'Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Sektör Zirvesi'
Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir: 'Artık giderek insansız sistemlerin hayatımıza daha çok girdiği, birbirine bağlı, birbiriyle konuşan insanmakine sistem entegrasyon girişiminin arttığı bir dünyaya doğru gidiyoruz' 'Türkiye'de kullanılan tüm ürünlerin, ülkenin kendi bilişim, iletişim ve siber güvenlik altyapısının ve kullanım alanlarının emniyetli, yerli ve milli sistemlerle donatılmış olması, bu anlamda şirketlerimizin ve kamu kuruluşlarımızın yerli üretimi, yazılımı ve donanımı destekleyerek bu anlamda Türkiye'nin bir bakımda güvenliğini sağlamaları önemli'.
Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, "Artık giderek insansız sistemlerin hayatımıza daha çok girdiği, birbirine bağlı, birbiriyle konuşan insan-makine sistem entegrasyon girişiminin arttığı bir dünyaya doğru gidiyoruz." dedi.
Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından Bolu Dağı'nda bir otelde düzenlenen "Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Sektör Zirvesi"nin kapanışında konuşan Demir, günümüzde dünya ölçeğinde siber güvenliğin önemli olduğunu söyledi.
Siber güvenliğin öneminin artacağına işaret eden Demir, "Artık giderek insansız sistemlerin hayatımıza daha çok girdiği, birbirine bağlı, birbiriyle konuşan insan-makine sistem entegrasyonun girişiminin arttığı bir dünyaya doğru gidiyoruz. Bu dünyanın temel unsurları olan donanım, yazılım, akıl ve düşünme yöntemlerinin kurgulanması gerekiyor." diye konuştu.
Demir, yolun başında olduklarını belirterek, ülkenin milli güvenlik unsurları, emniyeti, ticari güvenliği, geleceği açısından çalışmalarla farkındalığın sağlanması ve tedbirlerin alınması gerektiğini kaydetti.
Siber güvenlik kümelenmesinin, bir sivil hareket olarak firmalar bazında bir hareket olarak başlatıldığını aktaran Demir, şöyle devam etti:
"Tabii ki devlet zirvesinde bilişim alanında, siber güvenlik alanında çeşitli kurumlarımız yetkilendirilmiş durumda. Siber güvenlik yapılanmaları içinde kendi kendine yeten bir ülke olmamız en büyük hedeflerimizden birisi. Sektörde yerli ve milli kapasitenin oluşturulması amacımız da şu anda çarklar dönerken, bu dünya devam ederken halihazırda uzun süredir belirli sistemlerle, donanımlarla, yazılımlarla dışa bağımlı olduğumuz bir yapıya yeniden şekil verme zorunluluğunun farkındayız. Sizlerin hem rekabet unsuru olarak hem de çeşitli teknoloji konularında desteklenmeye ihtiyacınız olduğunun farkındayız."
Demir, kamu, akademi ve iş dünyası arasında köprüler kuracak iş birliklerinin ve insan sermayesiyle ilgili yatırımların, refahın çok daha geniş kitlelere yayılması ve çok daha müreffeh bir toplum oluşturulmasına zemin olacağına inandıklarını dile getirerek, ülkenin dünyaya birçok teknolojik alanda liderlik edeceği konuma hazırlanması gerektiğini söyledi.
Siber güvenlik alanında faaliyet gösteren 100'e yakın firmanın iştirak ettiği, 40'a yakın üniversitenin öğrenci kulüpleriyle desteklediği kümelenmede, siber güvenlik altyapılarında kendi kendine yeten bir ülke olunması gayesiyle sektörde yerli/milli teknoloji kapasitesinin oluşturulması, yurt içi ve yurt dışı pazara erişim mekanizmalarının kurulması, sektörel iş birliği ve ihtiyaç duyulan insan kaynağının geliştirilmesi kapsamında çalışmaların devam ettiğini anlattı.
Demir, bu kapsamda fikirler üreterek firmaları pazara hazır girişimlerde konumlandırmak amacıyla Siber Güvenlik Fikir/Girişimcilik Yarışması ile yeni girişim ve küçük şirketlerin büyük şirketlerle bağlantılar kurması için KOBİ-İnovasyon Yarışması çalışmaların ve insan kaynağı yetiştirmeye yönelik faaliyetlerin sürdüğünü bildirdi.
Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Demir, şunları kaydetti:
"Siber güvenlik zirvesi, bizim önderlik yaptığımız siber güvenlik kümelenmesi ki Türkiye'de siber güvenlik alanında çalışan firmalarımızın bir araya getirildiği bir kümelenme. Aslında bütün dünyada giderek önemi ve farkındalığı artan bu konuda Türkiye'nin de sinerji doğuracak katkıda bulunacak hiçbir kuruluş ve şirketin dışarıda bırakılmadığı bir yapıyla bu alanda söz sahibi olması gerekiyor."
- "Türkiye, yerli ve milli sistemlerle donatılmış durumda"
İletişim ve siber güvenlikle ilgili yerli ve milli sistemlere değinen Demir, "Türkiye'de kullanılan tüm ürünlerin, ülkenin kendi bilişim, iletişim ve siber güvenlik altyapısının ve kullanım alanlarının emniyetli, yerli ve milli sistemlerle donatılmış olması, bu anlamda şirketlerimizin ve kamu kuruluşlarımızın yerli üretimi, yazılımı ve donanımı destekleyerek bu anlamda Türkiye'nin bir bakımda güvenliğini sağlamaları önemli." dedi.
Demir, terör örgütlerinin siber saldırılarıyla ilgili olarak da dünya genelinde bu tür tedbirlerle ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek, "Hiçbir ülke 'Ben tamamen emniyetteyim.' diyemiyor. Bunu sağlamak üzere de sürekli uyanık olmanız, sürekli çalışma yapmanız ve sürekli olarak bu konuda dünyadaki gelişmeleri takip edip tehditleri fark edip tedbir almanız gerekiyor. Bu devam eden bir süreç. Bugün 'Her şey olup bitti, tamamen emniyetteyiz.' demek hiçbir ülke açısından söz konusu değil çünkü tehditler sürekli değişiyor. Ortam ve teknoloji sürekli değişiyor." ifadelerini kullandı.
Zirveye, Dijital Dönüşüm Ofis Başkanı Ali Taha Koç, dijital sektör ve yazılım firmalarının temsilcilerinden 120 kişi katıldı.
Zirvenin sonunda, "Siber Güvenlikte En Fazla Nitelikli İstihdam Ödülü", "Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Faaliyetlerine Katılım Ödülü", "Siber Güvenlik Kümelenmesi Eğitime Destek Ödülü" ve "Yılın Parlayan Yıldızları Ödülü", Demir ve Koç tarafından sektör ve yazlım firması temsilcilerine takdim edildi.
Katılımcılar, üç gün süren zirvenin sonunda hatıra fotoğrafı çektirdi.
Kaynak: AA
Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından Bolu Dağı'nda bir otelde düzenlenen "Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Sektör Zirvesi"nin kapanışında konuşan Demir, günümüzde dünya ölçeğinde siber güvenliğin önemli olduğunu söyledi.
Siber güvenliğin öneminin artacağına işaret eden Demir, "Artık giderek insansız sistemlerin hayatımıza daha çok girdiği, birbirine bağlı, birbiriyle konuşan insan-makine sistem entegrasyonun girişiminin arttığı bir dünyaya doğru gidiyoruz. Bu dünyanın temel unsurları olan donanım, yazılım, akıl ve düşünme yöntemlerinin kurgulanması gerekiyor." diye konuştu.
Demir, yolun başında olduklarını belirterek, ülkenin milli güvenlik unsurları, emniyeti, ticari güvenliği, geleceği açısından çalışmalarla farkındalığın sağlanması ve tedbirlerin alınması gerektiğini kaydetti.
Siber güvenlik kümelenmesinin, bir sivil hareket olarak firmalar bazında bir hareket olarak başlatıldığını aktaran Demir, şöyle devam etti:
"Tabii ki devlet zirvesinde bilişim alanında, siber güvenlik alanında çeşitli kurumlarımız yetkilendirilmiş durumda. Siber güvenlik yapılanmaları içinde kendi kendine yeten bir ülke olmamız en büyük hedeflerimizden birisi. Sektörde yerli ve milli kapasitenin oluşturulması amacımız da şu anda çarklar dönerken, bu dünya devam ederken halihazırda uzun süredir belirli sistemlerle, donanımlarla, yazılımlarla dışa bağımlı olduğumuz bir yapıya yeniden şekil verme zorunluluğunun farkındayız. Sizlerin hem rekabet unsuru olarak hem de çeşitli teknoloji konularında desteklenmeye ihtiyacınız olduğunun farkındayız."
Demir, kamu, akademi ve iş dünyası arasında köprüler kuracak iş birliklerinin ve insan sermayesiyle ilgili yatırımların, refahın çok daha geniş kitlelere yayılması ve çok daha müreffeh bir toplum oluşturulmasına zemin olacağına inandıklarını dile getirerek, ülkenin dünyaya birçok teknolojik alanda liderlik edeceği konuma hazırlanması gerektiğini söyledi.
Siber güvenlik alanında faaliyet gösteren 100'e yakın firmanın iştirak ettiği, 40'a yakın üniversitenin öğrenci kulüpleriyle desteklediği kümelenmede, siber güvenlik altyapılarında kendi kendine yeten bir ülke olunması gayesiyle sektörde yerli/milli teknoloji kapasitesinin oluşturulması, yurt içi ve yurt dışı pazara erişim mekanizmalarının kurulması, sektörel iş birliği ve ihtiyaç duyulan insan kaynağının geliştirilmesi kapsamında çalışmaların devam ettiğini anlattı.
Demir, bu kapsamda fikirler üreterek firmaları pazara hazır girişimlerde konumlandırmak amacıyla Siber Güvenlik Fikir/Girişimcilik Yarışması ile yeni girişim ve küçük şirketlerin büyük şirketlerle bağlantılar kurması için KOBİ-İnovasyon Yarışması çalışmaların ve insan kaynağı yetiştirmeye yönelik faaliyetlerin sürdüğünü bildirdi.
Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Demir, şunları kaydetti:
"Siber güvenlik zirvesi, bizim önderlik yaptığımız siber güvenlik kümelenmesi ki Türkiye'de siber güvenlik alanında çalışan firmalarımızın bir araya getirildiği bir kümelenme. Aslında bütün dünyada giderek önemi ve farkındalığı artan bu konuda Türkiye'nin de sinerji doğuracak katkıda bulunacak hiçbir kuruluş ve şirketin dışarıda bırakılmadığı bir yapıyla bu alanda söz sahibi olması gerekiyor."
- "Türkiye, yerli ve milli sistemlerle donatılmış durumda"
İletişim ve siber güvenlikle ilgili yerli ve milli sistemlere değinen Demir, "Türkiye'de kullanılan tüm ürünlerin, ülkenin kendi bilişim, iletişim ve siber güvenlik altyapısının ve kullanım alanlarının emniyetli, yerli ve milli sistemlerle donatılmış olması, bu anlamda şirketlerimizin ve kamu kuruluşlarımızın yerli üretimi, yazılımı ve donanımı destekleyerek bu anlamda Türkiye'nin bir bakımda güvenliğini sağlamaları önemli." dedi.
Demir, terör örgütlerinin siber saldırılarıyla ilgili olarak da dünya genelinde bu tür tedbirlerle ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek, "Hiçbir ülke 'Ben tamamen emniyetteyim.' diyemiyor. Bunu sağlamak üzere de sürekli uyanık olmanız, sürekli çalışma yapmanız ve sürekli olarak bu konuda dünyadaki gelişmeleri takip edip tehditleri fark edip tedbir almanız gerekiyor. Bu devam eden bir süreç. Bugün 'Her şey olup bitti, tamamen emniyetteyiz.' demek hiçbir ülke açısından söz konusu değil çünkü tehditler sürekli değişiyor. Ortam ve teknoloji sürekli değişiyor." ifadelerini kullandı.
Zirveye, Dijital Dönüşüm Ofis Başkanı Ali Taha Koç, dijital sektör ve yazılım firmalarının temsilcilerinden 120 kişi katıldı.
Zirvenin sonunda, "Siber Güvenlikte En Fazla Nitelikli İstihdam Ödülü", "Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Faaliyetlerine Katılım Ödülü", "Siber Güvenlik Kümelenmesi Eğitime Destek Ödülü" ve "Yılın Parlayan Yıldızları Ödülü", Demir ve Koç tarafından sektör ve yazlım firması temsilcilerine takdim edildi.
Katılımcılar, üç gün süren zirvenin sonunda hatıra fotoğrafı çektirdi.