ABD'nin Almanya'dan Hürmüz Boğazı İçin Resmi Talepte Bulunması
Almanya Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Olaf Scholz: 'Bu konuda kuşkuluyum ve bu kuşkuyu başkaları da paylaşıyor. Önlememiz gereken bir şey var, daha büyük bir ihtilafın içine düşürecek sürekli devam eden gerginlik. Bundan dolayı bence bu iyi bir fikir değil'
Almanya Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Olaf Scholz, ABD'nin Hürmüz Boğazı'nın güvenliğinin sağlanması için Almanya'dan askeri talepte bulunmasıyla ilgili "Bu konuda kuşkuluyum ve bu kuşkuyu başkaları da paylaşıyor. Önlememiz gereken bir şey var, daha büyük bir ihtilafın içine düşürecek sürekli devam eden gerginlik. Bundan dolayı bence bu iyi bir fikir değil." ifadesini kullandı.
Scholz, Alman ikinci televizyonu ZDF'ye verdiği röportajda, Hürmüz Boğazı'nın güvenliğinin sağlanması için Almanya'nın ABD öncülüğünde bir misyona katılıp katılmayacağını değerlendirdi.
"Almanya'nın bu misyona katılması gerekir mi?" sorusuna Scholz, "Bu konuda kuşkuluyum ve bu kuşkuyu başkaları da paylaşıyor. Önlememiz gereken bir şey var, daha büyük bir ihtilafın içine düşürecek sürekli devam eden gerginlik. Bundan dolayı bence bu iyi bir fikir değil." yanıtını verdi.
Birçok kişinin Avrupa'daki Fransız ve İngiliz partnerlerle Hürmüz Boğazı'ndaki durumun nasıl gözlemleneceğine ilişkin fikir teatisinde bulunmayı dile getirdiğine işaret eden Scholz, "Şimdi talep edilen bir misyondan söz edilmiyordu." dedi.
Scholz, ABD'ye resmi olarak red cevabının verilip verilmediği yönündeki soru üzerine, "Herkes bu konudaki tutumumuzu biliyor." ifadesini kullandı.
- "ABD ile hareket etmeyi imkansız kılıyor"
Federal Meclis Dışişleri Komisyonu Başkanı Norbert Röttgen de ABD'nin İran ile yapılan nükleer anlaşmadan çekildiğini anımsatarak, ABD'nin İran'ı bölgede tecrit etmek ve diz çöktürmek istediğini söyledi.
Bunun yanlış bir yaklaşım olduğunu belirten Röttgen, Almanya ile ABD arasındaki bu farklı yaklaşımın ABD ile hareket etmeyi imkansız kıldığını ifade etti.
Röttgen, Avrupa ülkelerinin alternatif bir inisiyatif almaları gerektiğini de kaydetti.
- İran ile İngiltere arasında tanker krizi
İngiltere'ye bağlı Cebelitarık Özerk Yönetimi, 4 Temmuz'da Suriye'ye yönelik ambargoları ihlal ettiği gerekçesiyle İran tankeri Grace 1'i alıkoymuştu.
İranlı yetkililer, tankerin bırakılmasını aksi halde misillemede bulunacaklarını açıklamıştı.
Cebelitarık Yüksek Mahkemesi, 19 Temmuz'da İran tankerini alıkoyma süresini 15 Ağustos'a kadar uzatmıştı.
İran Devrim Muhafızları Ordusu, 19 Temmuz'da İngiltere bandıralı petrol tankeri Steno Impero'yu, Hürmüz Boğazı'ndan geçişi sırasında denizcilik kurallarına riayet etmediği gerekçesiyle alıkoyduğunu duyurmuştu.
Tahran ve Londra, karşılıklı birbirlerini "korsanlıkla" suçluyor.
ABD Başkanı Donald Trump ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson iki gün önce yaptıkları telefon görüşmesinde, Hürmüz Boğazı'nda yaşanan gerilimi ele almıştı.
ABD Berlin Büyükelçiliği, dün Hürmüz Boğazı'nın güvenliğinin sağlanması konusunda Almanya'dan resmi talepte bulunulduğunu açıklamıştı.
Kaynak: AA
Scholz, Alman ikinci televizyonu ZDF'ye verdiği röportajda, Hürmüz Boğazı'nın güvenliğinin sağlanması için Almanya'nın ABD öncülüğünde bir misyona katılıp katılmayacağını değerlendirdi.
"Almanya'nın bu misyona katılması gerekir mi?" sorusuna Scholz, "Bu konuda kuşkuluyum ve bu kuşkuyu başkaları da paylaşıyor. Önlememiz gereken bir şey var, daha büyük bir ihtilafın içine düşürecek sürekli devam eden gerginlik. Bundan dolayı bence bu iyi bir fikir değil." yanıtını verdi.
Birçok kişinin Avrupa'daki Fransız ve İngiliz partnerlerle Hürmüz Boğazı'ndaki durumun nasıl gözlemleneceğine ilişkin fikir teatisinde bulunmayı dile getirdiğine işaret eden Scholz, "Şimdi talep edilen bir misyondan söz edilmiyordu." dedi.
Scholz, ABD'ye resmi olarak red cevabının verilip verilmediği yönündeki soru üzerine, "Herkes bu konudaki tutumumuzu biliyor." ifadesini kullandı.
- "ABD ile hareket etmeyi imkansız kılıyor"
Federal Meclis Dışişleri Komisyonu Başkanı Norbert Röttgen de ABD'nin İran ile yapılan nükleer anlaşmadan çekildiğini anımsatarak, ABD'nin İran'ı bölgede tecrit etmek ve diz çöktürmek istediğini söyledi.
Bunun yanlış bir yaklaşım olduğunu belirten Röttgen, Almanya ile ABD arasındaki bu farklı yaklaşımın ABD ile hareket etmeyi imkansız kıldığını ifade etti.
Röttgen, Avrupa ülkelerinin alternatif bir inisiyatif almaları gerektiğini de kaydetti.
- İran ile İngiltere arasında tanker krizi
İngiltere'ye bağlı Cebelitarık Özerk Yönetimi, 4 Temmuz'da Suriye'ye yönelik ambargoları ihlal ettiği gerekçesiyle İran tankeri Grace 1'i alıkoymuştu.
İranlı yetkililer, tankerin bırakılmasını aksi halde misillemede bulunacaklarını açıklamıştı.
Cebelitarık Yüksek Mahkemesi, 19 Temmuz'da İran tankerini alıkoyma süresini 15 Ağustos'a kadar uzatmıştı.
İran Devrim Muhafızları Ordusu, 19 Temmuz'da İngiltere bandıralı petrol tankeri Steno Impero'yu, Hürmüz Boğazı'ndan geçişi sırasında denizcilik kurallarına riayet etmediği gerekçesiyle alıkoyduğunu duyurmuştu.
Tahran ve Londra, karşılıklı birbirlerini "korsanlıkla" suçluyor.
ABD Başkanı Donald Trump ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson iki gün önce yaptıkları telefon görüşmesinde, Hürmüz Boğazı'nda yaşanan gerilimi ele almıştı.
ABD Berlin Büyükelçiliği, dün Hürmüz Boğazı'nın güvenliğinin sağlanması konusunda Almanya'dan resmi talepte bulunulduğunu açıklamıştı.