Türkmenistanlı Bakıcının 3. Kattan Düşerek Ölümüne İlişkin Dava Başladı

Büyükçekmece'de Türkmenistan uyruklu bakıcı Muhabbat Meremglyyeva'nın bir apartmanın 3. katından düşerek ölümüne ilişkin 1'i tutuklu 5 sanığın yargılanmasına başlandı.

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Ülkü Ç, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.

Tutuksuz sanıklar İpek A, Büşra M, Fatma M. ve Burcu K. ile avukatları da duruşmada hazır bulundu.

Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık İpek A, Muhabbat Meremglyyeva'yı kızına bakıcı olarak işe aldığını, 15 günlük deneme süresi içinde bulunduğunu söyledi.

Kızının yüzde 90 engelli olduğunu, maktul işe başladıktan sonra kızının 8 bin lira değerindeki işitme cihazının kaybolduğunu iddia eden İpek A, şunları anlattı:

"Kendisine onu bulmasını söyledim. Kendisinden şüphelendiğim için çekmeceye 400 lira para bıraktım. Sonradan baktığımda bu paranın 150 lirasının eksik olduğunu fark ettim. Olay günü ben dışardayken kızımı rehabilitasyon merkezine götürmek için gelen servisçi aradı. Bakıcının çocuğu indirmediğini söyledi, ben de meraklandım ve bakıcıyı aradım ama telefonu meşguldü. Bir türlü kapatmıyordu. Bunun üzerine eve gittim. Eşiyle sorunları olduğunu söyledi. Tekrar evden çıktım. Rehabilitasyon merkezinden arayıp bakıcının çocukla ilgilenmediğini söylediler. Ben yine bakıcıyı aradım telefonu yine meşguldü. Tekrar eve gitmek için yola çıktım. Ancak çok trafik vardı. En yakın arkadaşımı aradım. Müsait olmadığını söyleyince başka bir arkadaşımı aradım."

Sonrasında aradığı arkadaşlarının evinin önüne geldiğini ve polisi aradığını aktaran sanık İpek A, arkadaşlarıyla eve çıktığını, maktule kaybolan eşyaları sorduğunda her şeyi inkar ettiğini, konuşma esnasında birden parlayarak kendisine tepki gösterdiğini belirtti.

İpek A, durumu şirkete bildirdiğini ve onunla çalışamayacağını maktule söylediğini ifade ederek, "Bunun üzerine maktul bana ‘Sana neler yapacağım.’ diyerek saldırdı. Polisi arayacaktım, saçımı çekerek engelledi. Sanık Ülkü yanımıza gelerek bizi ayırdı. Ben evin dışına kaçtım. Polisi arayarak acele gelmelerini söyledim. Evime girdiğim sırada mutfağın balkonunda bulunan sanık Ülkü'nün çığlıklarını duydum, 'Atladı.' şeklinde bağırdı. Bu esnada maktul yatak odasındaymış, ben görmemiştim dışarıda olduğum için. Fatma ve Büşra bahsettiğimiz esnada salondaydılar. Maktulün ölümüyle benim ilgim yoktur, beraatimi istiyorum." diye konuştu.

Diğer tutuksuz sanıklar da, suçlamaları reddederek, maktulün tek başına yatak odasında bulunduğunu ve aşağı atladığını, ölümüyle ilgilerinin bulunmadığını öne sürdü.

Tutuklu sanık Ülkü Ç. de maktul ile herkesin arasında arbede çıktığını, maktulün çocuğun odasına yöneldiğini ifade ederek "Biz çocuğa bir şey yapmasından korktuk. Benim de saçımı çektiği için kolunu ısırmıştım. Kendisini itekleyerek yatak odasına götürdük. Ben de mutfakta bulunan balkona gittim. Balkondan kadının aşağıya atladığını gördüm, küt diye ses duydum. Baktığımda maktul yerdeydi." diye konuştu.

Mahkeme Başkanı, sanık Ülkü Ç'ye 5 Mayıs 2020'de telefonundan CİMER'e "O kadını ben ittim aşağı. Pişmanım." diye bir mesaj gönderildiğini söyledi.

Sanık Ülkü Ç. ise "Bu yazıyı ben yazmadım. Ben o tarihlerde Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına telefonum çalındı diye başvuruda bulunmuştum." savunmasını yaptı.

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına, bir sonraki celse tanıkların dinlenmesine ve CİMER mesajıyla ilgili Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna yazı yazılmasına hükmederek, duruşmayı erteledi.

- İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Büyükçekmece’de 18 Eylül 2019'da saat 21.50'de Muhabbat Meremglyyeva'nın balkondan düşerek hayatını kaybettiği belirtildi.

İddianamede, maktulün sanık İpek A'nın yanında olay tarihinden yaklaşık 2 ay önce çocuk bakıcısı olarak işe başladığı, İpek A'nın çocuğunun işitme engelli olduğu ve 8 bin lira değerindeki işitme cihazının çalındığı, bu durumdan dolayı maktulden şüphelenerek diğer sanıkları arayıp dairesine davet ettiği ifade edildi.

Sanıklar ile maktul arasında arbede yaşandığı, İpek A'nın polisi aradığı sırada maktulün yatak odası penceresinden kendisini atarak düştüğü şeklindeki beyanlarının olayın oluş şekli ve hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceği dile getirilen iddianamede, sanıkların maktulü kendi usullerince sorguya çektikleri aktarıldı.

Maktulün kendisini yatak odasının penceresinden atmasını gerektirecek herhangi bir sebep bulunmadığı belirtilen iddianamede, sanıklar Ülkü Ç, İpek A, Büşra M, Fatma M. ve Burcu K. hakkında "iştirak halinde kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezası istedi.

Kaynak: AA