'Nesiller, Orta Doğu'daki Dramı Edebi Eserlerden Öğrenecek'
Faslı şair Ahmu Hasan el Ahmedi: 'Edebiyat aslında büyük krizlerin çocuğudur. 2. Dünya Savaşı'nın buhranı Batı edebiyatını besledi. Büyük edebiyat eserleri maalesef büyük savaşlar sonrası ortaya çıkmış' 'Savaşlar kapımızda hala devam ediyor. Sanatçı krizden uzaklaştığında eser üretebilir. Yaşadığı acıları sindirmesi gerekir. O yüzden bugün bir şey beklemek pek doğru olmaz'
SAMET DOĞAN - Faslı şair Ahmu Hasan el Ahmedi, 'Bölgemizde büyük bir kaos var. Edebiyat aslında büyük krizlerin çocuğudur. Nesiller, Orta Doğu'da yaşanan tüm dramları edebi eserlerden öğrenecek.' dedi.
15 yaşından itibaren şiir yazdığını dile getiren Ahmedi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kur'an-ı Kerim'i ezberlediği için Arapça bilgisinin çok geliştiğini kaydederek, 'Şu ana kadar iki şiir kitabım yayınlandı. Ayrıca öykülerimin toplandığı bir kitabım daha var. Fas edebiyatı aslında dünya edebiyatçıları tarafından bilinen derin bir edebiyattır. Tabii Fas edebiyatı denilince birden fazla dilde yazılmış eserler karşımıza çıkıyor.' diye konuştu.
Fransız edebiyatçılar ile şiirde Mütenebbi ve Nizar Kabbani'den etkilendiğini aktaran Ahmedi, büyük şairlerden etkilenmenin kendisi açısından sorun olmadığını ancak her şairin kendi yolunu ve üslubunu bulması gerektiğinin altını çizdi.
- 'Nesillere aktarma görevi edebiyatındır'
Ahmu Hasan el Ahmedi, Orta Doğu ve Afrika'da sanat ve edebiyatın gelişmesinin önünde bazı engeller olduğunu savunarak, 'Edebiyat aslında büyük krizlerin çocuğudur. 2. Dünya Savaşı'nın buhranı Batı edebiyatını besledi. Büyük edebiyat eserleri maalesef büyük savaşlar sonrası ortaya çıkmış. Bir yandan da bugün yaşanılan trajedileri ancak edebiyat muhafaza eder ki ilerde bir daha yaşanmasın. Nesillere aktarma görevi edebiyatındır.' ifadelerini kullandı.
Savaş ve kriz devam ederken ortaya nitelikli işlerin çıkmayacağını söyleyen Faslı şair Ahmedi, 'Savaşlar kapımızda hala devam ediyor. Sanatçı krizden uzaklaştığında eser üretebilir. Yaşadığı acıları sindirmesi gerekir. O yüzden bugün bir şey beklemek pek doğru olmaz. Nesiller, Orta Doğu'da yaşanan tüm dramları edebi eserlerden öğrenecek.' değerlendirmesinde bulundu.
Ahmedi, Türkiye'ye ilk defa geldiğini ve İstanbul'dan etkilendiğini kaydederek, 'Türk edebiyatıyla yakından ilgileniyorum. Mesnevi beni çok derinden etkiledi. Şimdilik Türkçe'den Arapça'ya romanlar çevrildiği için sadece modern Türk edebiyatında romanın çok ilerlediğini görebiliyoruz. Türk edebiyatı ve edebiyatçılarıyla yakın ilişki içerisinde olabilmek için dil sorununu aşmamız, daha çok çeviri yapılması gerekiyor.' dedi.
Kaynak: AA
15 yaşından itibaren şiir yazdığını dile getiren Ahmedi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kur'an-ı Kerim'i ezberlediği için Arapça bilgisinin çok geliştiğini kaydederek, 'Şu ana kadar iki şiir kitabım yayınlandı. Ayrıca öykülerimin toplandığı bir kitabım daha var. Fas edebiyatı aslında dünya edebiyatçıları tarafından bilinen derin bir edebiyattır. Tabii Fas edebiyatı denilince birden fazla dilde yazılmış eserler karşımıza çıkıyor.' diye konuştu.
Fransız edebiyatçılar ile şiirde Mütenebbi ve Nizar Kabbani'den etkilendiğini aktaran Ahmedi, büyük şairlerden etkilenmenin kendisi açısından sorun olmadığını ancak her şairin kendi yolunu ve üslubunu bulması gerektiğinin altını çizdi.
- 'Nesillere aktarma görevi edebiyatındır'
Ahmu Hasan el Ahmedi, Orta Doğu ve Afrika'da sanat ve edebiyatın gelişmesinin önünde bazı engeller olduğunu savunarak, 'Edebiyat aslında büyük krizlerin çocuğudur. 2. Dünya Savaşı'nın buhranı Batı edebiyatını besledi. Büyük edebiyat eserleri maalesef büyük savaşlar sonrası ortaya çıkmış. Bir yandan da bugün yaşanılan trajedileri ancak edebiyat muhafaza eder ki ilerde bir daha yaşanmasın. Nesillere aktarma görevi edebiyatındır.' ifadelerini kullandı.
Savaş ve kriz devam ederken ortaya nitelikli işlerin çıkmayacağını söyleyen Faslı şair Ahmedi, 'Savaşlar kapımızda hala devam ediyor. Sanatçı krizden uzaklaştığında eser üretebilir. Yaşadığı acıları sindirmesi gerekir. O yüzden bugün bir şey beklemek pek doğru olmaz. Nesiller, Orta Doğu'da yaşanan tüm dramları edebi eserlerden öğrenecek.' değerlendirmesinde bulundu.
Ahmedi, Türkiye'ye ilk defa geldiğini ve İstanbul'dan etkilendiğini kaydederek, 'Türk edebiyatıyla yakından ilgileniyorum. Mesnevi beni çok derinden etkiledi. Şimdilik Türkçe'den Arapça'ya romanlar çevrildiği için sadece modern Türk edebiyatında romanın çok ilerlediğini görebiliyoruz. Türk edebiyatı ve edebiyatçılarıyla yakın ilişki içerisinde olabilmek için dil sorununu aşmamız, daha çok çeviri yapılması gerekiyor.' dedi.