Sağlık-Sen Başkanı Açıklaması 'İzmir'in Babayiğitlerinden Destek İstiyoruz'
Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Yıldırım korona virüsü ile mücadele eden sağlık çalışanlarının hastalığı ailelere bulaştırmaktan korktukları için eve gitmek istemediklerini belirterek, “Korona virüsü ile fedakarca mücadele eden sağlık çalışanlarımıza yurtların kapıları açılmalı, ücretsiz kalabilecekleri oteller verilmeli” dedi.
Memur-Sen Konfederasyonun bağlı Sağlık-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Yıldırım, “Ülke olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve hızla dünyaya yayılan korona virüsü ile ülkemizde en ön safta, kahramanca, fedakarca sağlık çalışanlarımız mücadelelerini sürdürmektedir. Bu zorlu mücadele sürecinde sağlık çalışanlarımız, kendi sağlıklarından emin olamamaktadır. Bilindiği üzere bu virüsün ilk teşhisini yapan hekim, virüsü kaparak vefat etmiş bulunmaktadır. Buna ilaveten dünya genelinde de ülkemizde de virüsten dolayı hayatını kaybeden, tedavi gören sağlık çalışanlarımız bulunmaktadır. Kahraman sağlık çalışanlarımız, tıpkı bir askerin cephede karşıdan gelen mermilere rağmen korkusuzca mücadele ettiği gibi mücadele etmektedirler. Riskin bu denli yoğun olduğu ortamda çalışan sağlık çalışanlarımız, bu riski kendi evlerine, ailelerine, anne ve babalarına, çocuklarına taşımaktan endişe duymaktadırlar. Bu sebeple sağlık çalışanlarımız mesai sonrası ülkemizde korona virüsü tehlikesi bitene kadar evlerinde kalmak istememektedirler. Bu süreçte hem yurtlar sağlık çalışanlarımıza açılmalı, hem de hastane yakınlarındaki oteller sağlık çalışanlarımıza ücretsiz hale getirilmelidir” diye konuştu.
“İlgililerle görüşme halindeyiz”
Sağlık çalışanlarının çocuklarını, anne ve babalarına hasret kalma pahasına eve gitmek istemediklerini belirten Yıldırım, şöyle devam etti: “Sağlık çalışanlarımızın taleplerini her daim olduğu gibi dinlemeye devam ediyoruz. Çocuklarına, anne, babalarına hasret kalma pahasına, riskin en yoğun olduğu ortamlardan biri olan hastaneden çıkıp evlerine gitmek istemiyorlar. Konu ile ilgili İzmir İl Sağlık Müdürü Mehmet Burak Öztop ile görüştük. Konu ile ilgili çalışmalarını yapıyorlar. Ben buradan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a, Türkiye Otelciler Birliğine, Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliğine, İzmir Otelciler Odasına da sesleniyorum. Kahraman sağlık çalışanlarımızın konaklama ihtiyacı için korona virüsle mücadeleye siz de omuz verin."
"Herkes sorumluluk almak zorunda"
Cumhurbaşkanlığı genelgesi yayınlanmadan önce İzmir’de pilot hastane olarak Bornova Türkan Özilhan Hastanesi çalışanları için İl Sağlık Müdürlüğü ile görüşüldüğünü belirten Yıldırım, "Özel bir yurdun temini yapıldığı, yemeklerinin Kızılay aracılığı ile verileceği, hastane ve konaklanacak yer arasında araçlarla taşınması konusunda bir düzenleme yapılmıştı. Bu süreçte sağlık çalışanlarının ve ailelerinin mağdur olacağından dolayı kamu misafirhaneleri ve öğretmen evlerinde, konaklaması konusunda Cumhurbaşkanımızın desteği ile yayınlanan genelge ile sağlık çalışanlarımız faydalanmaya başlamıştır. Çalışan sayısının fazla olması ve konaklama yerlerinin yetersiz olmasından dolayı herkesi ve her kesimi sorumluluk almaya davet ediyorum. Başta KHK yurtları olmak üzere özel yurtlar, otelleri ve otel sahiplerini göreve davet ediyorum. Lütfen herkes elini taşın altına koysun. Çalışan arkadaşlarımızın moral ve motivasyonu çok önemli. Evine ailesini ve sevdiklerine sarılamasa da alınacak bu önlemlerle motivasyonları artırılmalıdır. Toplum olarak herkes sorumluluk almak zorundadır. Sen-ben mantığı yok. Biz olmalıyız, birlikte olmalıyız. Hep birlikte başaracağız. İzmir farklıdır, babayiğitleri ve sorumluluk sahibi olan insanlarımız mevcuttur. Haydi İzmir bir olmaya beraber olmaya diyoruz. Sendikacılık sorumluluk gerektirir. Her şeyi bir kenar bıraktık, toplumsal mücadelemizi vermek zorundayız. Sağlık çalışanlarımızın ve toplumun en az hasarla bu süreçten kurtulmasının yollarını bulacağız, hiç kimsenin şüphesi olmasın. Biz kazanacağız. Herkes sorumluluğunu yerine getirsin ve mümkün olduğunca evden çıkmasın. Ülkemizi seviyoruz. Lütfen çocuklarımız ve ailemiz için biraz özverili olalım" dedi.
Kaynak: İHA
“İlgililerle görüşme halindeyiz”
Sağlık çalışanlarının çocuklarını, anne ve babalarına hasret kalma pahasına eve gitmek istemediklerini belirten Yıldırım, şöyle devam etti: “Sağlık çalışanlarımızın taleplerini her daim olduğu gibi dinlemeye devam ediyoruz. Çocuklarına, anne, babalarına hasret kalma pahasına, riskin en yoğun olduğu ortamlardan biri olan hastaneden çıkıp evlerine gitmek istemiyorlar. Konu ile ilgili İzmir İl Sağlık Müdürü Mehmet Burak Öztop ile görüştük. Konu ile ilgili çalışmalarını yapıyorlar. Ben buradan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a, Türkiye Otelciler Birliğine, Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliğine, İzmir Otelciler Odasına da sesleniyorum. Kahraman sağlık çalışanlarımızın konaklama ihtiyacı için korona virüsle mücadeleye siz de omuz verin."
"Herkes sorumluluk almak zorunda"
Cumhurbaşkanlığı genelgesi yayınlanmadan önce İzmir’de pilot hastane olarak Bornova Türkan Özilhan Hastanesi çalışanları için İl Sağlık Müdürlüğü ile görüşüldüğünü belirten Yıldırım, "Özel bir yurdun temini yapıldığı, yemeklerinin Kızılay aracılığı ile verileceği, hastane ve konaklanacak yer arasında araçlarla taşınması konusunda bir düzenleme yapılmıştı. Bu süreçte sağlık çalışanlarının ve ailelerinin mağdur olacağından dolayı kamu misafirhaneleri ve öğretmen evlerinde, konaklaması konusunda Cumhurbaşkanımızın desteği ile yayınlanan genelge ile sağlık çalışanlarımız faydalanmaya başlamıştır. Çalışan sayısının fazla olması ve konaklama yerlerinin yetersiz olmasından dolayı herkesi ve her kesimi sorumluluk almaya davet ediyorum. Başta KHK yurtları olmak üzere özel yurtlar, otelleri ve otel sahiplerini göreve davet ediyorum. Lütfen herkes elini taşın altına koysun. Çalışan arkadaşlarımızın moral ve motivasyonu çok önemli. Evine ailesini ve sevdiklerine sarılamasa da alınacak bu önlemlerle motivasyonları artırılmalıdır. Toplum olarak herkes sorumluluk almak zorundadır. Sen-ben mantığı yok. Biz olmalıyız, birlikte olmalıyız. Hep birlikte başaracağız. İzmir farklıdır, babayiğitleri ve sorumluluk sahibi olan insanlarımız mevcuttur. Haydi İzmir bir olmaya beraber olmaya diyoruz. Sendikacılık sorumluluk gerektirir. Her şeyi bir kenar bıraktık, toplumsal mücadelemizi vermek zorundayız. Sağlık çalışanlarımızın ve toplumun en az hasarla bu süreçten kurtulmasının yollarını bulacağız, hiç kimsenin şüphesi olmasın. Biz kazanacağız. Herkes sorumluluğunu yerine getirsin ve mümkün olduğunca evden çıkmasın. Ülkemizi seviyoruz. Lütfen çocuklarımız ve ailemiz için biraz özverili olalım" dedi.