'15 Temmuz'un Yüreğimizde Açtığı Yaralar Hala Taze'
TBMM Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç: 'Üzerinden üç yıl geçmesine rağmen 15 Temmuz'un yüreğimizde açtığı yaraları hala taze. Allah milletimize bir daha böyle badireler yaşatmasın' 'Düşmanın bile mert olanı arkadan vurmaz. Oysa bu millet, bir çete tarafından kendi içinden hançerlenmiştir'
TBMM Başkanvekili Sadi Süreyya Bilgiç, "Üzerinden üç yıl geçmesine rağmen 15 Temmuz’un yüreğimizde açtığı yaraları hala taze. Allah milletimize bir daha böyle badireler yaşatmasın." değerlendirmesinde bulundu.
Süleyman Demirel Üniversitesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Bilgiç, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi tarafından kongre merkezinde düzenlenen "15 Temmuz Ruhunu Anlama" konulu konferansta, Türkiye'nin yaşadığı darbeleri hatırlattı.
Kendisi için 15 Temmuz'un yaşanmış bir olayın yanı sıra kötü bir kabus olduğunu belirten Bilgiç, "Üzerinden üç yıl geçmesine rağmen 15 Temmuz'un yüreğimizde açtığı yaraları hala taze. Allah milletimize bir daha böyle badireler yaşatmasın." vurgusu yaptı.
Darbe girişiminde bulunulduğu akşam TBMM'nin, milli iradenin tecelli ettiği yerin dahi bombalandığına işaret eden Bilgiç, "Bu denli büyük bir kötülük ve onursuzluğu insanoğluna yakıştırmakta zorlanıyorum. Düşmanın bile mert olanı arkadan vurmaz. Oysa bu millet, bir çete tarafından kendi içinden hançerlenmiştir." ifadelerini kullandı.
Geçmişte Süleyman Demirel Üniversitesinin (SDÜ) tamamen FETÖ ekibine teslim edildiğine değinen Bilgiç, "Öğrencilere, akademisyenlere mobbing uygulanıyordu. Yüzlerce akademisyen üniversiteden kaçmak zorunda kaldı. Her türlü kirli ilişkiler vardı. Ama biz 2014 senesinde daha insanlar bu işin farkında değilken SDÜ Rektörü Sayın İlker Çarıkçı ve arkadaşlarıyla öğretmenevinde yapmış olduğumuz bir toplantıda aldığımız karar doğrultusunda yola çıktık." diye konuştu.
Üniversitede rektörlüğü aldıktan sonra, bilgi işlem merkez müdürünün kaçırdığı evraklarla üniversitenin çıkışında polislerce yakalandığını hatırlatan Bilgiç, şunları kaydetti:
"Saatlerce savcının soruşturma izni vermemesine rağmen devrin valisi Vahdettin beyin kararlı duruşuyla o arama yapılmıştır ve birtakım siyasetçilerin özel hayatlarını ilgilendiren kasetlerden binlerce çocuk pornosuna, o iblis Fetullah Gülen'in rektör yardımcısının el yazısıyla kaleme aldığı talimatlarına varana kadar FETÖ'nün ana çatı davasının delilleri dahil, bir bilim yuvasından çıkmıştır. O dönemde bana yol arkadaşlığı yapan, bu mücadeleyi benimle birlikte veren, Rektör İlker Çarıkçı ve arkadaşların hepsini saygıyla selamlıyorum."
Kaynak: AA
Süleyman Demirel Üniversitesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Bilgiç, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi tarafından kongre merkezinde düzenlenen "15 Temmuz Ruhunu Anlama" konulu konferansta, Türkiye'nin yaşadığı darbeleri hatırlattı.
Kendisi için 15 Temmuz'un yaşanmış bir olayın yanı sıra kötü bir kabus olduğunu belirten Bilgiç, "Üzerinden üç yıl geçmesine rağmen 15 Temmuz'un yüreğimizde açtığı yaraları hala taze. Allah milletimize bir daha böyle badireler yaşatmasın." vurgusu yaptı.
Darbe girişiminde bulunulduğu akşam TBMM'nin, milli iradenin tecelli ettiği yerin dahi bombalandığına işaret eden Bilgiç, "Bu denli büyük bir kötülük ve onursuzluğu insanoğluna yakıştırmakta zorlanıyorum. Düşmanın bile mert olanı arkadan vurmaz. Oysa bu millet, bir çete tarafından kendi içinden hançerlenmiştir." ifadelerini kullandı.
Geçmişte Süleyman Demirel Üniversitesinin (SDÜ) tamamen FETÖ ekibine teslim edildiğine değinen Bilgiç, "Öğrencilere, akademisyenlere mobbing uygulanıyordu. Yüzlerce akademisyen üniversiteden kaçmak zorunda kaldı. Her türlü kirli ilişkiler vardı. Ama biz 2014 senesinde daha insanlar bu işin farkında değilken SDÜ Rektörü Sayın İlker Çarıkçı ve arkadaşlarıyla öğretmenevinde yapmış olduğumuz bir toplantıda aldığımız karar doğrultusunda yola çıktık." diye konuştu.
Üniversitede rektörlüğü aldıktan sonra, bilgi işlem merkez müdürünün kaçırdığı evraklarla üniversitenin çıkışında polislerce yakalandığını hatırlatan Bilgiç, şunları kaydetti:
"Saatlerce savcının soruşturma izni vermemesine rağmen devrin valisi Vahdettin beyin kararlı duruşuyla o arama yapılmıştır ve birtakım siyasetçilerin özel hayatlarını ilgilendiren kasetlerden binlerce çocuk pornosuna, o iblis Fetullah Gülen'in rektör yardımcısının el yazısıyla kaleme aldığı talimatlarına varana kadar FETÖ'nün ana çatı davasının delilleri dahil, bir bilim yuvasından çıkmıştır. O dönemde bana yol arkadaşlığı yapan, bu mücadeleyi benimle birlikte veren, Rektör İlker Çarıkçı ve arkadaşların hepsini saygıyla selamlıyorum."