FETÖ'nün İÜ'deki Akademik Yapılanması Davasında Ayırma Kararı
Aralarında profesörlerin de bulunduğu 7'si tutuklu 45 akademisyenin, yargılanmasına devam edildi İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 7 tutuklu sanık dışındaki 37 sanık ile başka suçtan tutuklu bir sanığın dava dosyalarının, mağduriyete neden olunmaması için bu dosyadan ayrılarak başka bir esasa kaydedilmesine hükmetti
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), İstanbul Üniversitesi'ndeki (İÜ) akademik yapılanmasına ilişkin 7'si tutuklu 45 akademisyenin yargılandığı davada, tutuklu 7 sanık dışındaki 37 tutuksuz ve bir başka suçtan tutuklu sanığın dosyalarının ayrılmasına hükmedildi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Ahmet Edip Müftüoğlu, Enis Güney, Halim Taşkaya, Hasan Hakan Ulutin, Mustafa Selçuk ve Osman Abalı katıldı. Tutuklu sanıklardan Erol Önen'in tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katılımının sağlandığı duruşmada, başka suçtan tutuklu Hüseyin Bozkurt ile bazı tutuksuz sanıklar da hazır bulundu.
Duruşmada, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'ndan (BTK), FETÖ'nün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullanımına dair kimi sanıklara ait telefon görüşme bilgilerinin yer aldığı raporun geldiği belirtilerek, sanık ve taraf avukatlarına dağıtıldı.
Talep ve beyanları sorulan sanıklardan Enis Güney, gönderilen HTS ile "ByLock" raporu verilerinin çelişkili olduğunu iddia ederek, "Her iki raporda da 'ByLock' kullanıcısı olmadığım ortadadır. Bank Asya'ya talimatla para yatırdığım iddiası da temelsizdir. Ben 17/25 Aralık sürecinden 8 yıl önce hesap açmıştım ve 2014 Mart ayında da 5 ay sürecek şekilde paramı tümüyle sıfırlamıştım. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum." dedi.
- "ByLock kullanmanın suç olduğunu düşünmüyorum"
Tutuklu sanıklardan Ahmet Edip Müftüoğlu da raporların çelişkili olduğunu ve "ByLock" kullanmadığını öne sürerek, "ByLock olayı algıdan ibarettir. Programı kullansam söylerdim ama kullanmadım. Kullanmanın suç olduğunu da düşünmüyorum. Kaldı ki raporda 14 saniye görüştüğüm belirtiliyor." diye konuştu.
Bu ifadeler üzerine araya giren mahkeme heyeti başkanı Cem Karaca sanığa, "ByLock kullanımının, örgüt üyeliği delili sayılacağına dair Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin kesinleşmiş kararı var. Dairenin kararını tanımıyor musunuz?" diye sordu. Sanık Müftüoğlu ise "Ben hukukun felsefesini idrak edebilecek kapasiteye sahibim. Bu programı kullanmadım. Kullanmış olsam, suç olduğunu düşünmediğim için bunu zaten size itiraf ederdim. Bu yapı, bu programı kullanmış olabilir ama çok gizli bir program değil ve play storelardan indirilebiliyor. Bu örgüt üyeliğinin ispatı olamaz, gizli bir program olması gerekirdi bence." ifadesini kullandı. Sanık Müftüoğlu, "Zor durumdayız. Bizi salarsanız çok makbule geçer." dedi.
Tutuklu sanık Osman Abalı da kendi kendine "neden tutuklu olduğunu" çok sorduğunu ama bir karşılık bulamadığını söyleyerek, "Çelişkili ve tutarsızlıklarla dolu bir ifade nedeniyle tutukluyum. Tahliye edilerek bir an evvel hastalarıma ulaşmak istiyorum. Muhalif bir akademisyenim ve yazılarımın hiçbirinde şiddet ögesi yok. Beraatimi istiyorum." diye konuştu.
Sırasıyla söz alan diğer tutuklu sanıklar da raporlar arasında çelişkiler bulunduğunu iddia ederek, tahliye ve beraat talebinde bulundu.
- Ayırma kararı
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, yargılamaya tutuklu sanıklar Ahmet Edip Müftüoğlu, Enis Güney, Erol Önen, Halim Taşkaya, Hasan Hakan Ulutin, Mustafa Selçuk ve Osman Abalı yönünden devam edilmesine karar vererek, diğer tutuksuz 37 sanık yönünden ise davanın farklı isnatlara dayanması, yargılamanın geldiği aşama, toplanan deliller, bir kısım sanıkların tutuklu olması ve davaların birlikte görülmesinin tutuklu sanıklar hakkında karar verilmesini geciktirecek mağduriyete yol açacağını göz önüne alarak, dosyanın ayrılmasına hükmetti.
Karabük Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen "silahlı terör örgütü üyeliği" davası kapsamında tutuklu olan sanık Hüseyin Bozkurt'un dava dosyasının da birleştirilmek için mahkemeye gönderildiğini belirten heyet, bu dosyanın da sanığın diğer suçtan tutuklu olması nedeniyle ayrılarak başka bir esasa kaydedilmesini kararlaştırdı.
Sanıkların Bank Asya'ya ilişkin önceki rapora itiraz etmeleri üzerine yeniden bilirkişi atanmasına karar veren heyet, sanıkların 17/25 Aralık 2013 tarihinden sonra olağan müşteri hareketleri dışında hesap artışlarının olup olmadığı konusunda inceleme yapılmasını da hükme bağladı.
Duruşma, 29 Aralık'a ertelendi.
- İddianameden
İddianamede, şüphelilerden bazılarının FETÖ'nün kriptolu haberleşme programı olan "ByLock" kullanıcısı olduğu ve Gülen'in talimatı üzerine Bank Asya hesaplarına para yatırdıkları belirtilirken, bazılarının da evlerinde yapılan aramalarda, örgütün "simge parası" olarak gösterilen "1 dolar" bulunduğu bilgisine yer veriliyor.
Şüphelilerin, "silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek" ile "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından 7,5 yıldan 22,5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.
Kaynak: AA
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Ahmet Edip Müftüoğlu, Enis Güney, Halim Taşkaya, Hasan Hakan Ulutin, Mustafa Selçuk ve Osman Abalı katıldı. Tutuklu sanıklardan Erol Önen'in tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katılımının sağlandığı duruşmada, başka suçtan tutuklu Hüseyin Bozkurt ile bazı tutuksuz sanıklar da hazır bulundu.
Duruşmada, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'ndan (BTK), FETÖ'nün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullanımına dair kimi sanıklara ait telefon görüşme bilgilerinin yer aldığı raporun geldiği belirtilerek, sanık ve taraf avukatlarına dağıtıldı.
Talep ve beyanları sorulan sanıklardan Enis Güney, gönderilen HTS ile "ByLock" raporu verilerinin çelişkili olduğunu iddia ederek, "Her iki raporda da 'ByLock' kullanıcısı olmadığım ortadadır. Bank Asya'ya talimatla para yatırdığım iddiası da temelsizdir. Ben 17/25 Aralık sürecinden 8 yıl önce hesap açmıştım ve 2014 Mart ayında da 5 ay sürecek şekilde paramı tümüyle sıfırlamıştım. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum." dedi.
- "ByLock kullanmanın suç olduğunu düşünmüyorum"
Tutuklu sanıklardan Ahmet Edip Müftüoğlu da raporların çelişkili olduğunu ve "ByLock" kullanmadığını öne sürerek, "ByLock olayı algıdan ibarettir. Programı kullansam söylerdim ama kullanmadım. Kullanmanın suç olduğunu da düşünmüyorum. Kaldı ki raporda 14 saniye görüştüğüm belirtiliyor." diye konuştu.
Bu ifadeler üzerine araya giren mahkeme heyeti başkanı Cem Karaca sanığa, "ByLock kullanımının, örgüt üyeliği delili sayılacağına dair Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin kesinleşmiş kararı var. Dairenin kararını tanımıyor musunuz?" diye sordu. Sanık Müftüoğlu ise "Ben hukukun felsefesini idrak edebilecek kapasiteye sahibim. Bu programı kullanmadım. Kullanmış olsam, suç olduğunu düşünmediğim için bunu zaten size itiraf ederdim. Bu yapı, bu programı kullanmış olabilir ama çok gizli bir program değil ve play storelardan indirilebiliyor. Bu örgüt üyeliğinin ispatı olamaz, gizli bir program olması gerekirdi bence." ifadesini kullandı. Sanık Müftüoğlu, "Zor durumdayız. Bizi salarsanız çok makbule geçer." dedi.
Tutuklu sanık Osman Abalı da kendi kendine "neden tutuklu olduğunu" çok sorduğunu ama bir karşılık bulamadığını söyleyerek, "Çelişkili ve tutarsızlıklarla dolu bir ifade nedeniyle tutukluyum. Tahliye edilerek bir an evvel hastalarıma ulaşmak istiyorum. Muhalif bir akademisyenim ve yazılarımın hiçbirinde şiddet ögesi yok. Beraatimi istiyorum." diye konuştu.
Sırasıyla söz alan diğer tutuklu sanıklar da raporlar arasında çelişkiler bulunduğunu iddia ederek, tahliye ve beraat talebinde bulundu.
- Ayırma kararı
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, yargılamaya tutuklu sanıklar Ahmet Edip Müftüoğlu, Enis Güney, Erol Önen, Halim Taşkaya, Hasan Hakan Ulutin, Mustafa Selçuk ve Osman Abalı yönünden devam edilmesine karar vererek, diğer tutuksuz 37 sanık yönünden ise davanın farklı isnatlara dayanması, yargılamanın geldiği aşama, toplanan deliller, bir kısım sanıkların tutuklu olması ve davaların birlikte görülmesinin tutuklu sanıklar hakkında karar verilmesini geciktirecek mağduriyete yol açacağını göz önüne alarak, dosyanın ayrılmasına hükmetti.
Karabük Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen "silahlı terör örgütü üyeliği" davası kapsamında tutuklu olan sanık Hüseyin Bozkurt'un dava dosyasının da birleştirilmek için mahkemeye gönderildiğini belirten heyet, bu dosyanın da sanığın diğer suçtan tutuklu olması nedeniyle ayrılarak başka bir esasa kaydedilmesini kararlaştırdı.
Sanıkların Bank Asya'ya ilişkin önceki rapora itiraz etmeleri üzerine yeniden bilirkişi atanmasına karar veren heyet, sanıkların 17/25 Aralık 2013 tarihinden sonra olağan müşteri hareketleri dışında hesap artışlarının olup olmadığı konusunda inceleme yapılmasını da hükme bağladı.
Duruşma, 29 Aralık'a ertelendi.
- İddianameden
İddianamede, şüphelilerden bazılarının FETÖ'nün kriptolu haberleşme programı olan "ByLock" kullanıcısı olduğu ve Gülen'in talimatı üzerine Bank Asya hesaplarına para yatırdıkları belirtilirken, bazılarının da evlerinde yapılan aramalarda, örgütün "simge parası" olarak gösterilen "1 dolar" bulunduğu bilgisine yer veriliyor.
Şüphelilerin, "silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek" ile "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından 7,5 yıldan 22,5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.