'28 Şubat'ın Unutulan Mağdurları Açıklaması Zindandaki Müslümanlar' Paneli
Panele konuşmacı olarak katılan avukat Mehmet Okatan, 28 Şubat döneminde tıp fakültesinde öğrenciyken gözaltına alınıp tutuklandığı ve cezaevinde geçirdiği 9 yılı anlattı.
Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (Özgür-Der) '28 Şubat’ın Unutulan Mağdurları: Zindandaki Müslümanlar' konulu panel düzenledi.
Ali Emiri Kültür Merkezi'ndeki Kevser Çakır’ın yönettiği panele, kendisi de 28 Şubat döneminde cezaevine girip 9 yıl hapis yatan avukat Mehmet Okatan ile avukat Mehmet Alagöz konuşmacı olarak katıldı.
Okatan, 28 Şubat döneminde gözaltına alınanların işkence gördüklerine değindi. 1995'te İzmir’de Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi iken iş için geldiği İstanbul’da bir polis baskını ile beraberindeki iki arkadaşıyla yakalanıp gözaltına alındıklarını ifade eden Okatan, o süreçte gözaltına alınanların 'kaba dayak, düz askı, Filistin askısı' gibi işkencelerden geçirildiğini söyledi.
Dokuz yıl hapis yattıktan sonra 2004'teki kanun değişikliği ile cezasının dolmasına 4-5 ay kala cezaevinden çıktığını dile getiren Okatan, 'İçeride Hukuk Fakültesini bitirdim ve çıktıktan sonra 7 yıllık bir hukuk mücadelesi sonucunda avukat oldum.' dedi.
Avukat Mehmet Alagöz ise 1990’lı yılların Türkiye için karanlık dönemler olduğunu belirterek, Sivas olayları ve Uğur Mumcu cinayeti gibi eylemlerin İslami camiaya mal edilip çok sayıda insanın haksız yere mahkum edildiğini savundu.
Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yoluyla yeniden yargılanma imkanı bulunduğuna işaret eden Alagöz, 'Fakat burada 23 Eylül 2012’den sonra kesinleşen davalarda geçerli. Ancak 1990’lı yıllarda hüküm giyen insanlar ise bundan faydalanamıyor. Sadece Umut Davası sanıklarından davaları 2012’ye kadar uzayan üç kişi için Anayasa Mahkemesi, avukat ve hukuki yardımdan yararlanamadıkları için yeniden yargılama kararı verdi. Bir kararı bozmak isterseniz gerekçeyi çok kolay üretebilirsiniz. O dönemde gözaltına alınan 550 insanın hiçbirisi emniyette avukat yardımından faydalanamadı. AYM’nin bu kararı emsal kabul edilip geriye doğru yürütülmesi gerekirdi.' şeklinde konuştu.
Kaynak: AA
Ali Emiri Kültür Merkezi'ndeki Kevser Çakır’ın yönettiği panele, kendisi de 28 Şubat döneminde cezaevine girip 9 yıl hapis yatan avukat Mehmet Okatan ile avukat Mehmet Alagöz konuşmacı olarak katıldı.
Okatan, 28 Şubat döneminde gözaltına alınanların işkence gördüklerine değindi. 1995'te İzmir’de Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi iken iş için geldiği İstanbul’da bir polis baskını ile beraberindeki iki arkadaşıyla yakalanıp gözaltına alındıklarını ifade eden Okatan, o süreçte gözaltına alınanların 'kaba dayak, düz askı, Filistin askısı' gibi işkencelerden geçirildiğini söyledi.
Dokuz yıl hapis yattıktan sonra 2004'teki kanun değişikliği ile cezasının dolmasına 4-5 ay kala cezaevinden çıktığını dile getiren Okatan, 'İçeride Hukuk Fakültesini bitirdim ve çıktıktan sonra 7 yıllık bir hukuk mücadelesi sonucunda avukat oldum.' dedi.
Avukat Mehmet Alagöz ise 1990’lı yılların Türkiye için karanlık dönemler olduğunu belirterek, Sivas olayları ve Uğur Mumcu cinayeti gibi eylemlerin İslami camiaya mal edilip çok sayıda insanın haksız yere mahkum edildiğini savundu.
Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yoluyla yeniden yargılanma imkanı bulunduğuna işaret eden Alagöz, 'Fakat burada 23 Eylül 2012’den sonra kesinleşen davalarda geçerli. Ancak 1990’lı yıllarda hüküm giyen insanlar ise bundan faydalanamıyor. Sadece Umut Davası sanıklarından davaları 2012’ye kadar uzayan üç kişi için Anayasa Mahkemesi, avukat ve hukuki yardımdan yararlanamadıkları için yeniden yargılama kararı verdi. Bir kararı bozmak isterseniz gerekçeyi çok kolay üretebilirsiniz. O dönemde gözaltına alınan 550 insanın hiçbirisi emniyette avukat yardımından faydalanamadı. AYM’nin bu kararı emsal kabul edilip geriye doğru yürütülmesi gerekirdi.' şeklinde konuştu.