TKBB 15. Olağan Genel Kurulu
Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Şimşek: 'Biz Hazine olarak İslam Kalkınma Bankası ile birlikte mega bankın en azından birinin İstanbul'da, Türkiye'de kurulması çalışmalarını devam ettiriyoruz'.
Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, 'Biz Hazine olarak İslam Kalkınma Bankası ile birlikte mega bankın en azından birinin İstanbul'da, Türkiye'de kurulması çalışmalarını devam ettiriyoruz' dedi.
Şimşek, Türkiye Katılım Bankaları Birliğinin (TKBB) 15. Olağan Genel Kurulu’nun açılışında yaptığı konuşmada, TKBB Yönetim Kurulu Başkanı Osman Çelik'in, sektörün geliştirilmesinde ekibiyle yaptığı çalışmaları takdir ettiklerini belirterek, yeni gelecek başkana da başarılar diledi.
İslami finans ya da faizsiz bankacılık denilen sektörün küresel bankacılık veya finans sistemi içerisindeki payının yüzde 1'lerin üzerinde olduğunu ifade eden Şimşek, şunları söyledi:
'Bu bir anlamda da sektörün önünün açık olduğunu gösteriyor. Türkiye'deki katılım bankalarının toplam bankacılık sistemi içerisindeki payı yüzde 5'ler civarında, yüzde 15 gibi çok iddialı hedefimiz var. Bütün bunlar, sektörün önünün açık ve büyüme potansiyelinin olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Küresel anlamda düşük büyümenin, düşük enflasyonun ve birçok başka sorunların bir arada olduğu bir süreci yaşıyoruz. Yavaş yavaş faizsiz sistemin, küresel finans sistemini ve ülke bankacılık sistemini daha da güçlendirebileceği, sistemik riskleri ciddi bir şekilde aşağı çekebileceğine ilişkin ortak bir kanaat var.'
Şimşek, katılım bankacılığı ve faizsiz finans konusunda iddialı hedefler bulunduğunu, şartların buna uygun olduğunu dile getirdi.
Müslüman olmayan ülkelerde de sukuk ihracı olduğunu ve giderek artacağını vurgulayan Şimşek, şöyle devam etti:
'İlk Faizsiz Finans Koordinasyon Kurulu'nu mart ayında yaptık. Değişik kurumlarımıza bu sektörün gelişmesi için bir takım ödevler verdik. Bunların başında TKBB'ye verdik. 'Siz oturun, ürün ve hizmet çeşitliliğini nasıl artıracağız, onu çalışın. Bize getirin, biz önünüzü açalım.' Merkez Bankasına da 'siz likiditeyi ve vade yapısının uzatılmasını çalışın' dedik. Merkez Bankası da bu alanı çalışacak. Kurumsal altyapıdan tutun, her türlü adımları atacağız.
Diğer finansal araçlarla uyumlu vergilendirme sistemini çalışmak üzere Maliye Bakanlığı ve SPK'ya görev verdik. Şu an gündemde olan tasarı, bu hususların önemli bir kısmını içeriyor. Çalışmalar, öngördüğümüzden daha hızlı gidiyor. Ürün ve hizmetlerin uygunluğunu denetleyecek bağımsız bir danışmanlar kurulu veya istişare mekanizması iyi olur. Çünkü sektörün önündeki en büyük sorunlardan biri standardizasyondur. Hizmetlerin uygunluğu noktasında kamuoyunu ikna etmemiz lazım. Aslında biz temel hususları belirledik, kurumlarımıza gereken ev ödevlerini verdik. Bu çalışmalar belli bir noktaya gelince biz tekrar bu toplantıyı yapacağız ve hızlı şekilde hayata geçireceğiz. İşin özüne sadık kalırsak küresel finans sistemini güçlendirecek, sistemik riskleri minimize edecek bir yapı oluşturmuş olacağız. Çünkü varlığa dayanıyor. Spekülasyona neredeyse kapalı olması lazım.'
Şimşek, bu sistemin risk paylaşım esasının bulunduğunu, sistemin özünde ahlaki değerlerin de ön planda olduğunu, açgözlülüğün, tamahkârlığın küresel ekonomiyi nasıl etkilediğinin yakın dönemde görüldüğünü anlattı.
Türkiye açısından faizsiz finans sisteminin gelişmesinin kritik önem taşıdığını belirten Şimşek, 'KOBİ'lere siz daha güçlü destek veriyorsunuz. Girişimciliği de KOBİ'leri de güçlü bir şekilde desteklediğiniz görülüyor. Bu çok önemli.' diye konuştu.
- Mega bankın kurulması çalışmaları
Şimşek, faizsiz finans sisteminin birçok bileşenine ilişkin yasal altyapıyı geçmiş dönemde yaptıklarını ifade ederek, 'İslami kurallar çerçevesinde işleyen fonların önü açık, katılım sigortacılığının önü açık. Borsa İstanbul'da katılım endeksleri oluşturuluyor. Olaya sadece katılım bankacılığı çerçevesinde bakmamamız lazım. Bizim hedefimiz, sermaye piyasalarının derinleştirilmesi. Bunu başarırsak Türkiye öbür hedeflerini başarır.' görüşünü paylaştı.
İslam Kalkınma Bankası ile bir süredir temasta olduklarını aktaran Şimşek, şunları kaydetti:
'Dünyada kurulacak bir mega bankın, yani bu sektöre bir likidite, altyapı yatırımlarına finansman sağlayacak bir mega bankın Türkiye'de kurulması için diyalog içerisindeyiz. Endonezya da benzer bir taleple çıktı. IMF, Dünya Bankası toplantılarında üçlü toplantı yaptık. Bu toplantı sonucunda birer heyet oluşturduk. Bunlar oturup bakacaklar. Belki bu bölgeye hitap eden bir mega bankı biz Türkiye'de kuracağız. Biri de belki Endonezya'da kurulacak. Endonezya önemli bir ülke, dünyada ilk 10'a girme potansiyeli olan nadir Müslüman ülkelerden birisi. Biz bu işi Endonezya ile birlikte götüreceğiz. Biz Hazine olarak İslam Kalkınma Bankası ile birlikte mega bankın en azından birinin İstanbul'da, Türkiye'de kurulması çalışmalarını devam ettiriyoruz. Diğer taraftan Merkez Bankası, likidite konusunu çalışacak.'
Şimşek, küresel ölçekte sektörün sorunlarının bulunduğunu, İslami finansta ölçeğin daha küçük, rekabetin daha yoğun olduğunu dile getirdi.
Sektörün yapacağı çok şey olduğunu ve algının iyileştirilmesi noktasında bir çaba gerektiğini belirten Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı:
'Burada bizim üzerimize bir şey düşüyorsa yapalım. İnsan kaynağını siz geliştireceksiniz. Yine destek, teşvik ne gerekiyorsa gerekeni yapalım. Kurumsal ve hukuki altyapıda Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) zaten gerekli çabaları gösteriyor, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) gerekli adımları atıyor. Maliye Bakanlığı gerekli boyutlarıyla gereken adımları atıyor. Tabii ki ürün ve hizmet çeşitliliğinin artırılması esastır. Mutlaka herkese ulaşabilmeliyiz, bu ürünleri iyi bir şekilde anlatabilmeliyiz, bu ürünler konusunda soru işaretlerinin olmamasına özen göstermeliyiz.'
Kaynak: AA
Şimşek, Türkiye Katılım Bankaları Birliğinin (TKBB) 15. Olağan Genel Kurulu’nun açılışında yaptığı konuşmada, TKBB Yönetim Kurulu Başkanı Osman Çelik'in, sektörün geliştirilmesinde ekibiyle yaptığı çalışmaları takdir ettiklerini belirterek, yeni gelecek başkana da başarılar diledi.
İslami finans ya da faizsiz bankacılık denilen sektörün küresel bankacılık veya finans sistemi içerisindeki payının yüzde 1'lerin üzerinde olduğunu ifade eden Şimşek, şunları söyledi:
'Bu bir anlamda da sektörün önünün açık olduğunu gösteriyor. Türkiye'deki katılım bankalarının toplam bankacılık sistemi içerisindeki payı yüzde 5'ler civarında, yüzde 15 gibi çok iddialı hedefimiz var. Bütün bunlar, sektörün önünün açık ve büyüme potansiyelinin olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Küresel anlamda düşük büyümenin, düşük enflasyonun ve birçok başka sorunların bir arada olduğu bir süreci yaşıyoruz. Yavaş yavaş faizsiz sistemin, küresel finans sistemini ve ülke bankacılık sistemini daha da güçlendirebileceği, sistemik riskleri ciddi bir şekilde aşağı çekebileceğine ilişkin ortak bir kanaat var.'
Şimşek, katılım bankacılığı ve faizsiz finans konusunda iddialı hedefler bulunduğunu, şartların buna uygun olduğunu dile getirdi.
Müslüman olmayan ülkelerde de sukuk ihracı olduğunu ve giderek artacağını vurgulayan Şimşek, şöyle devam etti:
'İlk Faizsiz Finans Koordinasyon Kurulu'nu mart ayında yaptık. Değişik kurumlarımıza bu sektörün gelişmesi için bir takım ödevler verdik. Bunların başında TKBB'ye verdik. 'Siz oturun, ürün ve hizmet çeşitliliğini nasıl artıracağız, onu çalışın. Bize getirin, biz önünüzü açalım.' Merkez Bankasına da 'siz likiditeyi ve vade yapısının uzatılmasını çalışın' dedik. Merkez Bankası da bu alanı çalışacak. Kurumsal altyapıdan tutun, her türlü adımları atacağız.
Diğer finansal araçlarla uyumlu vergilendirme sistemini çalışmak üzere Maliye Bakanlığı ve SPK'ya görev verdik. Şu an gündemde olan tasarı, bu hususların önemli bir kısmını içeriyor. Çalışmalar, öngördüğümüzden daha hızlı gidiyor. Ürün ve hizmetlerin uygunluğunu denetleyecek bağımsız bir danışmanlar kurulu veya istişare mekanizması iyi olur. Çünkü sektörün önündeki en büyük sorunlardan biri standardizasyondur. Hizmetlerin uygunluğu noktasında kamuoyunu ikna etmemiz lazım. Aslında biz temel hususları belirledik, kurumlarımıza gereken ev ödevlerini verdik. Bu çalışmalar belli bir noktaya gelince biz tekrar bu toplantıyı yapacağız ve hızlı şekilde hayata geçireceğiz. İşin özüne sadık kalırsak küresel finans sistemini güçlendirecek, sistemik riskleri minimize edecek bir yapı oluşturmuş olacağız. Çünkü varlığa dayanıyor. Spekülasyona neredeyse kapalı olması lazım.'
Şimşek, bu sistemin risk paylaşım esasının bulunduğunu, sistemin özünde ahlaki değerlerin de ön planda olduğunu, açgözlülüğün, tamahkârlığın küresel ekonomiyi nasıl etkilediğinin yakın dönemde görüldüğünü anlattı.
Türkiye açısından faizsiz finans sisteminin gelişmesinin kritik önem taşıdığını belirten Şimşek, 'KOBİ'lere siz daha güçlü destek veriyorsunuz. Girişimciliği de KOBİ'leri de güçlü bir şekilde desteklediğiniz görülüyor. Bu çok önemli.' diye konuştu.
- Mega bankın kurulması çalışmaları
Şimşek, faizsiz finans sisteminin birçok bileşenine ilişkin yasal altyapıyı geçmiş dönemde yaptıklarını ifade ederek, 'İslami kurallar çerçevesinde işleyen fonların önü açık, katılım sigortacılığının önü açık. Borsa İstanbul'da katılım endeksleri oluşturuluyor. Olaya sadece katılım bankacılığı çerçevesinde bakmamamız lazım. Bizim hedefimiz, sermaye piyasalarının derinleştirilmesi. Bunu başarırsak Türkiye öbür hedeflerini başarır.' görüşünü paylaştı.
İslam Kalkınma Bankası ile bir süredir temasta olduklarını aktaran Şimşek, şunları kaydetti:
'Dünyada kurulacak bir mega bankın, yani bu sektöre bir likidite, altyapı yatırımlarına finansman sağlayacak bir mega bankın Türkiye'de kurulması için diyalog içerisindeyiz. Endonezya da benzer bir taleple çıktı. IMF, Dünya Bankası toplantılarında üçlü toplantı yaptık. Bu toplantı sonucunda birer heyet oluşturduk. Bunlar oturup bakacaklar. Belki bu bölgeye hitap eden bir mega bankı biz Türkiye'de kuracağız. Biri de belki Endonezya'da kurulacak. Endonezya önemli bir ülke, dünyada ilk 10'a girme potansiyeli olan nadir Müslüman ülkelerden birisi. Biz bu işi Endonezya ile birlikte götüreceğiz. Biz Hazine olarak İslam Kalkınma Bankası ile birlikte mega bankın en azından birinin İstanbul'da, Türkiye'de kurulması çalışmalarını devam ettiriyoruz. Diğer taraftan Merkez Bankası, likidite konusunu çalışacak.'
Şimşek, küresel ölçekte sektörün sorunlarının bulunduğunu, İslami finansta ölçeğin daha küçük, rekabetin daha yoğun olduğunu dile getirdi.
Sektörün yapacağı çok şey olduğunu ve algının iyileştirilmesi noktasında bir çaba gerektiğini belirten Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı:
'Burada bizim üzerimize bir şey düşüyorsa yapalım. İnsan kaynağını siz geliştireceksiniz. Yine destek, teşvik ne gerekiyorsa gerekeni yapalım. Kurumsal ve hukuki altyapıda Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) zaten gerekli çabaları gösteriyor, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) gerekli adımları atıyor. Maliye Bakanlığı gerekli boyutlarıyla gereken adımları atıyor. Tabii ki ürün ve hizmet çeşitliliğinin artırılması esastır. Mutlaka herkese ulaşabilmeliyiz, bu ürünleri iyi bir şekilde anlatabilmeliyiz, bu ürünler konusunda soru işaretlerinin olmamasına özen göstermeliyiz.'