. 3, Gedik Sanat tarafından sipariş edildi ve değerli keman sanatçısı Önder Baloğlu için yazıldı. Burada Stoacı filozof Seneca’nın ‘Yaşamak için kısıtlı bir zamanımız yok, sadece çoğunu boşa harcıyoruz’ cümlesi üzerinden zamanı irdeledim. No. 5 Lviv Vox Electronica Festivali’nin siparişiydi ve benim görsel/işitsel çalışmalarımın bu serideki ilki niteliğinde. No. 4, 6, 7 ise Goethe Enstitüsü tarafından sipariş edildi ve yine görsel/işitsel olarak bestelendi. İzolasyon Müziği beste dizisi, seslere dair duymak, dinlemek ve maruz kalmak kavramlarının, sessel ve görsel olarak sorgulaması ile sorgulatmasını yaparak dinleyicileri hep var olan seslerden ürettiğim yepyeni bir ses evrenine davet ediyor” dedi.
İlgi çekici eserler
Prof. Dr. Özer, albümün ilgi çekici eserlerinden birisinin ise Ernst Reuter İnisiyatifi siparişi olan “#beethoo” olarak karşımıza çıktığını belirtti.
Beethoven’in 250. doğum yıl dönümü olan 2020, ona bir saygı duruşu niteliğindeki bu eserle Özer, idealist besteci Beethoven’in döneminin ruhuna gönderme yaptı. Özer, “Alman idealizmi ve Fransız Devrimi’nin sonuçları, Beethoven’in eserleri üzerinde derin bir etkiye sahipti. #beethoo isimli eserim, eşitlik, saygı, özgürlük ve insanlık ideallerinin günümüz dünyasındaki durumuna bir bakış niteliğinde” diye konuştu.
#beethoo şu üç bölümden oluşuyor: 1- (c)ode to Joy: bilgisayarın öğrendiği ve ardından yorumladığı 9. Senfoninin son bölümü, 2- Love Digested: Beethoven’ın bir aşk mektubunu kendi ağzından dinlemek, 3- Failed Mailed: Beethoven çok sevdiği uzun yürüyüşleri yaparken başına gelenler. Besteleri ve görseller için geliştirdiği bilgisayar programları ile sanat ve teknoloji kesişiminde bir üretimde olan Prof. Dr. Mehmet Can Özer’in albümü, tüm dijital müzik platformlarda bulunabilir. Görsellerle izlemek isteyenler ise YouTube üzerinden albüme erişebiliyor.
Kaynak: İHA
"Yaşamak için kısıtlı bir zamanımız yok, sadece çoğunu boşa harcıyoruz"
Salgın ve koşullarından ilham aldığı eserlerinin oluşma sürecini anlatan Mehmet Can Özer, “İzolasyon Müziği no.1, Kiev Uluslararası Müzik Festivali siparişi olarak ortaya çıkan ve karantinadaki bir günümü anlatan bir eser. No. 2 ise Gdansk’taki Baltık Kültür Merkezi’nin siparişi olarak giderek derinleşen sessizlik ve durağanlaşan hayatlarımızda duyduğumuz seslerin yeniden anlamlandırılmasını ele alıyor. No. 3, Gedik Sanat tarafından sipariş edildi ve değerli keman sanatçısı Önder Baloğlu için yazıldı. Burada Stoacı filozof Seneca’nın ‘Yaşamak için kısıtlı bir zamanımız yok, sadece çoğunu boşa harcıyoruz’ cümlesi üzerinden zamanı irdeledim. No. 5 Lviv Vox Electronica Festivali’nin siparişiydi ve benim görsel/işitsel çalışmalarımın bu serideki ilki niteliğinde. No. 4, 6, 7 ise Goethe Enstitüsü tarafından sipariş edildi ve yine görsel/işitsel olarak bestelendi. İzolasyon Müziği beste dizisi, seslere dair duymak, dinlemek ve maruz kalmak kavramlarının, sessel ve görsel olarak sorgulaması ile sorgulatmasını yaparak dinleyicileri hep var olan seslerden ürettiğim yepyeni bir ses evrenine davet ediyor” dedi.
İlgi çekici eserler
Prof. Dr. Özer, albümün ilgi çekici eserlerinden birisinin ise Ernst Reuter İnisiyatifi siparişi olan “#beethoo” olarak karşımıza çıktığını belirtti.
Beethoven’in 250. doğum yıl dönümü olan 2020, ona bir saygı duruşu niteliğindeki bu eserle Özer, idealist besteci Beethoven’in döneminin ruhuna gönderme yaptı. Özer, “Alman idealizmi ve Fransız Devrimi’nin sonuçları, Beethoven’in eserleri üzerinde derin bir etkiye sahipti. #beethoo isimli eserim, eşitlik, saygı, özgürlük ve insanlık ideallerinin günümüz dünyasındaki durumuna bir bakış niteliğinde” diye konuştu.
#beethoo şu üç bölümden oluşuyor: 1- (c)ode to Joy: bilgisayarın öğrendiği ve ardından yorumladığı 9. Senfoninin son bölümü, 2- Love Digested: Beethoven’ın bir aşk mektubunu kendi ağzından dinlemek, 3- Failed Mailed: Beethoven çok sevdiği uzun yürüyüşleri yaparken başına gelenler. Besteleri ve görseller için geliştirdiği bilgisayar programları ile sanat ve teknoloji kesişiminde bir üretimde olan Prof. Dr. Mehmet Can Özer’in albümü, tüm dijital müzik platformlarda bulunabilir. Görsellerle izlemek isteyenler ise YouTube üzerinden albüme erişebiliyor.