İmam Hatip Ortaokulları Hafızlık Çalıştayı

İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Yılmaz: 'İmam hatiplerin yetiştirdiği insanların devlet yönetiminde söz sahibi olmaları halka da bir öz güven kazandırmıştır. Bu bakımdan imam hatip okullarımızın kalitesinin ve keyfiyetinin artırılması çok önemlidir'

İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, imam hatiplerin yetiştirdiği insanların devlet yönetiminde söz sahibi olmalarının halka öz güven kazandırdığını, bu bakımdan imam hatip okullarının kalitesinin ve keyfiyetinin artırılması çok önemli olduğunu bildirdi.

Müftülükten yapılan açıklamaya göre, müftülük Proje İmam Hatip Ortaokullarında hafızlık eğitimi veren Kuran kurslarına yönelik "İmam Hatip Ortaokulları Hafızlık Çalıştayı" gerçekleştirdi.

Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, klasik hafızlık eğitiminde öğrencinin 2-3 yılını hafızlığa ayırdıktan sonra dini eğitimine devam ettiğini belirterek, 4+4+4 eğitim sistemiyle 12 yıllık zorunlu eğitimin gerçekleşmesinden sonra öğrencilerin ara vermeden hafız olmalarıyla ilgili ciddi problemlerin ortaya çıktığını belirtti.

Kaliteli din alimi olmanın yolunun hafızlıkla beraber Ulum-u İslamiye'yi tedris etmekten geçtiğine işaret eden Yılmaz, "Hafızlığı olmayan Ulum-u İslamiye sahiplerinin zorlandığını ve hakikaten çok fazla randımanlı olmadığını biliyoruz. O bakımdan nihai hedef alimlerimizin hafız olarak hayata atılmaları ve Ulum-u İslamiye'yi de beraberinde götürmeleridir. Ama bunun için bir yol ve yöntem henüz oturmadı. Sistematik olarak denenmiş ve çok iyi sonuç alınmış bir sistem dünyanın hiçbir yerinde yok. Herkes kendi sistemini kuruyor ve ona göre sonuç almanın gayreti içerisinde. Hafızlığın İslami ilimlerin alt zemini olarak önemli bir yeri var. Her kurum daha kısa sürede hafızlığı yaptırmak ve öğrencinin kalan zamanının Ulum-u İslamiye'ye ayrılması istikametindedir." ifadelerini kullandı.

Okullarda sayısal çoğunluğun değil, bilgi, kabiliyet ve ahlaki formasyon olarak kalitenin artırılmasının gerektiğine dikkati çeken Yılmaz, hafızlığın bunun için önemli bir argüman olduğunu fakat tek başına da yeterli olmadığını belirtti.

Yılmaz, şunları kaydetti:

"İmam hatipli dediğiniz insan iyilikte, temizlikte, ihlasta, değerlerine bağlı kalmakta akranlarından bir adım önde olan insan demektir. Hafızlık bunu pekiştirme açısından önemli bir imkana sahiptir. İmam hatipli olmak sevgilerin en güzeli olan Allah sevgisini, Peygamber sevgisini gönlümüzün derinliklerinde hissedip yaşamak, yaşatmak ve çevresine ışık saçan insan olmak demektir. İmam hatip okulları açıldığı 1950'li yıllardan sonra tarihle olan köprümüzü oluşturma noktasında çok önemli bir yeri ve payı olmuştur. Çünkü imam hatipler sayesinde Türkiye yeniden İslam dünyasında konuşulur hale gelmiştir. İmam hatiplerin yetiştirdiği insanların devlet yönetiminde söz sahibi olmaları halka da bir öz güven kazandırmıştır. Bu bakımdan imam hatip okullarımızın kalitesinin ve keyfiyetinin artırılması çok önemlidir."

28 Şubat sürecinden sonra 100 binlerin altına düşen imam hatip öğrencisi sayısının şu anda 1 milyon 200 binlere geldiği bilgisini veren Yılmaz, 1925’lerden itibaren ötelenmiş olmanın meydana getirdiği duygunun telafi edilerek, gençlerin öz güvenin artırılması gerektiğini vurguladı.

Çalıştaya İstanbul Müftü Yardımcısı Veysel Işıldar, Kuran kursu yöneticileri ve eğitimciler katıldı.
Kaynak: AA