CHP Genel Baskani Kiliçdaroglu, Canli Yayinda Gündemi Degerlendirdi Açiklamasi (2)

'Bizim erken seçim istememizin temel nedeni, Türkiye'de vatandas daha ciddi bir agir yük içine girmesin diye. Daha büyük felaketlerle karsilasmasin diye' 'Yönetemiyorsan seçime gidersin. Millet, millet, millet diyorsun. Tamam gidelim sandiga veya referandum yapsinlar. Seçim olsun mu olmasin mi diye. Seçim istiyorsa vatandas seçime gidelim' 'Merkez Bankasi fiyat istikrarini saglayan bir kurum olmaktan çikmis durumda. Merkez Bankasinin yasasinda açik ve net fiyat istikrari görevi Merkez Bankasina verilmis durumda. Ama Merkez Bankasi bu görevi yapamiyor, yapmiyor zaten'

CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, "Bizim erken seçim istememizin temel nedeni, Türkiye'de vatandas daha ciddi bir agir yük içine girmesin diye. Daha büyük felaketlerle karsilasmasin diye." dedi.

Kiliçdaroglu, HaberTürk TV canli yayininda gazetecilerin sorularini yanitladi.

Her siyasi partinin iktidar olmak isteyecegini ifade eden Kiliçdaroglu, "Eger siyasi otorite haksizlik karsisinda sessizligini korursa, onun haksizligina sessiz kalirsa veya görmezden gelirse aslinda en büyük haksizligi yapmis olur." diye konustu.

Esi ve çocuklari öldürülen bir kadina deginen Kiliçdaroglu, "Esi ve çocuklari öldürülen kadin, galiba yanlis hatirlamiyorsam Suruç'taydi. Kadinin hala elinde adaletle orada beklemesi. Kadincagiz Türkçe de bilmiyor. Avukati bana tercüme etti, büyük sikintilar var. Gerçekten bir çocugu hala kaç aydir hapiste ve tek basina bir odada kaliyor. Ya insanin biraz vicdani sizlar." ifadelerini kullandi.

Bu süreçte birçok savci degistigini ifade eden Kiliçdaroglu, "Siyasetin acimasizligi orada. Haksizlik görüyorsunuz, haksizligin kimler tarafindan yapildigini biliyorsunuz ama onun siyasi gücü var ve o siyasi güç yargiyi, savciyi teslim aliyor ve adaleti saglamiyor. O kadincagiz orada adalet ariyor." dedi.

Kiliçdaroglu, bu konu için genel baskan yardimcilarindan birini görevlendirdigini ve savciyla görüsüldügünü belirterek, gelecek günlerde bunu parlamentoya getireceklerini söyledi.

Diyarbakir anneleri ve cumartesi annelerinin adalet istedigini anlatan Kiliçdaroglu, "Bunlar adalet istiyor mu? Istiyor. Bunlarin da hakki var mi? Hakki var. Birisini göge çikariyorsunuz birisini yerin dibine batiriyorsunuz. Ikisi de anne, ikisi de evlatlarini istiyor. Ikisinin de hakkini teslim etmemiz lazim." ifadesini kullandi. Kiliçdaroglu, adaletin her iki tarafa da verilmesi gerektigini kaydetti.

- "Demokratik standartlarda büyük asinma var"

"Stratejinizi iktidarla birlikte sistem degisikligine yöneltirseniz toplumsal uzlasma ve baris çok daha kolay olmaz mi?" sorusuna Kiliçdaroglu, "Önce su soruyu soralim. Gerginligi kim çikariyor? Ben gerginlikten yana degilim, oturup uygarca tartismaliyiz." yanitini verdi.

Eskiden siyasi parti liderlerinin bir araya geldigini, televizyonlarda tartisildigini anlatan Kiliçdaroglu, "Demokratik standartlarda büyük asinma var. Türkiye'de su anda demokrasi yok. Insan hakki ihlalleri felaket durumda." dedi.

Ekonominin "felaket" içinde oldugunu ifade eden Kiliçdaroglu, ekonomide bir saat sonra ne olacagini kimsenin bilmedigini kaydetti.

Kiliçdaroglu, "Böyle bir ortamda siz ekonomiyi nasil düzelteceksiniz? Hangi kararlari alacaksiniz? Devlette liyakat kalmamis, devlette kimin ne yaptigi belli degil. Bakanlar bakan degil. Sunu söylüyor bakan Marmaris yangininda, 'Sayin Cumhurbaskani'nin talimati ile yanginlari söndürecegiz.' Ne demek? Yangin söndürmek için Cumhurbaskani'ndan talimat mi beklenir? Böyle bir devlet yönetimi mi olur? Biz bunu elestirdigimiz zaman kiziyor Erdogan. 'Bay Kemal, bay Kemal'... Bay Kemal demesinden rahatsiz degilim aslinda. Hosuma da gidiyor, istedigi kadar söyleyebilir." degerlendirmesini yapti.

Erdogan'dan çözüm üretmesini beklediklerini belirten Kiliçdaroglu, söyle devam etti:

"Emin olun akli da ben veriyorum. Emekliye iki maas ikramiye vereceksin diyorum. Uzun süre direndiler, verdiler. Taseron isçiye kadro verdiler. En son TRT payini kaldirdilar. Onu da söyledim. Ama bir seyi yapmadilar. Faturalardan kis aylarinda KDV'yi kaldiracaksiniz. Asil yük KDV'de. Bunu da kaldirin dedim. Zamlar yeteri kadar yansimadi, daha büyük zamlar gelecek. Dolayisiyla toplumda büyük bir tedirginlik var, toplumda ciddi bir kirilma var. Kis aylarinda Karakis Fonu kurun dedik. Bunun altindan nasil çikacaklar bilmiyorum ama hiç bir karar, hiçbir sey yok. Aldiklari kararlar bizim düsündügümüz anlamda toplumu asla rahatlatmiyor."

Kiliçdaroglu, elestirdigi her konunun çözümünü de söyledigini belirterek, "Bu sistem Türkiye'yi buraya getirdi, bundan sonra daha kötü bir duruma götürecek. Bizim erken seçim istememizin temel nedeni, Türkiye'de vatandas daha ciddi bir agir yük içine girmesin diye. Daha büyük felaketlerle karsilasmasin diye. Kis aylarinda kaç kisinin dogal gazi, elektrigi kesildi göreceksiniz. Insanlar ödeyemiyorlar." seklinde konustu.

"Iktidar partisi 'Madem sistem yürümüyor, sistemi degistirelim' dese, CHP olarak siz var misiniz?" sorusuna Kiliçdaroglu, su yaniti verdi:

"Sistemi degistiremezler. Niçin degistiremezler? Bir kisi egosuna yenilmisse sistemi degistiremez. Buna biz kibir diyoruz. Her seyi ben bilirim, yaparim, karar veririm... Bu asamaya gelmisse, bu ruhsal yapidan kendisini kurtaramamissa onun sistemi degistirmek gibi düsüncesi yok. Kaldi ki niye sistemi degistirsin? Yüzlerce, binlerce kisinin atamasi bir kisinin imzasina baglanmis vaziyette."

Böyle bir devlet yönetiminin dünyanin hiçbir ülkesinde olmadigini dile getiren Kiliçdaroglu, "Yönetemiyorsan seçime gidersin. Millet, millet, millet diyorsun. Tamam gidelim sandiga veya referandum yapsinlar. Seçim olsun mu olmasin mi diye. Seçim istiyorsa vatandas seçime gidelim." diye konustu.

"Biz iktidara gelirsek, liyakate sahip olma kosuluyla basörtülü bakan olur' diyebiliyor musunuz?" sorusuna Kiliçdaroglu, "Neden olmasin. Bizim Parti Meclisinde var zaten." yanitini verdi.

"Bizim yönettigimiz ülkede bu absürt bir durum degildir.' diyebiliyor musunuz?" sorusuna karsilik ise Kiliçdarogu, "En ufak bir endiseniz olmasin. Bunu da bir tarafa yazin. Göreceksiniz." dedi.

- "Merkez Bankasina müdahale ediliyor"

Merkez Bankasinin faiz indirimine iliskin bir soru üzerine Kiliçdaroglu, "Merkez Bankasi fiyat istikrarini saglayan bir kurum olmaktan çikmis durumda. Merkez Bankasinin yasasinda açik ve net fiyat istikrari görevi Merkez Bankasina verilmis durumda. Ama Merkez Bankasi bu görevi yapamiyor, yapmiyor zaten. Sadece fiyat artislarina seyirci olarak bakan bir kurum haline geldi. Merkez Bankasina müdahale ediliyor." ifadelerini kullandi.

Dünya kamuoyunun Merkez Bankasinin bagimsiz olmadigini Cumhurbaskani Erdogan'in kendi açiklamasindan dinledigini savunan Kiliçdaroglu, söyle devam etti:

"Dolayisiyla Merkez Bankasinin görevi fiyat istikrarini saglamak, gayet güzel. Kanun çok açik. Görev Merkez Bankasina verilmis. Görevi veren kim? Türkiye Büyük Millet Meclisi. TBMM'nin çikardigi kanunu Erdogan igdis etti. Çikardi bir fiyat istikrar komitesi kurdu. Tamami Merkez Bankasinin disinda. Fiyat istikrar komitesi yani fiyatlarda istikrari saglayacak olan komite hiç toplandi mi?"

Merkez Bankasinin fiyat istikrarini saglama imkaninin olmadigini, böyle bir kapasitesinin bulunmadigini öne süren Kiliçdaroglu, Merkez Bankasinin Para Politikalari Kuruluna bir arkeologun tayin edildigini söyledi.

"Ne isi var arkeologun Merkez Bankasinda?" sorusunu yönelten Kiliçdaroglu, "Tarihi paralari mi inceleyecek? Defineden çikan paralara mi bakacak arkeolog? Sarayda birisinin yakini diye oraya gitti. Böyle bir devlet yönetimi olur mu?" diye konustu.

Kiliçdaroglu, "Faizi indirmek mi istiyor? Vereyim bir öneri. Kisilerin vergi borcu oldugu zaman veya sosyal güvenlik kurumuna prim borcu oldugu zaman onlardan faiz aliniyor. Faizi devlet aliyor. Yillik faiz 19.2, 1'e indirsin. Bunun için Merkez Bankasi kararina da gerek yok. Sadece Erdogan'in kararnamesiyle. Vatandastan borcunu ödeyememis, yüzde 19.2 faiz aliyorsun. Indir, 5'e indir, 1'e indir, sifir yap. Yetki sende." degerlendirmesini yapti.

Merkez Bankasinin faiz indirmesinin bankalarda dolari olanlara yaradigini söyleyen Kiliçdaroglu, "Erdogan çikip, 'Biz fiyat istikrarini saglamak, enflasyonu indirmek için sunlari yapacagiz' diye bir paket açikliyor mu? Açiklayamaz." dedi.

"Türkiye'yi 2022'de nasil bir bütçe bekliyor?" sorusuna karsilik Kiliçdaroglu, bütçenin çoktan eskidigini, bütçenin bütçe olmaktan çiktigini söyledi.

Is dünyasinin kafasinin karisik oldugunu, önünü görmeyen insanlarin yatirim yapamayacagini ifade eden Kiliçdaroglu, "Erdogan, gerçeklerden kopmus bir insan. Tam bir paralel devlet yapilanmasi var. Bir saray ve bir de digerleri." dedi.

Hazine ve Maliye Bakanliginin eskiden en köklü bakanliklardan birisi oldugunu ancak artik bütçeyi yapamadigini ifade eden Kiliçdaroglu, sözlerini söyle sürdü:

"Bakanlar eski bakanlar degil, bildigimiz normal devlet memuru aslinda, atamayla gelmis olan devlet memurlari bunlar. Hiçbir yetkileri yok, bütün yetkiler bir kiside toplanmis. Oradan gelen talimat üzerine is yapiyorlar. Yani eskiden müstesarlar yaparlardi bu görevi simdi adina bakan dedigimiz kisiler yapiyorlar. Dolayisiyla bunlarin iradeleri yok, bütçe konusunda hiçbir karar alamazlar, herhangi bir sey söyleyemezler, ödenekler tamamen Erdogan'dan çikarsa oradan çikiyor. Oradan yazi çikmazsa da zaten bütün bakanliklar dururlar yerinde. Isin gerçegi bu. Bizim anladigimiz anlamda bir bütçe maalesef yok."

Dolarin yükselmesine iliskin bir soru üzerine Kiliçdaroglu, sanayinin büyük kisminin ithalata bagli oldugunu söyledi.

Siyasal yönetimle is dünyasi arasinda güvenin olmadigini, kimsenin yatirim yapmadigini dile getiren Kiliçdaroglu, önce güvenin saglanmasi gerektigini kaydetti.

Kiliçdaroglu, gelir dagiliminda olaganüstü bir bozulma oldugunu belirterek, bir grubun giderek çöktügünü, bir avuç kisinin giderek yükseldigini söyledi.

CHP Genel Baskani Kiliçdaroglu, "Bunlar zaten Ingiltere'nin Londra'nin en büyük caddelerinde villalari, evleri olan hatta tamamini Türklerin aldigi da ifade ediliyor. Paralarini tamamen oraya götürdüler oralarda yasiyorlar zaten. Erdogan su anda bir avuç azinliga çalisan bir kisidir. Bu ülkenin kaynaklarini bir avuç kisiye tahsis eden kisidir. Genis kitleler onun gözünde yoktur. Öyle bir düsüncesi de yoktur. 'Faizi düsürecegim.' Faizi düsürmenin yolu vardir. 'Ben bunun kitabini yazdim.' Milletin defterini dürdü. Birakin kitap yazmayi." degerlendirmesini yapti.

- "Balik bastan kokuyor, Türkiye'nin temel sorunu budur"

Siyasi ahlak önerisine iliskin bir soruya karsilik Kiliçdaroglu, "Ilk bir hafta içinde parlamentoya sevk edecegimiz kanun siyasi ahlak kanunu olacak." dedi.

Kiliçdaroglu, "Bir ülkenin Içisleri Bakani çikip da devletin televizyonunda açiklama yapar, 'Efendim her ay bir siyasetçiye ayda 10 bin dolar para veriliyor deniyorsa, dolar yükselince kazanan odur mafyadir, yeralti dünyasidir. Bu kisi kimdir, Içisleri Bakani açiklamadi." diye konustu.

Toplumun da haksizliklara tepki göstermesi, sindirmemesi gerektigini belirten Kiliçdaroglu, söyle devam etti:

"Bir kisiye her ay götürüp 10 bin dolar para veriyorsaniz, Içisleri Bakani buna karsi sessiz kaliyorsa 10 bin dolarlik rüsvete o da ortak demektir. Söylüyorum o da dava açsin. Ya gidecek savciya bunun hesabini verecek 'bu kisi aldi' diyecek. Elinde belgesi, bilgisi, dokümani vardir. Aksi halde o da o isin ortagidir. Erdogan da bu isin ortagidir, onu da söyleyeyim. Çünkü böyle bir olayi devletin televizyonunda dinleyip Cumhurbaskanligi pozisyonunda oturan bir kisi sessiz kaliyorsa o da bu isin ortagidir, o da bu isi biliyordur. Ayip zaten yukaridan basliyor. Yani balik bastan kokuyor, Türkiye'nin temel sorunu budur."

(Sürecek)

Kaynak: AA