Zırhlı Birlikler Darbe Girişimi Davası
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 52 sanıklı davanın görülmesine devam edildi.
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığı'ndaki eylemlere ilişkin 52 sanıklı davanın görülmesine devam edildi.
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklarla taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada, tanklara karşı koymaya çalışan Emin Güner'in şehit edilmesine ilişkin "kasten adam öldürmek" ile 7 vatandaşa karşı "öldürmeye teşebbüs" suçlarından ayrıca dava açılan ve bu davanın da sanıkları arasında bulundukları için dosyası birleştirilen 16 kişi savunma yaptı.
Sanık eski üsteğmen Fatih Mehmet Kılıç, darbe girişiminin yaşandığı gün nöbetçi olduğunu ve akşam saatlerinde tabur komutanı da olan tümen nöbetçi amiri Yarbay Erdal Yetim'in, Jandarma Genel Komutanlığına terör saldırısı yapıldığını, şehit ve yaralılar bulunduğunu belirterek, buraya gitmesini söylediğini aktardı.
Kılıç, o zamana kadar da sadece televizyondan boğaz köprüsünün kapatıldığını gördüğünü, bunun da terör saldırısı dolayısıyla yapılmış olabileceğinin belirtildiğini ifade etti.
Başka bir bölüğün komutanı Ayhan Şen'in de arayıp sıkıyönetim ilan edildiğini, tabur komutanının ona ulaşmaya çalıştığını ancak ulaşamadığını söylediğini bildiren Kılıç, tabur komutanı Yetim ile görüştüğünü ve onun Jandarma Genel Komutanlığına gitmesine yönelik emri verdiğini kaydetti.
Kılıç, Külliye yakınındaki Beştepe Köprüsü olarak bilinen yerde bir otobüs yolu kapattığı için Jandarma Genel Komutanlığına doğru dönüş yapamadıklarını ve vatandaşların da tepkisinden dolayı birliğe dönmek için Eskişehir yolunu kullanmak üzere ters yönden girdiklerini savunarak, ileride AK Parti Genel Merkezi ve vatandaşların bulunduğundan bilgisi olmadığını savundu.
Eskişehir yoluna çıkmaları mümkün olmayınca geldikleri yoldan gitmek üzere döndüklerinde tanktan atıldığını ve darbedildiğini iddia eden Kılıç, o gün şehit olan Emin Güner'in tankta bulunduğunun ise bir varsayım olduğunu öne sürdü.
Kılıç, suçlamaları kabul etmeyerek beraatini istedi.
- Zırhlı Birlikler olayların dışında kalmış
Darbe girişimi sırasında karargahı ele geçirmeye çalışan sözde yurtta sulh konseyi üyesi sanık eski Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Plan ve Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Ahmet Bican Kırker de savunma yaptı.
Bu olayla bağlantısının sadece Zırhlı Birlikler'de emir komutayı devralması dolayısıyla olduğunu iddia eden Kırker, 15 Temmuz akşamı Genelkurmay'dan gelen mesaj emri çerçevesinde tümen komutanı Tümgeneral Erdoğan Akyol'dan görevi devraldığını, onun da görevi devredip ayrıldığını bildirdi.
Kırker, birliğe alarm verdiğini ancak kimseye çıkış emri vermediğini iddia ederek, iki tankın çıktığından ve döndüğünden haberi olmadığını ileri sürdü.
Kırker, "Ben iki tankın çıktığını cezaevinde öğrendim." diye konuştu.
Şehit Emin Güner'in otopsi raporunun da tanktan düştüğü için öldüğünü göstermediğini savunan Kırker, "15 Temmuz'da darbeye yönelik bir emir alınmamış, verilmemiştir. Birliğin olayların dışında tutulması sağlanmıştır." ifadelerini kullandı.
Kırker, suçlamaları kabul etmedi.
Duruşmaya, yarına kadar ara verildi.
Kaynak: AA
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklarla taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada, tanklara karşı koymaya çalışan Emin Güner'in şehit edilmesine ilişkin "kasten adam öldürmek" ile 7 vatandaşa karşı "öldürmeye teşebbüs" suçlarından ayrıca dava açılan ve bu davanın da sanıkları arasında bulundukları için dosyası birleştirilen 16 kişi savunma yaptı.
Sanık eski üsteğmen Fatih Mehmet Kılıç, darbe girişiminin yaşandığı gün nöbetçi olduğunu ve akşam saatlerinde tabur komutanı da olan tümen nöbetçi amiri Yarbay Erdal Yetim'in, Jandarma Genel Komutanlığına terör saldırısı yapıldığını, şehit ve yaralılar bulunduğunu belirterek, buraya gitmesini söylediğini aktardı.
Kılıç, o zamana kadar da sadece televizyondan boğaz köprüsünün kapatıldığını gördüğünü, bunun da terör saldırısı dolayısıyla yapılmış olabileceğinin belirtildiğini ifade etti.
Başka bir bölüğün komutanı Ayhan Şen'in de arayıp sıkıyönetim ilan edildiğini, tabur komutanının ona ulaşmaya çalıştığını ancak ulaşamadığını söylediğini bildiren Kılıç, tabur komutanı Yetim ile görüştüğünü ve onun Jandarma Genel Komutanlığına gitmesine yönelik emri verdiğini kaydetti.
Kılıç, Külliye yakınındaki Beştepe Köprüsü olarak bilinen yerde bir otobüs yolu kapattığı için Jandarma Genel Komutanlığına doğru dönüş yapamadıklarını ve vatandaşların da tepkisinden dolayı birliğe dönmek için Eskişehir yolunu kullanmak üzere ters yönden girdiklerini savunarak, ileride AK Parti Genel Merkezi ve vatandaşların bulunduğundan bilgisi olmadığını savundu.
Eskişehir yoluna çıkmaları mümkün olmayınca geldikleri yoldan gitmek üzere döndüklerinde tanktan atıldığını ve darbedildiğini iddia eden Kılıç, o gün şehit olan Emin Güner'in tankta bulunduğunun ise bir varsayım olduğunu öne sürdü.
Kılıç, suçlamaları kabul etmeyerek beraatini istedi.
- Zırhlı Birlikler olayların dışında kalmış
Darbe girişimi sırasında karargahı ele geçirmeye çalışan sözde yurtta sulh konseyi üyesi sanık eski Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Plan ve Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Ahmet Bican Kırker de savunma yaptı.
Bu olayla bağlantısının sadece Zırhlı Birlikler'de emir komutayı devralması dolayısıyla olduğunu iddia eden Kırker, 15 Temmuz akşamı Genelkurmay'dan gelen mesaj emri çerçevesinde tümen komutanı Tümgeneral Erdoğan Akyol'dan görevi devraldığını, onun da görevi devredip ayrıldığını bildirdi.
Kırker, birliğe alarm verdiğini ancak kimseye çıkış emri vermediğini iddia ederek, iki tankın çıktığından ve döndüğünden haberi olmadığını ileri sürdü.
Kırker, "Ben iki tankın çıktığını cezaevinde öğrendim." diye konuştu.
Şehit Emin Güner'in otopsi raporunun da tanktan düştüğü için öldüğünü göstermediğini savunan Kırker, "15 Temmuz'da darbeye yönelik bir emir alınmamış, verilmemiştir. Birliğin olayların dışında tutulması sağlanmıştır." ifadelerini kullandı.
Kırker, suçlamaları kabul etmedi.
Duruşmaya, yarına kadar ara verildi.