GÜNCELLEME - Sakarya'da Havai Fişek Fabrikasındaki Patlamaya İlişkin 7 Sanık Hakim Karşısında

Müşteki Aysel A: 'Muskaları bize serdirmişlerdi, çok güneş vardı. Kuruyan malları paketliyorduk. Bir ateş, bir ses rüzgar oldu, ateş gördük. İkinci patlamada yerdeydim, hatırlamıyorum, sağ omzum kırılmış, yer yanıyordu. Bizim çalıştığımız mallar da yanıyordu. İlk gördüğümde muskalardan ateş geliyordu. İkinci patlamanın nereden geldiğini görmedim, düşmüştüm' Müşteki Enes D: 'Patlama anında hiçbir şey hissetmedim, anlayamadım, basınç beni ormana fırlattı, savurmasa paramparça olacaktım. 24 gün yoğun bakımda ölüm tehlikesiyle yaşadım'MÜŞTEKİ BEYANLARI EKLENDİ

Sakarya'nın Hendek ilçesindeki fabrikada meydana gelen patlamaya ilişkin aralarında fabrika sahiplerinin de bulunduğu 5'i tutuklu 7 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesince Ferizli ilçesinde yeni inşa edilen cezaevi kampüsündeki salonda görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklarla müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşma salonu binası içi ve çevresinde kolluk kuvvetlerince geniş güvenlik önlemi alındı.

Duruşmaya müştekiler, patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları ve diğer izleyiciler yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri uygulanarak alındı.

Dün, tutuksuz sanık Ahmet Ç'ye yönelik çapraz sorgu devam ettiği sırada müştekilerle sanıklar arasında çıkan tartışma üzerine ara verilen duruşma tekrar başladı.

Yoklamayla başlanan duruşmada, sanık Ahmet Ç'nin çapraz sorgusuna devam edildi.

Müşteki avukatının, "Savunmanızda 'Çin Mahallesi dışındaki yerlerde çalışan işçilerin üretimini yetiştiremediği zaman yemeğe, molaya çıkamıyordu.' şeklinde beyanda bulundunuz. Buradaki sorumlar kimlerdir?" sorusuna, "Kişi başına düşen kaç üretim varsa o eninde sonunda çıkacaktı. Üretim yetişmezse akşam Hasan Ali V. tarafından hesabı sorulurdu." cevabını verdi.

- "İlk gördüğümde muskalardan ateş geliyordu"

Çapraz sorgunun ardından beyanı alınan müşteki Aysel A, fabrikada 6 yıldır işçi olarak çalıştığını söyledi.

Patlama sırasında dışarıda olduğunu belirten Aysel A, "Muskaları bize serdirmişlerdi, çok güneş vardı. Kuruyan malları paketliyorduk. Bir ateş, bir ses rüzgar oldu, ateş gördük. İkinci patlamada yerdeydim, hatırlamıyorum, sağ omzum kırılmış, yer yanıyordu. Bizim çalıştığımız mallar da yanıyordu. İlk gördüğümde muskalardan ateş geliyordu. İkinci patlamanın nereden geldiğini görmedim, düşmüştüm." dedi.

Aysel A, herkesin koli sayısının olduğunu, bu sayıyı veremeyenlerin yemeğe, molaya gidemediğini savunarak, "Baskı vardı üzerimizde. Emir ve talimatları Erşan Ö. ve Hasan Ali V'den alıyorduk. Hastanede yattım ama Yaşar Bey, bir kere bile arayıp sormadı, geçmiş olsun demedi. Mağdurum. Şikayetçiyim." ifadesini kullandı.

Müşteki Büşra K. de patlama sırasında bir basınç olduğunu belirterek, "Her şey üstüme yıkılmaya başladı, koşmaya başladım. İş yerinde gerekli ekipmanlar dağıtılıyordu ama yeterli ve koruyucu değildi, hiçbir etkisini göremedim ben. Bu durumu söylüyorduk ama değişen bir şey olmuyordu. İş güvenliği konusunda gerekli eğitimler veriyorlardı. Üretim konusunda herkesin sayısı oluyordu, yanımızda çok mal birikiyordu o sayıyı vermek izin için bu mecburdu. Denetlemeden bir hafta öncesinden haberimiz oluyordu, ona göre eksiklikler gideriliyordu. Asıl üretim bölümü kapatılıyordu." dedi.

Patlamada hayatını kaybeden Muhammet Seyfi Çanakçı'nın ablası müşteki Havva G. de şikayetçi olduklarını, davaya katılmak istediklerini söyledi.

Müşteki Enes D, Çin Mahallesi'ndeki misket fırınında çalıştığını belirterek, "Patlama anında hiçbir şey hissetmedim, anlayamadım, basınç beni ormana fırlattı, savurmasa paramparça olacaktım. 24 gün yoğun bakımda ölüm tehlikesiyle yaşadım. Patlamanın nereden geldiğini anlayamadım. Çin Mahallesi'nde denetim görmedim. Bize eldiven, bileklik, gözlük veriyorlardı. Arkadaşlarımız bazen kullanıp bazen kullanmıyorlardı. Makine vardı, barut kırılıyordu ve eleme yapılıyordu. Yoğun bakımda yatarken Allah razı olsun patronlarım benim ihtiyaçlarımı gördüler. Sanıkların hiçbirinden şikayetçi değilim. Davaya katılmak istemiyorum." dedi.

Duruşma, müşteki beyanlarının alımıyla devam ediyor.

- Süreç

Sakarya'nın Hendek ilçesi Yukarıçalıca mevkisinde yaklaşık 15 dönüm üzerine kurulu havai fişek fabrikasında 3 Temmuz 2020'de saat 11.15'te meydana gelen ve olay yerine 50 kilometre mesafedeki kentin birçok noktasından duyulan patlamalarda 7 kişi hayatını kaybetmiş, 127 kişi yaralanmıştı.

Patlamaya ilişkin gözaltına alınan aralarında fabrika sahibinin de bulunduğu 5 şüpheli tutuklanmış, bir zanlı ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

Kontrollü imha amacıyla Adapazarı ilçesi Taşkısığı mevkisine getirilen fabrikadaki patlayıcıların 9 Temmuz'da saat 11.35'te kamyondan indirildiği sırada meydana gelen patlamada da 3 asker şehit olmuş, 8 jandarma personeliyle kamyon şoförü yaralanmıştı.

İlk patlamaya ilişkin soruşturmayı yürüten Hendek Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan fezleke, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca aralarında fabrika sahiplerinin de bulunduğu 7 şüpheli hakkında hazırlanan 27 sayfalık iddianame, 1. Ağır Ceza Mahkemesine sunuldu. Mahkemece kabul edilen iddianamede, 5'i tutuklu 7 kişinin "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Kaynak: AA