Çin, Orta Ve Doğu Avrupa'Daki Yatırımlarla Nüfuzunu Artırıyor
Dünyanın ikinci büyük ekonomisine sahip Çin, Doğu ve Orta Avrupa’da yeni ekonomik etki alanları açarak, Avrupa kıtasında nüfuzunu giderek artırıyor Çinli firmaların Orta ve Doğu Avrupa bölgesindeki yatırımları 8 milyar doları geçti Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi Uzmanı Atlı: 'Çin tarafından gerçekleştirilen yatırımlarının artışının ekonomik açıdan bölgede etkin olan Almanya'ya etkisini görmek için çok erken. Çin'in bu coğrafyada Almanya kadar geniş bir ekonomik nüfusu yok fakat Çin bölgede Almanya'ya karşı denge unsuru olabilir' 'Türkiye bölgeye Çin'in yaptığı yatırımlardan olumlu etkilenecek'
TUBA ŞAHİN - Dünyanın ikinci büyük ekonomisine sahip Çin, Doğu ve Orta Avrupa’da yeni ekonomik etki alanları açarak, Avrupa kıtasında nüfuzunu giderek artırıyor.
Çin'in, Doğu ve Orta Avrupa'da 16 ülkeyle 2012'de ortaklaşa kurduğu iş birliği platformunun (16+1) yıllık toplantısı Macaristan'ın başkenti Budapeşte‘de sürerken, Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanı Li Keqiang’ın katıldığı toplantılarda ekonomik ve ticari iş birlikleri masaya yatırılıyor.
Bulgaristan, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Macaristan, Letonya, Litvanya, Romanya, Polonya, Slovenya, Slovakya, Arnavutluk, Bosna-Hersek, Makedonya, Karadağ, Montenegro ve Sırbistan’ın içinde bulunduğu platformun 11 ortağı Avrupa Birliği üyesi olarak dikkati çekiyor.
Çinli yetkililere göre, iş birliği Çin'e ve söz konusu Avrupa ülkelerine somut fayda sağlıyor. Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin altyapılarını geliştirme ihtiyacıyla karşı karşıya olduğunu ifade eden Çinli yetkililer, ülke firmalarının altyapı, teknoloji ve finansman konusunda Avrupa bölgesine yardımcı olduklarını belirtti.
Çinli firmaların Orta ve Doğu Avrupa bölgesindeki yatırımları 8 milyar doları geçmekte. Ülke medyasında yer alan haberlere göre Çin bölgedeki altyapı yatırımları için 10 milyar avroluk fon kurdu. Son 5 yılda Çin bölge ülkelerinde 5 geleneksel Çin tıbbi tedavi merkezi ve 3 Çin kültür merkezi açtı.
Söz konusu 16 ülke ile Çin arasındaki ticaret hacmi, 2015 yılına göre yüzde 9,5 artarak geçen yıl 58 milyar 654 milyon dolar oldu. Ticaret 2009'da 32 milyar dolarda yer alırken, son 8 yılda Çin lehine gelişti. Çinli yetkililer bölgede liman ve demir yolu gibi altyapı yatırımlarıyla söz konusu ticaret hacmini en kısa zamanda 100 milyar dolara ulaşılmasını hedefliyor.
Öte yandan, Çin'in Avrupa Birliği ile toplam ticareti 514 milyar dolar civarında. Birlik ithalatının yüzde 20'sini söz konusu ülke ile yaparken, Çin lehine ticaret açığı da 175 milyar doları buluyor.
- "Türkiye'de 16+1'e dahil olabilir"
Konuya ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi Uzmanı Dr. Altay Atlı, Çinli yetkililerin, Doğu ve Orta Avrupa’nın altyapı inşasında aktif rol aldığını söyledi.
Çin'in amacının kuşak ve yol projesindeki tablonun eksik parçalarını tamamlamak olduğunu hatırlatan Atlı şöyle devam etti:
"Çin'in Yunanistan'da liman yatırımları var. Yunanistan'a gelen konteyner gemileri Doğu ve Orta Avrupa' daki bağlantılar sayesinde hem buradaki pazarlara hem de Batı Avrupa' ya gidebilecek. Bu, Çin'i Avrupa' ya bağlayan projenin önemli bir parçası. Çin tarafından gerçekleştirilen yatırımlarının artışının ekonomik açıdan bölgede etkin olan Almanya'ya etkisini görmek için çok erken. Çin'in bu coğrafyada Almanya kadar geniş bir ekonomik nüfusu yok fakat Çin bölgede Almanya'ya karşı denge unsuru olabilir."
Söz konusu bölgedeki ülkelerin hepsinin Avrupa Birliği (AB) üyesi olmadıklarına, AB ile ekonomik ilişkileri olduğuna dikkati çeken Atlı, Çin'in bu ülkeler için altyapı yatırımları açısından finansman gibi alternatif oluşturarak artı değer sağladığını ve AB'ye karşı denge unsuru olarak görüldüğünü ifade etti.
Türkiye'nin, Çin'in yaptığı yatırımlardan olumlu yönde etkileneceğine vurgu yapan Atlı, "Türkiye konumunu da kuşak ve yol projesi üzerinden okumayı doğru buluyorum. Örneğin Çin yatırımı İstanbul Ambarlı'daki Kumport Limanı'na geldi. Burada 940 milyon dolarlık bir yatırım var. Çinliler diğer liman projeleriyle de ilgileniyor ve demir yolu yatırımları da var. 16+1'i uzatıp Türkiye'yi de bunun içine alabiliriz diye düşünüyorum. Bunların hepsini toplayınca kuşak ve yol projesi ortaya çıkıyor."
Kaynak: AA
Çin'in, Doğu ve Orta Avrupa'da 16 ülkeyle 2012'de ortaklaşa kurduğu iş birliği platformunun (16+1) yıllık toplantısı Macaristan'ın başkenti Budapeşte‘de sürerken, Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanı Li Keqiang’ın katıldığı toplantılarda ekonomik ve ticari iş birlikleri masaya yatırılıyor.
Bulgaristan, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Macaristan, Letonya, Litvanya, Romanya, Polonya, Slovenya, Slovakya, Arnavutluk, Bosna-Hersek, Makedonya, Karadağ, Montenegro ve Sırbistan’ın içinde bulunduğu platformun 11 ortağı Avrupa Birliği üyesi olarak dikkati çekiyor.
Çinli yetkililere göre, iş birliği Çin'e ve söz konusu Avrupa ülkelerine somut fayda sağlıyor. Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin altyapılarını geliştirme ihtiyacıyla karşı karşıya olduğunu ifade eden Çinli yetkililer, ülke firmalarının altyapı, teknoloji ve finansman konusunda Avrupa bölgesine yardımcı olduklarını belirtti.
Çinli firmaların Orta ve Doğu Avrupa bölgesindeki yatırımları 8 milyar doları geçmekte. Ülke medyasında yer alan haberlere göre Çin bölgedeki altyapı yatırımları için 10 milyar avroluk fon kurdu. Son 5 yılda Çin bölge ülkelerinde 5 geleneksel Çin tıbbi tedavi merkezi ve 3 Çin kültür merkezi açtı.
Söz konusu 16 ülke ile Çin arasındaki ticaret hacmi, 2015 yılına göre yüzde 9,5 artarak geçen yıl 58 milyar 654 milyon dolar oldu. Ticaret 2009'da 32 milyar dolarda yer alırken, son 8 yılda Çin lehine gelişti. Çinli yetkililer bölgede liman ve demir yolu gibi altyapı yatırımlarıyla söz konusu ticaret hacmini en kısa zamanda 100 milyar dolara ulaşılmasını hedefliyor.
Öte yandan, Çin'in Avrupa Birliği ile toplam ticareti 514 milyar dolar civarında. Birlik ithalatının yüzde 20'sini söz konusu ülke ile yaparken, Çin lehine ticaret açığı da 175 milyar doları buluyor.
- "Türkiye'de 16+1'e dahil olabilir"
Konuya ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi Uzmanı Dr. Altay Atlı, Çinli yetkililerin, Doğu ve Orta Avrupa’nın altyapı inşasında aktif rol aldığını söyledi.
Çin'in amacının kuşak ve yol projesindeki tablonun eksik parçalarını tamamlamak olduğunu hatırlatan Atlı şöyle devam etti:
"Çin'in Yunanistan'da liman yatırımları var. Yunanistan'a gelen konteyner gemileri Doğu ve Orta Avrupa' daki bağlantılar sayesinde hem buradaki pazarlara hem de Batı Avrupa' ya gidebilecek. Bu, Çin'i Avrupa' ya bağlayan projenin önemli bir parçası. Çin tarafından gerçekleştirilen yatırımlarının artışının ekonomik açıdan bölgede etkin olan Almanya'ya etkisini görmek için çok erken. Çin'in bu coğrafyada Almanya kadar geniş bir ekonomik nüfusu yok fakat Çin bölgede Almanya'ya karşı denge unsuru olabilir."
Söz konusu bölgedeki ülkelerin hepsinin Avrupa Birliği (AB) üyesi olmadıklarına, AB ile ekonomik ilişkileri olduğuna dikkati çeken Atlı, Çin'in bu ülkeler için altyapı yatırımları açısından finansman gibi alternatif oluşturarak artı değer sağladığını ve AB'ye karşı denge unsuru olarak görüldüğünü ifade etti.
Türkiye'nin, Çin'in yaptığı yatırımlardan olumlu yönde etkileneceğine vurgu yapan Atlı, "Türkiye konumunu da kuşak ve yol projesi üzerinden okumayı doğru buluyorum. Örneğin Çin yatırımı İstanbul Ambarlı'daki Kumport Limanı'na geldi. Burada 940 milyon dolarlık bir yatırım var. Çinliler diğer liman projeleriyle de ilgileniyor ve demir yolu yatırımları da var. 16+1'i uzatıp Türkiye'yi de bunun içine alabiliriz diye düşünüyorum. Bunların hepsini toplayınca kuşak ve yol projesi ortaya çıkıyor."