Çocuk Yasta Mevlana'nin Yoluna Girip Sema Yapiyorlar
Konya'da sema mesk tahtasinda aylar süren egitimle yetiserek uluslararasi törenlerde sema icra eden çocuk semazenler, Mevleviligin temel ögretileri sevgi, saygi, hosgörü gibi olumlu duygu ve davranislari da kazanarak hayatlarinda tatbik ediyor Postnisin Fahri Özçakil: 'Küçük semazen kardeslerimizin sema meydaninda, o günahsiz agizla, halisane niyetle sema etmeleri hepimizi etkiliyor. Hepimiz duygulaniyoruz. O gönüllerindeki, küçük kalplerindeki duyguyu hissetmek gerçekten hepimize ayri bir huzur bahsediyor' 13 yasindaki semazen Emirkan Bektas: 'Sema meydanina çiktigimda Allah'i zikrediyorum. Aklima hiçbir sey gelmiyor. Dalip gidiyorum. Allah'i zikrederken kalbimde tarif edemedigim bir seyler oluyor. Içim bir rahatlik ve huzura bürünüyor'
SERHAT ÇETINKAYA - Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin izinden giden çocuk semazenler, sema meydaninda günahsiz kalpleri temsil ediyor.
Sema mesk tahtasinda aylar süren egitimle yetisen küçük semazenler, Mevleviligin temel ögretileri sevgi, saygi, hosgörü gibi olumlu duygu ve davranislari da kazanarak hayatlarina yansitiyor.
11 ila 16 yaslarindaki 6 çocuk semazen, Kültür ve Turizm Bakanligi Konya Türk Tasavvuf Müzigi Toplulugu'yla Mevlana'nin 748. Vuslat Yil Dönümü Uluslararasi Anma Törenlerinde sema ediyor.
Mevlana'nin anildigi uluslararasi törenlerde binlerce kisi önünde sema icra eden semazen çocuklar, önemli bir sorumlulugu üstlenmenin de hazzini yasiyor.
Kültür ve Turizm Bakanligi Konya Türk Tasavvuf Müzigi Toplulugu Müdürü ve Postnisin Fahri Özçakil, AA muhabirine, 13. yüzyildan günümüze dini bir ritüel olarak yapilagelen Mevlevilerin sema zikrinin her dönem büyük ilgi gördügünü söyledi.
Sema egitimi almak isteyen çocuklarin gönüllü olarak geldigini belirten Özçakil, Hazreti Mevlana'nin ögretilerine, dini yasantisina, edep ve ahlak anlayisina uygun yasamak isteyenlerin elinden tuttuklarini dile getirdi.
- Egitimleri 3 ay ile bir yil arasinda degisiyor
"Nevniyaz" denilen semazen adayi çocuklarin egitimlerinin önce sema mesk tahtasinda basladigini anlatan Özçakil, "Bir metrekarelik, ortasinda bombeli bir çivi olan kaygan ahsap zeminde, çiplak ayagin altina tuz serperek sol ayak basparmagiyla çark egitimi basliyor. Sonra kol açma, basin ve vücudun durusu ögretilerek artik tennure giyme ve sikke tekbirleme töreni ile sema etmeye hak kazaniyorlar. Çocuklarimizin egitimi kabiliyetine göre 3 aydan 1 yila kadar sürebiliyor." diye konustu.
Kendisinin de küçük yasta sema icra etmeye basladigini hatirlatan Özçakil, küçük semazenlerin semahanede kendileriyle olmasindan büyük memnuniyet duyduklarini dile getirdi.
Özçakil, Hazreti Mevlana'dan günümüze gelmis Türk Islam Tasavvuf Kültürü'nün önemli ögesi Mevlevilik kültüründe yer alan bu ritüeli gelecek nesillere aktarmanin huzurunu ve mutlulugunu yasadiklarini vurgulayarak, "Çünkü onlar bizim gelecegimiz. Küçük semazen kardeslerimizin sema meydaninda, o günahsiz agizla, halisane niyetle sema etmeleri hepimizi etkiliyor. Hepimiz duygulaniyoruz. O gönüllerindeki, küçük kalplerindeki duyguyu hissetmek gerçekten hepimize ayri bir huzur bahsediyor." ifadelerini kullandi.
Mevlana ögretilerinin Konya'dan filizlenip tüm dünyaya yayildigini vurgulayan Özçakil, çocuk semazenlerin de bunun bilinciyle büyük bir sorumluluk içerisinde semayi kendilerine has güzellikte icra etmeye gayret ettiklerini söyledi.
- "Insanlara daha iyi davraniyorum"
Çocuk semazenlerden 15 yasindaki Umut Ipek de 10 yasindayken 6 ay egitim alarak sema etmeye basladigini söyledi.
Sema ederken "manevi huzura çikmis" gibi hissettigini anlatan Ipek, "Zaten abdestli olarak çikiyoruz. Insana büyük huzur veren bir sey. Sema meydaninda hiçbir sey düsünmüyoruz. Allah'i zikredip, O'nu düsünüyoruz. Kalbimiz ariniyor. Öte yandan Mevlana'nin hayatini okuyup ögrendikten sonra daha hosgörülü olmaya basladim. Insanlara yaklasimim degisti. Disaridayken sema meydanina gelecegimi hatirlayip daha sakin ve samimi oluyorum. Insanlara daha iyi davraniyorum." diye konustu.
Semazenleri çok sevdigi için ailesinin yönlendirmesiyle 3 yildir sema etmeye çalistigini aktaran 13 yasindaki Emirkan Bektas ise sunlari kaydetti:
"Ilk önce çeyrek çark, sonra yarim, sonra tam çark ve çivi tutarak sema etmeyi ögrendim. Sema meydanina çiktigimda Allah'i zikrediyorum. Aklima hiçbir sey gelmiyor. Dalip gidiyorum. Allah'i zikrederken kalbimde tarif edemedigim bir seyler oluyor. Içim bir rahatlik ve huzura bürünüyor. Normal hayatimda da her zaman örnek biri olmaya çalisiyorum."
12 yasindaki Kadir Fidan da "Sema ederken çok huzurlu ve mutlu oluyorum. Allah'in huzuruna çiktigimi hissediyorum ve onu zikrediyordum. Elbiselerimizi giyip salona çikarken çok heyecanlaniyorum. Fahri Dedemin önünde selam verip 'Allah' demeye basladiktan sonra heyecanim gidiyor. Her çarkta 'Allah' diyoruz ve bu bizi rahatliyoruz. Semazen olduktan sonra kendime daha çok dikkat ediyorum. Çevreme ve aileme karsi daha agirbasli, hosgörülü saygili davraniyorum. Örnek bir insan olmaya çalisiyorum." ifadelerini kullandi.
Kaynak: AA
Sema mesk tahtasinda aylar süren egitimle yetisen küçük semazenler, Mevleviligin temel ögretileri sevgi, saygi, hosgörü gibi olumlu duygu ve davranislari da kazanarak hayatlarina yansitiyor.
11 ila 16 yaslarindaki 6 çocuk semazen, Kültür ve Turizm Bakanligi Konya Türk Tasavvuf Müzigi Toplulugu'yla Mevlana'nin 748. Vuslat Yil Dönümü Uluslararasi Anma Törenlerinde sema ediyor.
Mevlana'nin anildigi uluslararasi törenlerde binlerce kisi önünde sema icra eden semazen çocuklar, önemli bir sorumlulugu üstlenmenin de hazzini yasiyor.
Kültür ve Turizm Bakanligi Konya Türk Tasavvuf Müzigi Toplulugu Müdürü ve Postnisin Fahri Özçakil, AA muhabirine, 13. yüzyildan günümüze dini bir ritüel olarak yapilagelen Mevlevilerin sema zikrinin her dönem büyük ilgi gördügünü söyledi.
Sema egitimi almak isteyen çocuklarin gönüllü olarak geldigini belirten Özçakil, Hazreti Mevlana'nin ögretilerine, dini yasantisina, edep ve ahlak anlayisina uygun yasamak isteyenlerin elinden tuttuklarini dile getirdi.
- Egitimleri 3 ay ile bir yil arasinda degisiyor
"Nevniyaz" denilen semazen adayi çocuklarin egitimlerinin önce sema mesk tahtasinda basladigini anlatan Özçakil, "Bir metrekarelik, ortasinda bombeli bir çivi olan kaygan ahsap zeminde, çiplak ayagin altina tuz serperek sol ayak basparmagiyla çark egitimi basliyor. Sonra kol açma, basin ve vücudun durusu ögretilerek artik tennure giyme ve sikke tekbirleme töreni ile sema etmeye hak kazaniyorlar. Çocuklarimizin egitimi kabiliyetine göre 3 aydan 1 yila kadar sürebiliyor." diye konustu.
Kendisinin de küçük yasta sema icra etmeye basladigini hatirlatan Özçakil, küçük semazenlerin semahanede kendileriyle olmasindan büyük memnuniyet duyduklarini dile getirdi.
Özçakil, Hazreti Mevlana'dan günümüze gelmis Türk Islam Tasavvuf Kültürü'nün önemli ögesi Mevlevilik kültüründe yer alan bu ritüeli gelecek nesillere aktarmanin huzurunu ve mutlulugunu yasadiklarini vurgulayarak, "Çünkü onlar bizim gelecegimiz. Küçük semazen kardeslerimizin sema meydaninda, o günahsiz agizla, halisane niyetle sema etmeleri hepimizi etkiliyor. Hepimiz duygulaniyoruz. O gönüllerindeki, küçük kalplerindeki duyguyu hissetmek gerçekten hepimize ayri bir huzur bahsediyor." ifadelerini kullandi.
Mevlana ögretilerinin Konya'dan filizlenip tüm dünyaya yayildigini vurgulayan Özçakil, çocuk semazenlerin de bunun bilinciyle büyük bir sorumluluk içerisinde semayi kendilerine has güzellikte icra etmeye gayret ettiklerini söyledi.
- "Insanlara daha iyi davraniyorum"
Çocuk semazenlerden 15 yasindaki Umut Ipek de 10 yasindayken 6 ay egitim alarak sema etmeye basladigini söyledi.
Sema ederken "manevi huzura çikmis" gibi hissettigini anlatan Ipek, "Zaten abdestli olarak çikiyoruz. Insana büyük huzur veren bir sey. Sema meydaninda hiçbir sey düsünmüyoruz. Allah'i zikredip, O'nu düsünüyoruz. Kalbimiz ariniyor. Öte yandan Mevlana'nin hayatini okuyup ögrendikten sonra daha hosgörülü olmaya basladim. Insanlara yaklasimim degisti. Disaridayken sema meydanina gelecegimi hatirlayip daha sakin ve samimi oluyorum. Insanlara daha iyi davraniyorum." diye konustu.
Semazenleri çok sevdigi için ailesinin yönlendirmesiyle 3 yildir sema etmeye çalistigini aktaran 13 yasindaki Emirkan Bektas ise sunlari kaydetti:
"Ilk önce çeyrek çark, sonra yarim, sonra tam çark ve çivi tutarak sema etmeyi ögrendim. Sema meydanina çiktigimda Allah'i zikrediyorum. Aklima hiçbir sey gelmiyor. Dalip gidiyorum. Allah'i zikrederken kalbimde tarif edemedigim bir seyler oluyor. Içim bir rahatlik ve huzura bürünüyor. Normal hayatimda da her zaman örnek biri olmaya çalisiyorum."
12 yasindaki Kadir Fidan da "Sema ederken çok huzurlu ve mutlu oluyorum. Allah'in huzuruna çiktigimi hissediyorum ve onu zikrediyordum. Elbiselerimizi giyip salona çikarken çok heyecanlaniyorum. Fahri Dedemin önünde selam verip 'Allah' demeye basladiktan sonra heyecanim gidiyor. Her çarkta 'Allah' diyoruz ve bu bizi rahatliyoruz. Semazen olduktan sonra kendime daha çok dikkat ediyorum. Çevreme ve aileme karsi daha agirbasli, hosgörülü saygili davraniyorum. Örnek bir insan olmaya çalisiyorum." ifadelerini kullandi.