Dogu Karadeniz'in Çaliskan Kadinlari 'Güz' Telasinda
Trabzon'un Düzköy ilçesine bagli Dogankaya Mahallesi'nde kadinlar, zorlu cografi kosullara ragmen tarlalarda çalisarak kisa hazirlik yapiyor Kadin çiftçilerden Dilek Surul: 'Sabah saat 05.00'ten aksam 12.00'ye kadar bitmeyen bir is var ve her gün böyle'
HAKAN BURAK ALTUNÖZ - Dogu Karadeniz'in kirsal kesimlerinde çaliskanliklariyla bilinen kadin çiftçiler, sonbaharin gelmesiyle tarlalarindaki ürünleri imece usulü toplamaya basladi.
Trabzon'un Düzköy ilçesine bagli Dogankaya Mahallesi'nde kadinlar, evlerindeki günlük islerinin ardindan yil boyunca emek verdikleri tarlalara giderek çalisiyor. Sabahin erken saatlerinde kalkan kadin besiciler ise hayvanlari için taze çayirlari biçerek kisa hazirlik yapiyor.
Yaz aylarinda tarlalarindaki misiri toplayan kadinlar, güzün yasandigi bugünlerde ise geriye kalan yaprak ve sapli kisimlari hayvanlarin yiyebilmesi için emek sarf ediyor. Akraba ve komsularin bir araya gelmesiyle tarlada süren mesai, imece usulüyle tamamlaniyor.
Kilolarca agirliktaki misir saplarini halat ve iplerle sirtlarina baglayan kadinlar, yorucu bir yolculugun ardindan günü tamamlayarak evlerine dönüyor.
Kadin çiftçilerden Dilek Surul, AA muhabirine, güne erken basladiklarini, kahvalti sonrasi tarlada aksama kadar çalistiklarini söyledi.
- "Simdi ürünleri toplama zamani"
Güz dönemini kisa hazirlik için geçirdiklerini belirten Surul, söyle devam etti:
"Simdi ürünleri toplama zamani. Topladigimiz misir, patates, fasulye, ne varsa kisa hazirliyoruz. Erken kalkmak, tarla isleri ve hayvanlarla ilgilenmek ayri bir mesele, eve geldigin zaman da çocuklar seni bekliyor. Temizlik sonrasi yemegi de yapmamiz gerekiyor. Sabah saat 05.00'ten aksam 12.00'ye kadar bitmeyen bir is var ve her gün böyle. Tatilimiz ya da bir ara verme durumumuz yok bizim. Sürekli çalismak zorundayiz. Komsularla çogu zaman birlikte çalisiyoruz. Zor durumda olana da yardim ediliyor."
Nurdane Küçükaslan ise çocugu yaninda olmayanlarin tarlada daha erken mesaiye basladigina isaret ederek, "Simdi hayvanlarimiz için misirlari topluyoruz. Kendimiz için de misir unu yapiyoruz. Hayvanlar için de kis ayinda yiyecek oluyor. Karadeniz'de kadin çiftçi olmak güzel ve yorucu. Sabah saatlerinden aksama kadar tarlada oluyoruz. Kimisi imece usulü kimisi de kendi tarlasinda çalisiyor. Isimiz bu ve çalismaya mecburuz." diye konustu.
Fatma Melek de yorulmalarina ragmen her gün tarla isleriyle ilgilendiklerini anlatti.
Misir, patates ve fasulyelerin toplandigini aktaran Melek, "Misirlardan kalan sap ve yapraklari yigin yaparak samanliga koyuyoruz. Aksama kadar bu sekilde çalisiyoruz. Yoruluyoruz, nerede uyudugumuzu bilmiyoruz." ifadelerini kullandi.
Kadin çiftçi olmanin zorluklarina deginen Ayse Güner ise kalp rahatsizligina karsin her gün tarla isleriyle ilgilenmeye çalistigini dile getirdi.
Kaynak: AA
Trabzon'un Düzköy ilçesine bagli Dogankaya Mahallesi'nde kadinlar, evlerindeki günlük islerinin ardindan yil boyunca emek verdikleri tarlalara giderek çalisiyor. Sabahin erken saatlerinde kalkan kadin besiciler ise hayvanlari için taze çayirlari biçerek kisa hazirlik yapiyor.
Yaz aylarinda tarlalarindaki misiri toplayan kadinlar, güzün yasandigi bugünlerde ise geriye kalan yaprak ve sapli kisimlari hayvanlarin yiyebilmesi için emek sarf ediyor. Akraba ve komsularin bir araya gelmesiyle tarlada süren mesai, imece usulüyle tamamlaniyor.
Kilolarca agirliktaki misir saplarini halat ve iplerle sirtlarina baglayan kadinlar, yorucu bir yolculugun ardindan günü tamamlayarak evlerine dönüyor.
Kadin çiftçilerden Dilek Surul, AA muhabirine, güne erken basladiklarini, kahvalti sonrasi tarlada aksama kadar çalistiklarini söyledi.
- "Simdi ürünleri toplama zamani"
Güz dönemini kisa hazirlik için geçirdiklerini belirten Surul, söyle devam etti:
"Simdi ürünleri toplama zamani. Topladigimiz misir, patates, fasulye, ne varsa kisa hazirliyoruz. Erken kalkmak, tarla isleri ve hayvanlarla ilgilenmek ayri bir mesele, eve geldigin zaman da çocuklar seni bekliyor. Temizlik sonrasi yemegi de yapmamiz gerekiyor. Sabah saat 05.00'ten aksam 12.00'ye kadar bitmeyen bir is var ve her gün böyle. Tatilimiz ya da bir ara verme durumumuz yok bizim. Sürekli çalismak zorundayiz. Komsularla çogu zaman birlikte çalisiyoruz. Zor durumda olana da yardim ediliyor."
Nurdane Küçükaslan ise çocugu yaninda olmayanlarin tarlada daha erken mesaiye basladigina isaret ederek, "Simdi hayvanlarimiz için misirlari topluyoruz. Kendimiz için de misir unu yapiyoruz. Hayvanlar için de kis ayinda yiyecek oluyor. Karadeniz'de kadin çiftçi olmak güzel ve yorucu. Sabah saatlerinden aksama kadar tarlada oluyoruz. Kimisi imece usulü kimisi de kendi tarlasinda çalisiyor. Isimiz bu ve çalismaya mecburuz." diye konustu.
Fatma Melek de yorulmalarina ragmen her gün tarla isleriyle ilgilendiklerini anlatti.
Misir, patates ve fasulyelerin toplandigini aktaran Melek, "Misirlardan kalan sap ve yapraklari yigin yaparak samanliga koyuyoruz. Aksama kadar bu sekilde çalisiyoruz. Yoruluyoruz, nerede uyudugumuzu bilmiyoruz." ifadelerini kullandi.
Kadin çiftçi olmanin zorluklarina deginen Ayse Güner ise kalp rahatsizligina karsin her gün tarla isleriyle ilgilenmeye çalistigini dile getirdi.