Assalam, Zanzibarlı Yetimleri Geleceğe Hazırlıyor
Assalam Vakfı, Tanzanya'ya bağlı özerk yönetim bölgesi olan adada, yetimler için kurduğu çocuk üniversitesinde Afrikalı miniklerin geleceğe hazırlanmasını sağlıyor Gönüllü eğitimen Thabit Thabiti: 'Türkiye'den birileri gelince buradaki çocukların onları Türkçe kelimelerle karşılamaları için temel Türkçe dersini öğretmeye çalışıyorum. Bu durumdan çok memnunum. Böyle çocuklarla ve insanlarla karşılaşmak çok güzel oldu'
Tanzanya'ya bağlı özerk yönetim bölgesi Zanzibar adasında faaliyet gösteren Assalam Vakfı, bölgedeki yetimler için kurduğu çocuk üniversitesinde Afrikalı miniklerin geleceğe hazırlanmasına katkıda bulunuyor.
Hatice Yentürk'ün kurduğu vakfın merkezinde çocuklara eğitim ve atölye programlarının yanı sıra düzenlenen dikiş kursunda Afrikalı yetimlerin anneleri için sürekli gelir kaynağı sağlanıyor. Bölgedeki tek Müslüman vakıf olma özelliği taşıyan Assalam'ın kampüsünde Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı'nın (TİKA) inşa ettiği Afrika'nın ilk interaktif ağaç ev çocuk kütüphanesi ile oyun evi de hizmet veriyor.
Gönüllü eğitimenlerden Thabit Thabiti, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, geçen ağustosta Isparta'daki Süleyman Demirel Üniversitesi'nde maden mühendisliği bölümünden mezun olduğunu, üç aylık gönüllü olarak kendi memleketi Zanzibar'a çalışmaya geldiğini söyledi.
Burada bilgisayar ve İngilizce dersi verdiğini kaydeden Thabiti, "Burada ayrıca Türkçe dersi de veriyorum. Türkiye'den birileri gelince buradaki çocukların onları Türkçe kelimelerle karşılamaları için temel Türkçe dersini öğretmeye çalışıyorum. Bu durumdan çok memnunum. Böyle çocuklarla ve insanlarla karşılaşmak çok güzel oldu." dedi.
- "Türkler aslında iyi insanlarmış' diyorlar."
Thabiti, gönüllülerin Afrikalılara yardım etmek için yoğun gayret gösterdiğini ifade ederek, şöyle devam etti:
"Zanzibarlı hanımlar bir meslek sahibi olsunlar diye dikiş atölyemiz var. Onları öğretiyorlar. İngilizce derslerinde temel konular öğretiliyor. Bir gün sekreterlik işi yapabilsinler diye bilgisayar öğreniyorlar. Benim bu dernekteki faaliyetlerden haberim dayım Salim sayesinde oldu. Daha önce burada gönüllü çalışıyordu. Türkiye'de İstanbul Üniversitesi'nde tıp fakültesinde okuyor. Dayım mezun olduktan sonra iş arama sürecinde bir müddet gönüllü olarak bu dernekte çalışmamı istedi. Böylece Assalam'a başvurdum. Sağ olsunlar onlar da kabul etti. Burada çalışmaktan çok memnunum."
Yerli halkın Türklere başta ön yargıyla bakabildiğini dile getiren Thabiti, Türk gönüllüleri ilk önce beyaz insan anlamına gelen 'Nuzungu’' olarak ifade ettiklerini söyledi.
Thabiti, halkın Türkleri tanıdıkça çok sevdiğini belirterek, "Yerel halk tanıdıkça 'Türkler aslında iyi insanlarmış, diğer beyaz insanlardan farklıymış’ diyorlar. Şu anda burada Ömer ağabeyimiz var. Onun yerel halkla ilişkileri çok iyi. Sanki Tanzanyalı oldu." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Hatice Yentürk'ün kurduğu vakfın merkezinde çocuklara eğitim ve atölye programlarının yanı sıra düzenlenen dikiş kursunda Afrikalı yetimlerin anneleri için sürekli gelir kaynağı sağlanıyor. Bölgedeki tek Müslüman vakıf olma özelliği taşıyan Assalam'ın kampüsünde Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı'nın (TİKA) inşa ettiği Afrika'nın ilk interaktif ağaç ev çocuk kütüphanesi ile oyun evi de hizmet veriyor.
Gönüllü eğitimenlerden Thabit Thabiti, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, geçen ağustosta Isparta'daki Süleyman Demirel Üniversitesi'nde maden mühendisliği bölümünden mezun olduğunu, üç aylık gönüllü olarak kendi memleketi Zanzibar'a çalışmaya geldiğini söyledi.
Burada bilgisayar ve İngilizce dersi verdiğini kaydeden Thabiti, "Burada ayrıca Türkçe dersi de veriyorum. Türkiye'den birileri gelince buradaki çocukların onları Türkçe kelimelerle karşılamaları için temel Türkçe dersini öğretmeye çalışıyorum. Bu durumdan çok memnunum. Böyle çocuklarla ve insanlarla karşılaşmak çok güzel oldu." dedi.
- "Türkler aslında iyi insanlarmış' diyorlar."
Thabiti, gönüllülerin Afrikalılara yardım etmek için yoğun gayret gösterdiğini ifade ederek, şöyle devam etti:
"Zanzibarlı hanımlar bir meslek sahibi olsunlar diye dikiş atölyemiz var. Onları öğretiyorlar. İngilizce derslerinde temel konular öğretiliyor. Bir gün sekreterlik işi yapabilsinler diye bilgisayar öğreniyorlar. Benim bu dernekteki faaliyetlerden haberim dayım Salim sayesinde oldu. Daha önce burada gönüllü çalışıyordu. Türkiye'de İstanbul Üniversitesi'nde tıp fakültesinde okuyor. Dayım mezun olduktan sonra iş arama sürecinde bir müddet gönüllü olarak bu dernekte çalışmamı istedi. Böylece Assalam'a başvurdum. Sağ olsunlar onlar da kabul etti. Burada çalışmaktan çok memnunum."
Yerli halkın Türklere başta ön yargıyla bakabildiğini dile getiren Thabiti, Türk gönüllüleri ilk önce beyaz insan anlamına gelen 'Nuzungu’' olarak ifade ettiklerini söyledi.
Thabiti, halkın Türkleri tanıdıkça çok sevdiğini belirterek, "Yerel halk tanıdıkça 'Türkler aslında iyi insanlarmış, diğer beyaz insanlardan farklıymış’ diyorlar. Şu anda burada Ömer ağabeyimiz var. Onun yerel halkla ilişkileri çok iyi. Sanki Tanzanyalı oldu." ifadelerini kullandı.